02

1.2K 59 35
                                    

Selaam aşkolar. Nasılsınız? Önceki bölümü beğendinizmi? Ya ben çok beğendim. Diğer bölümler daha güzel olacak çünkü Tae'de Jeon'a aşık olacak. Aiii çok heyecanlı. Daha fazla uzatmadan hadi bölüm e geçelim. Sizi seviyorum öpüldünüz... 😘

Taehyung'un ağzından:

Yine lanet olasıca üvey babam beni o pis işi yapmam için evine çağırıyordu. Artık canıma tak etmişti. Her hafta en az bir gün yanına çağırıyordu. Canım yanıyordu. Onun yüzündem bileklerim'de kesik, vücudumda morluklar vardı. O lanet olasıca moruk yanımda koruma dolaştırmama izin vermiyordu. İşim yüzünden hiçbir yere gidemiyordum. Üzerime çullanıyorlardı ve bir tane bile kormumam olmadığı için ağır darbeler alıyordum. Biliyorum isteyerek yapmıyorlardı. Sadece benimle bir fotoğraf çekinip, imza istiyorlardı. Ama isteklerini onlara veremiyordum.

Artık bu işi yapmak istemiyordum. Evet anormal bir şekilde yaralarım uyuyunca hemen iyileşiyordu ama onca yıl tam 6 yıl boyunca üvey babam yüzünden bu işte yürüyordum. Ve antiler yüzünden ağır darbeler alıyordum. Geçen günlerde yine fenalaştım. Migrenim yine tutmuştu. Ama bu migren bir değişikti. Bir anda sanki içime bir şey girmişte başıma ve mideme yumruklar savuruyordu. Zar zor sakinleştiricilerimi aldım ve neresi olursa olsun orada uyguladım. Uyandığımda içimden hırlama sesleri geliyordu. Nefes nefese kalmıştım. Ayağa kalkmaya çalıştım ama yine bayılmıştım.

Büyük ihtimalle bir rüya idi çünkü bir insan asla hırlayamazdı. Hırlamaz değil mi? Üvey babamın benimle işi bitmişti. Bileklerimi bağladığı için normalde hep morarır ondan sonra küçük kesikler oluşurdu ama bu sefer bardaktan boşalırcasına kanıyordu. Evdeki hizmetçi beni bir odaya çekti. Üzerimi başımı düzeltti. Bileklerime pasuman yaptı ve sardı. "-Efendim, lütfen artık gelmeyin. Kaçın gidin buralardan. Size gün geçtikce dahada zarar veriyor.-"diye fısıldadı. Şaşırmıştım. Biri beni anlamıştı ve beni düşünüyordu."- Maria, kaçmaya çalışsam bile korumaları beni turuyor.-"dedim nazikce.

Bir bardak su uzattı. Aldım, ama yüzündeki ifade içimi kötü yapıyordu. Beni düşünüyordu ve benim en yakın arkadaşımdı. Elinden tutup göğsüme yasladım. Bir süre öyle durduk. Kafasını okşuyordum, sanki bütün her şeyi o yaşamış gibi onu teselli ediyordum. Sonra bir anda kafasını göğsümden çekti. Bana öyle kötü bakıyordu ki içimi bir korku sarmıştı. Bir anda gömleğimin düğmelerini açtı. Anlamıştı. Vücudumun morardığını. Gözlerinden yaşlar dökülüyordu. Moraran yere dokundu. Ağzımdan küçük bir inleme çıkmıştı. Acıyordu.

"şşşş sessiz ol tamam mı? - duyacak canım-" dedim. Ağlıyordu. Moraran yere bakmayı bırakıp bir anda gözlerimin içine baktı. "Şimdi sessiz ol ve ağlamayı bırak. Ağlamak sana hiç yakışmıyor Maria. Ben gideyim yoksa beni gördükce dahada çok isteyecek." dedim sessizce. Gömleğimin düğmelerini kapattım. Çok halsizdim. Canım çok yanıyordu. Eve gidip sakinleştirici almalıydım. Evden çıktım hiçbir anti veya fan'a yakalanmadan arabaya binmiştim. Karnıma bir ağrı girdi. Aynı o gün olduğu gibi. Ama bu sefer sanki biri karnıma bir bıçak saplamıştı ve onu çeviriyordu. Gaza bastım. Yolda gelirken camı açtım. İyi gelmişti ama ağrı hala geçmemişti.

Evin önüne gelmiştim. Hemen asansöre bindim. Kapının önüne geldiğim de hemen kapıyı açtım. Odama geçtim. Banyo yapmalıydım. Asla bu halde bayılmamalıydım. Camlarım yerden tavana kadar olduğu için beni gözetleyen varmı diye baktım. Yoktu. ( Sen öyle san bebeğim. Gelecekteki kocan seni dikizliyor.) Üzerimi çıkardım. Her yerim mosmordu. Ama morluklar uyuyup uyandığında geçiyordu. Çok garipti. Hemencecik iyileşiyordum ve boğazımdan hırıltı sesleri geliyordu. Zorda olsa banyoya girdim. Zorlanarak'da olsa o pisliğin dokunduğu her yeri derim soyulurcasına keseledim. Banyodan çıkıp havluma sarıldım. Kendime dolapdan kıyafetler çıkadıp yeniden banyoya girdim. Ağrı git gide kötüleşiyordu. Kıyafetlerimi giymiştim ama artık gözlerim kararıyor ve hiçbir yeri göremiyordum.

My Omega | Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin