༄ Walpurgis Gecesi'nde Aşk: Dans Et Benimle

152 23 130
                                    

*・゚:*・゚:*.*:・゚. : *

Walpurgis Gecesi'nde Aşk: Dans Et Benimle

*・゚:*・゚:*.*:・゚. : *

Kızıl, dalgalı saçlarını dağınık bir topuz ile toplamış olan genç kadının okyanus rengi gözleri aynadaki yansımasının üzerinde gezindi. Hiç sevmediği ama insanların sevimli bulduğu çillerinde, biçimli burnunda, yanaklarında ve üzerindeki buz mavisi elbisede... Elbise omuzlarını açıkta bırakıyordu fakat balon kolları vardı, düz bir şekilde yere kadar süzülüyordu. Heyecandan titreyen parmaklarını birbirine kenetlemişti. Arya, sadece dakikalar sonra hayatının sahnesinin son perdesine çıkacaktı ve şimdi ona ayrılmış makyaj masasının üzerindeki göndereni belli olmayan camdan güller buketi ile koca kuliste baş başaydı.

Camdan güller, Walpurgis Gecesi Müzikali'nin kilit noktasıydı. Sadece yarım saat kadar önce sahnede söylediği repliği aklına geldi ve gülümsedi. "Efsaneye göre, Bayan Erde sevgisinin mührü olarak Bay Heinerich'e camdan güller hediye etmiş. Sence de çok naif değil mi Niel?" Gülleri gönderen her kimse çok ince düşünmüştü.

Walpurgis Gecesi Müzikali, Orta Çağ Avrupası'nda büyülü bir ormanın derinliklerinde yaşayan güzel bir kadın ile cesur bir savaşçının aşkını anlatıyordu. Arya, seçmeleri kazandığı günü çok iyi hatırlıyordu. Bir müzikalin başrolünü almıştı, İngiltere'deki en önemli müzikal tiyatrolarından birine seçilmişti. O sırada dünyanın en mutlu insanı olduğunu düşünmüştü. Oysa şimdi kalbi yerinden çıkacakmış gibi hissediyordu, hem sahneye olan büyük tutkusu hem de camdan güller yüzünden. Gülleri gönderen kişinin kim olduğunu merak ediyordu ama daha çok onun aklındaki kişi olmasını diliyordu. Aşk buydu, size, belki de imkansız şeyler diletirdi. Aşk, imkansız olduğunu düşündüğünüz bir şeyin peşinde koşmak kimi zaman çorak arazilere savrulmaktı ama aşk gerçekten sevmesini bilen için o kadar büyülü bir histi ki çorak arazileri tekrar yeşertebilirdi.

Sahneden gelen müziğin gittikçe yavaşladığını fark ettiğinde tüm düşüncelerinden arınmak için birkaç derin nefes aldı. Dekorların ardında beklemesi gereken yere doğru adımlarını yönlendirdi. Bir yandan da söyleyecekleri Almanca şarkının sözlerini kısık sesle mırıldanıyordu. Müzikallerde hataya yer olmazdı. Müzikaller kusursuzluğun canlı sergilenen haliydi. Müzikaller insanları büyülemek demekti. Herkesi aslında olmayan bir diyara müzik ve danslarla götürebilmekti müzikaller.

"Hazır mısın, Aria?"

Kulağına fısıldanan sözlerle genç kadın arkasını döndü. Tam da tahmin ettiği gibi karşısında biraz uzun bırakılmış dağınık siyah saçları ile ona gülümseyen Robert ile göz göze gelmişti. Gergince gülümsedi ve başını salladı ama hiçbir şey de söylemedi Arya. Bazen kelimeleri unutuyormuş gibi hissediyordu, sadece bitmek tükenmek bilmeyen saatler boyunca karşısındaki adamın gülüşünü izlemek istiyordu. Bazı insanlar için bazı gülüşler çok şey ifade eder. Arya için de onun gülüşü gökyüzüydü, denizdi, ormandı, topraktı, ateşti. Arya için Robert'in gülüşü dünyada anlam yükleyebildiği her şeydi.

✓    Bir Aşk MüzikaliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin