Gergous

Bölüm 6

2 Hafta Sonra,

Çok uzun zaman geçmedi aslında. Bu 2 hafta boyunca bana bir şey olmadı ben ve bizim ekip (evet artık bizim ekip) takılıyorduk ama derslerimi aksatmadım. Annemlerin baskısı azaldı biraz daha. Adrian Allen'ların oğlu olduğu için tabiki. Ama yine de onlara yer bildiriyordum olsun eğleniyordum sonuçta.

Okul için bir gezi vardı. İlk haftalar olduğu için son sınıfları rahatlatmak için düzenlenmişti. Adrian ve ailesi sayesinde izin aldım. Nasıl mutluyum anlatamam hayatımda ilk defa oluyor böyle bir şey. Çantamı hazırladım ve aşağı indim. Mia ve Adrian beni bekliyordu. Evet neden maviş demediğimi merak ediyorsunuz? Anlatıcam size arabaya bindiğimizde.

-Hadi gidelim.

Dedim ve arabaya bindik. Hepimiz okulun önünde buluşup otobüsle gidecektik. Aslında isteyenler araba ile gelebiliyordu ama ben Adrian ile aynı ortamda kalmak istemiyordum. Onunla aramızda ne olduğu bilmiyorum ama kesinlikle bir şeyler vardı. Şimdi size neler olduğunu anlatıyorum. Geçen bu 2 haftanın 1 haftasında Adrian bana yakın davranmıştı, biliyorsunuz bu duygular bana yabancı. Bende ondan hoşlandım sayıyorum çünkü Mia'ya sorduğumda bunun hoşlanma olduğunu söyledi. Ona söylememesi için yalvardım diyebilirim. O da aynı sorundan muzdarip olduğu için kabul etti. Son hafta ise uzaklaşmaya başladı bir anda oldu bunlar. Sonrasında ise 2 gün okula gelmedi bende nasıl olduğunu sormaya evine gittim. Sonuçta bana kafa dinlemek istediğinde gelebilirsin demişti. Okul çıkışıydı ve kafa dinlemeye ihtiyacım vardı. Evinin anahtarı Mia'da vardı. Mia'da bana verdi. Sonuç olarak gittim, içeri girdim ve yukarıdan gelen seslere doğru ilerledim ve karşılaştım, Onlarla. Sarışın bir kız ve onun dibinde bir Adrian. Ne yapıcam bende çok özür dilerim diyip çıktım. İşe bak kafa dinlemeye gittim kafam doldu geldim. Bunları Mia'ya anlattım beni anladığını biliyordum o da yaşamıştı. Ben ve Mia ise kalan günlerde karar alıp Cedric ve Adrian'dan uzak durduk. Mia ile birlikte pek çok şey yaptım. Kahve içtik, dedikodu yaptık, birbirimizin haline ağladık. Birini anlayan çok iyi arkadaşlar olduk. O en yakın arkadaşım olabilir. Eski arkadaşlarıma ne olduğunu ben bile bilmiyorum. Ben onları aramıştım ama bana dönmemişlerdi. Neden? Neyse takmıyorum çünkü Mia var o tahmin edemeyeceğiniz kadar iyi biri. İyi ki o diyorum. Bazıları onun değerini bilmiyor ama çok tatlı bir görseniz. Uzun siyah saçları ve siyah gözleri var aynı benim gibi tek fark ben kıvırcık saçlıyım ve kısa tabiki. Ama pek çok ortak yönümüz olduğunu fark ettik.

Okula geldik. Aşağı indim Adrian bagajı açtı. Mia eşyalarını aldı. O da benle otobüsle gelecekti. Adrian, sevgilisi, Cedric ve Daisy Adrian'nın arabası ile gidecekti. Hiç çekemeyeceğiz bir ortam gerçekten o yüzden biz otobüsle gidiyoruz ikimiz müzik dinleyip, konuşmayı planlıyoruz. Bu gezi ben ve Mia'nın maceraları üzerine kurulu olacak. Tanrım bana böyle mükemmel bir arkadaş yolladığın için teşekkür ederim. Mia yürümeye başladı ve bana seslendi.

-Öbür eşyaları alıp gel Ava!

-Tamam geliyorummm.

Sonra arkamı döndüm ve eşyaları almaya başladım yanıma Adrian geldi.

-Mia ile çok yakınsınız bakıyorum.

Gülümsedi. Senden nefret ediyorum şuan bilmem farkında mısın Adrian?

-Hı hı öyle.

Kolumu tuttu. Taktı bu da koluma.

-Noldu?

-Bir şey mi olması gerekiyordu?

-Hayır, şey ben o anlamda dememi...

-Ah tamam yorma kendini, biz gidiyoruz eğlenmenize bakın.