Beni cehennemin tam ortasına bırakıp gitmiştin, Kafka.
👣 Louder Than Bombs kitabı'yla alakalı olduğu için öncelikle ondan başlamanızı tavsiye ederim.
Başlandı: 27.02.21
Tamamlandı: 27.03.21
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yine burdayım, sevgilim. Bir yılı daha sensiz geçiriyor olmak beni paramparça ediyor olsa da...
Hyung'lar bana geldiler bu akşam. Yalnız bırakmak istemiyorlar sanırım beni, son dokuz yıldır olduğu gibi. Galiba kendime zarar vereceğimi düşünüyorlar.
Halbuki onlara sana tüm hayatım boyunca mutlu olacağımı söz verdiğimi söylemiştim. Bana inanmıyor olmaları çok normal, çünkü ruhum yokken mutlu olmamın bir anlamı yok gözümde.
Yine de sana söz verdiğim için çabalamaya devam ediyorum. Bir bataklıkta olduğumun ve çabalamaya devam ediyorken daha çok battığımın farkında olsam bile...
Bu arada, sana hyunglar'dan bahsetmek istiyorum çünkü bilmen gereken çok şey var, Sevr.
Onlar mutlular, hem de çok.
Namjoon hyung Hi Ra'yla üç yıl önce evlendiler. Hatta iki yaşında bebekleri bile oldu biliyor musun? Ama hiç uslu değil, velet!
Ama tabii Seokjin hyung daha hızlı oldu ve Dan Ji'yle artık iki çocuk bakmak zorundalar. Çocukları görmen lazım, Sevr. Dünyanın sekizinci ve dokuzuncu harikaları olabilirler. Eh, böylesi bir baba ve de böylesi bir anneden tam da böylesi çocuklar beklenirdi zaten.
Ve tabii ki Yoongi hyung da evlendi. Şaşırabilirsin ama sevgilisi onun aksine o kadar cıvıl cıvıl ki, Yoongi hyung huysuz dedelere dönüştü. Zaten önceleri de pek farkı yoktu ama...
Hoseok hyung aslında hiç öyle aşk-meşk adamı olmadığını savunup duruyordu ama hastaneye giderken karşılaştığı bir doktora daha ilk görüşte tutulunca, hiç beklemeden nişanlandı. Kızın etrafında daha şimdiden dört dönüyor.
Gelelim bizim küçük hyunglara. Onlar da aşık oldular, Sevr. Sonunda gerçek mutluluğu yaşayabilecekleri insanları buldular. Ve umarım asla kaybetmezler,
benim gibi...
Çünkü mutluluğunu bulunca, kaybedilmesi cehennem ateşi kadar yakıyor.
Ben aptalsa tam iki kez kaybetmiştim seni. Birinde kendi ellerimle yapmış olsam bile, ikisi de yakmıştı canımı, Sevr. Hala daha yakıyorlar...
