03.02.2031

87 13 10
                                    

Galiba artık mektup yazmaya alıştım, baksana bu Milena'ndan aldığın üçüncü yanıt

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Galiba artık mektup yazmaya alıştım, baksana bu Milena'ndan aldığın üçüncü yanıt. Bu gün çocukluk anılarımızdan konuşmak istiyorum aslında.

Çünkü en tasasız, mutlu ve hatta şanslı zamanlarımız sanırım o zamanlardı. 

Hatırlıyor musun, sınıfa ilk geldiğinde garip korecen sebebiyle dalga konusu olmuştun. Tüm sınıf sırf seni konuşturmak için senden bir şeyler ister veya soru sormaya çalışırlardı. En başta üzüldüğünü anlamıştım zaten, hatta sinirlenmiştim diğerlerine neden seninle uğraşmaktan bu kadar zevk aldıklarını sorgulayarak.

Ama seninle tanıştıktan sonra konuşman beni o kadar eğlendiriyordu ki aptal ben de onlara katılmıştım. Amacım dalga geçmek olmasa bile, seninle uğraştığım için kendimi kötü hissediyorum. Her seferinde üzüldüğünü görmeme rağmen, sesini duymak, konuşmanı izlemek tüm stressimi alıyor gibiydi. Bencil herifin tekiydim işte...

Hayır, yanlış anlama, on yıl sonra yeniden karşılaştığımızda da sesin her zamanki gibi güzeldi. Hatta bu kez koreceyi benden bile daha iyi konuşur hale gelmiştin. Keşke seni biraz daha dinlemek için zamanım olsaydı...

Ben onca yıl sadece değerini biliyormuş gibi yaptığımı daha yeni farkediyorum, Sevr. Oysa çocukken de, sonrasında karşılaştığımızda da her zaman benimleydin. Sorun, benim sana gerçek değeri göstermemiş olmamdı.

Mesela, gözlerindeki yıldızları hatırlıyorum da, meğer ne az sevmişim seni. Halbuki o küçük göz benlerini saatlerce izleyebilir, bunun için hem tanrıya hem sana minnetimi sunabilirdim. 

Nasıl da körmüşüm duygularıma...

Aksi gibi tek yaptığım şey, sana zarar vermek olmuş her seferinde. İlk tanışmamızda bile seni acılarla karşılamıştım. Üstüne, beni bu kadar seviyorken, ve hatta seni bu kadar seviyor olmama rağmen, sırf geleceğimi düşünmem gerektiğini söyledikleri için seni ardımda bırakıp gitmiş, ikinci ve en büyük acıyı yaşatmıştım. 

Yıllar sonra karşılaşınca kendime söz vermiştim. Bir daha asla sana zarar vermeyecektim. Ne olursa olsun...

Aptal herifin tekiydim, seni koruyamadıktan sonra bu sözü vermiş olmam sadece saçmalıktı.

Şimdi keşkelere sığınıp durmam da ne kadar acınası bir durumda olduğumu haykırıyor, öyle değil mi?


Kafka'ya Yanıtlar | JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin