Date

967 82 50
                                    

Seokjin sabahın dokuzunda Taehyung un mesajıyla hazırlanmıştı. Ondan sade ve şık şeyler giymesini istemişti. Seokjin onun dediğini yapıp giyinmişti. Şimdi ise onun gelmesini bekliyordu. Evinin önünde. Onun arabasını gördüğünde heyecanlandı. Araba önünde durduğunda camı açıldı.

"Seokjin bey lütfen arabaya binin. "

Seokjin gülerek arabanın kapısını açıp binmişti. Taehyung camı kapatıp ona sarıldı, koltukların imkan verdiği kadarıyla. Jinin boynundan öptü.

"Günaydın Seokjin."

"Sana da günaydın."  Taehyung gülümseyip ondan ayrıldı. Arabayı çalıştırdığında Jin merakla ona döndü.

"Nereye gidiyoruz Taehyung?"

"Arka koltuğa bak ve tahmin et." Seokjin arkaya baktığında gördüğü sepet ve poşetler olmuştu.

"Ne için bunlar? Anlamadım ki..."

"Ciddi misin? Piknik yapacağız!"

Seokjin duyduğu şeyle mutlu olmuştu.

"Vay canına. Çok güzel bir fikir Taehyung."

"Hoşuna gideceğini biliyordum." Dedi Taehyung kendini beğenmiş edasıyla. Seokjin ona gülümseyerek baktı. Iyi ki onunla olmayı seçmişti.  Seokjin Taehyunga neler yaptığını soruyordu. Sıra sıra birbirlerinden işleri hakkında bilgi alıyorlardı. Gayet ciddi bir konuşma vardı. Taehyung Seokjinin mesleğini yorgun bulurken Seokjin ne kadar doğru olsa da mesleğini savunuyordu.

"  Evlendiğimizde de işine devam edecek misin?" Seokjin duyduğu şeyle kıpkırmızı olurken koltuğa yaslandı. Taehyung onun bu hâlini seviyordu.

"Işimi engelleyecek bir sorun çıkmadıkça devam edeceğim. Evlilik, işime engel olmaz." Seokjin kısık sesiyle bunları demişti. Tabii ki  evlendiği için işini bırakmayacaktı. Ne saçma işti yahu.

"Haklısın." Tabii ki haklıydı. Taehyung sonunda geldiği piknik alanında yer bulmaya çalışıyordu aracına. Sonunda boş bir yer bulduğunda arabayı park edip inmişlerdi. Taehyung tanınmamak için gözlük ve maske takmıştı. Yakalanacağını sanmıyordu ancak burası halka açık mekandı. Seokjin de arabadan indiğinde ikisi arka koltuktaki eşyaları almaya başladılar. Jin sadece poşetleri almıştı. Taehyung ona izin vermemişti. Beraber ağaçlarında olduğu, yeşil çimlerin üzerinde uzanan, oynayan kalabalığa doğru gittiler. Taehhyung gözleriyle boş masa arıyordu. Yerde de olabilirlerdi. Ancak Seokjin rahatsız olur diye masa bakıyordu.

"Bak, şurası boş. Kimse oturmadan gidelim hadi. " Seokjin onun elinden tutup birkaç metre uzaklıktaki masaya gittiler. Eşyaları masaya koydular.

"Şimdiden kahvaltı yapsak iyi olur. Çünkü hiçbir şey yemedim."

"Ah, dışarıda kahvaltı yapmak çok güzel olacaktır. Uzun zamandır bunu yapmamıştım."

"Fikir senden çıkmıştı. Gayet hoş."

"Sevgilimi şehir gürültüsünden uzaklaştırmak istedim. "

"Gayet hoş bir karar efendim." Seokjin güldü. Sepeti boşaltmaya başlamışlardı. Ikisi de saklama kaplarında bulunan yemekleri açarak masaya koyuyordu.

"Sepetin ucunda termoslar vardı. Onları da masaya koyar mısın?"

"Pekala. Içinde ne var?"

"Hmm. Kahve?"

"Seni seçmekle  en güzel seçimi yapmışım Taehyungie. "

Taehyung ona öpücük göndermişti. Çevre umurunda değildi.

Traffic Police TAEJİN/VJİN (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin