1. ve 2. Bölüm

479 43 24
                                    

◇◇ Düzenlendi ◇◇


Esenlikler.

Öncelikle ve kısaca ilk kez yazdığımı ve rüyamda gördüğüm kısa bir kesitten esinlenip başka bir yerden örnek almadan, kendimce olayın başını genişlettiğimi, sonunun planlanmadığını belirtmek istiyorum.

Yazmakta ve noktalama işaretleri konusunda iyi olduğumu düşünmüyorum bu nedenle gözünüze çarpacak olan yanlışları pek takmamanızı istiyorum.

Not: Bu kurgu neredeyse 1 yıldır taslak olarak beklemekteydi ve düzenlendi.

İyi okumalar ♡


Büyük binanın içi yaklaşık 7 dakikadır silah sesleri ile yankılanıyordu. Sesler gelmeden kısa bir süre önce anne ve babası odaya aceleyle girip çocuklarına kısa ama tüm sevgilileri ile sıkıca sarılıp onu çevresi kapalı masanın altına saklanması için sokmuştu. Sorsa da ailesinden tatmin edici bir yanıt alamıyordu, sadece sessiz olmasını ve ne olursa olsun yerinden çıkmamasını söyleyip duruyorlardı endişe ile.

"Baba ne oluyor?"

Büyük bir gürültü koptu, genç çocuğun içi daha ne kadar olabilecek ise o kadar korkuyla doldu.

"Anne!"

"Oğlum seni çok seviyorum, buradan kurtulduğunda kimseye görünmeden dikkatlice evimize git. Önce kendini sonra evimizi koru." demişti babası tek solukta.

"Bu ne demek oluyor, siz ne olacaksınız?"

"Doğru zamanın geldiğini duyumsamadığın sürece sakın oradan çıkma ve ses çıkarma tamam mı birtanem? Seni seviyorum Jungkook. Annen de baban da seni her şeyden çok seviyor bunu asla unutma ve bizim için yerinde kal." Annesi titrek sesiyle sözlerini bitirdiğinde yakınlaşan silah sesleri bulundukları katın içinde olacak kadar yakından geldiğini fark etti Jungkook.

"Konuşmayın böyle ne olur, kaçalım buradan."

Ailesi onu en güzel şekilde yetiştirmişti. Bir gün olsun sevgi ve ilgi eksikliğini yaşadığını anımsamıyordu, onlara kırılıp kızdığını da çünkü Jungkook küçük yaşında da olgun bir çocuktu. Eğer bir şey istediğinde anne ve babası 'olmaz' diyorsa bir bildikleri vardır diyerek isteğinden vazgeçerdi kontrolü elinde tutma ısrarı göstermezdi. Anne ve babası onun gözünde en bilinçli ve dünyanın en güzel kalpli insanlarıydı. Çok güzel, çok güçlü büyümüştü. Şimdiye kadar yaşadığı en büyük korku: sevdiklerini kaybetmek ve dünyanın bozulan aşırı hava şartlarından oluşuyordu, daha önce böyle bir olay yaşayacağı aklının ucundan geçmezdi. Çok donanımlı bir gençti elinden gelmeyecek iş yoktu ve onu böyle yetiştiren aileye sahip olduğu için şanslıydı. Ama şimdi anlıyordu ki elinden gelmeyecek tek bir iş olmayan insanların o bütün övünüşlerinin yıkılışı o ana kadar karşılaşmadıkları tek bir çaresizliğe bakıyordu.

İçine tıktığı hıçkırıklarla ağlarken kapının sertçe açıldığını duydu, eliyle hemen ağzını kapatıp annesinin dediği gibi ses çıkarmamaya çalıştı. Kalın, yabancı bir ses ailesine dışarı çıkmasını söylüyordu ve anladığı kadarıyla kapıyı yumrukluyordu.

Silah seslerinin arasına anne ve babasının bağırtıları da eklenmişti şimdi. Çok korkuyordu. Hiç olmadığı kadar korkuyordu. Yaşamındaki en değerli 2 insanı kaybedecekti, şimdi anlamıştı. Ailesi hala çocuk gibi görsede 19 yaşına gelmiş bir yetişkindi o, pembe yalanlarla kendini kandırıp avutamazdı, gerçekliği iliklerine kadar yaşıyordu o an.

Storm | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin