Onlardan Ayrılıyorsun
Seokjin;
Haftada dördüncü kez kendinizi internetteki tüm nefreti okuma döngüsünde buldunuz, Jin'den ayrılmanız ve devam etmeniz için yalvarıyorsunuz. Başa çıkması zordu ve Jin her şeyde seni desteklerken, sen sadece yeterliydi.
O gece eve geldi ve seni yemek masasında ayaklarının yanında paketlenmiş bir bavulla oturdu.
"Bütün bunlar ne?" Diye sordu, kolay bir tahminde bulunurken kalbi korkuyla çarpıyordu.
İçini çektin, ayağa kalktın. "Üzgünüm, ama artık böyle yaşayamam, hayranlardan bıktım, bir idolün ortağı olmak için biçilmiş kaftan değilim."
"Bunu yapma," diye yalvardı, ellerini tutmaya çalışarak, "Onları durduracağım, yapacağım. Sadece beni bırakma, bunu sensiz yapamam. Kimse seninle kıyaslanamaz, sadece bir düşün, biraz konuşalım lütfen. "
"Jin, özür dilerim, ama kararım telafi edildi," diye mırıldandın, gözyaşlarınla ona baktın.
"Olamaz," diye içini çekti, yanaklarından yaşlar süzülerek.
Bavulunu aldın. "Sen harika bir adamsın ve dünyadaki bütün mutluluğu bulacaksın, ama bu benimle değil. Devam et ve mutlu olmaya devam et, aşk seni tekrar bulacak Jin, sen dünyayı hak eden inanılmaz bir adamsın. "
"Seni hak ediyorum," diye savundu, "tek istediğim sensin, sevdiğim sensin, hayatımın geri kalanını seninle geçirmek istediğim sensin."
"Üzgünüm, ama bu ben değilim," diye hafifçe gülümsedin, kapıdan çıkarken.
Yoongi:
Yoongi çağrınızı alırken kalbiniz hızla çarptı, cildinizin ne kadar lekeli olduğunu fark etti, etrafınızdaki sayısız doku gözlerinizi kurutmaya çalışırken gözyaşlarınızı ve yaşadığınız üzüntüyü göremesin diye.
O anda seni tutmak için çaresizce iç çekti. Ne kadar bitkin göründüğünü fark ederek kendi duygularını geride tutmakta zorlandı.
"Hey, hepiniz jagi'yi kızdıran ne?" Sordu, sorunun ne olduğunu bilmek için çaresizce.
Ekranda ona bakamadan iç çektin. "Sen. Bize. Bunu artık yapamam Yoongi, gittikçe zorlaşıyor ve bu şekilde yaşayamam. "
Ne gibi yaşıyorsun? B-benden ayrılıyor musun? " En büyük korkuları, sadece başınızı salladığınızda, ellerinizi saçlarınızın arasından geçirdiğinizde gerçek oldu. "İstediğin buysa, eve uçakla gidebilir miyim?"
Hayır, diye fısıldadın, "Seni her zaman burada yanımda istiyorum. Uzun bir günden sonra eve gelip kucaklanmak istiyorum, boş bir dairede oturmak değil. Seni sevdiğimi biliyorsun, ama bunun istediğim türden bir ilişki olmadığını fark ettim. "
Beni sevseydin, savaşmaya istekli olurdun, diye azarladı, sesi yükseldi.
"Savaştım," diye mırıldandın, "Aylardır savaştım."
Aylar mı? Nefes aldı, "Neden benimle bundan hiç konuşmadın? Sana yardım edebilirdim ve sana bakabilirdim, bunu uzun zaman önce çözebilirdik. Jagi, birlikte iyi olduğumuzu biliyorsun; Bunun yolu olmak zorunda değil. "
"Yoongi yapıyor," diye son kez yüzüne bakarak konuştun. "Eve vardığında evden çıkmış olacağım, hoşçakal Yoongi."
"Ne? Y/ N, "diye fısıldadı ama ekran çoktan kararmıştı.
Hoseok:
İşten eve döndüğünde kendini kayıp buldu, kolların etrafında değildi, dudakların onun etrafında değildi, tanıdık gülüşün evin içinde çınlayarak kulaklarına müzik getirmiyordu. Evi gezerken çantasını düşürdü.
Seni yatak odanda otururken buldu; Bağdaş kurmuş vücudunuzun etrafına dağılmış birkaç gazete makalesi.
"O zaman senin kız arkadaşın olduğumu hatırladın," diye azarladın, sana sarılmaya çalışmak için yanından geçerken gözlerini devirerek.
Kendisi ve bir kadın idol olduğunu fark eden makalelerden birini aldı. Bunları okuyor muydun? Onlara inanıyor musun? "
"Hobi'yi ne düşünmem gerekiyor? Son zamanlarda herhangi bir saatte ortadan kayboluyorsun ve o çok güzel ve tıpkı senin gibi. " Oturdu, yanaklarından yaşlar süzüldü. "Asla gerçeği gerçekten bilmeyeceğim, ama bir söylenti çemberinde yaşayamam."
"Öyleyse deneyip açıklamama izin ver, benden çıkıp gitmene izin vermeyeceğim," diye temin etti.
"Devam et o zaman," diye cevapladın, yatağın üstüne oturarak mesafeni koru.
İkisinin sarılma fotoğraflarından birini aldı. "Burada gördüğünüz şey iki arkadaş, sırf erkek ve kadın oldukları için sarılmış iki arkadaş birdenbire tüm dünya birlikte olduğumuzu düşünüyor ve siz de öyle değil mi?"
"Üzgünüm, ama daha önce bunun bir daha olmasına izin veremeyecek kadar çok incindim," diye içini çektin yataktan kalkarak.
Büyük bir hata yaptığını bilerek arkasına yaslanarak, "Yolun bu olmasına gerek yok," diye fısıldadı.
Namjoon:
Namjoon'la önceki ayrılığınızdan oldukça kısa bir süre sonra birlikteydiniz, sizi dünyadan koruyabileceğini düşündünüz, ama zaman geçtikçe, çabucak ilerleyeceğinizi ve henüz aşka hazır olmadığınızı çabucak anlıyorsunuz.
Bir gece ön kapıda çantalarınızı görmek için eve geldi, oturma odasında oturup uzaklara baktınız.
"Tatile falan mı gidiyoruz?" Sadece yüzünüzdeki boş ifadeyi görünce durmak için alay etti. "Haklısın?"
Kalbini kırmaktan nefret ediyordun, onu çok seviyordun. Namjoon'dan sonsuza kadar ayrılıyorum. Tekrar aşkı bulmaya hazır değilim. "
"Sağ." Yanına oturdu, ellerini yüzünün üzerinde gezdirdi. "Ne kadar incindiğim kadar anlıyorum. Ayrılmanızın zor olduğunu biliyorum ve belki de geriye dönüp baktığımızda çok hızlı hareket ettik, mücadele ettiğinizi fark ettiğimde işleri yavaşlatmalıydım. "
Belki gelecekte bir gün tekrar birbirimizi buluruz? Gülümsedin.
"Umarım öyledir," diye hafifçe kıkırdadı, elini elinin arasına alarak.
Gözyaşlarını tutmaya çalışırken alt dudağının titrediğini fark etmedin. "Bunun bizim sonumuz olmasını istemiyorum, ne şekilde olursa olsun, iyileşmek için biraz zamana ihtiyacım var ve belki kader izin verirse, yeniden bağlanırız."
Bunu çok isterim, diye temin etti seni, "Seni her zaman seveceğim ve biliyorum ki şimdiden bağışlama diliyorum. Bana ihtiyacın olursa her zaman burada olacağım. "
"Teşekkürler Joon, gerçekten türünün tekisin."
Bu bölümün part 2 sini isterseniz eğer yorumlara yazın 😘😘😘
🙋♀️🙋♀️🙋♀️🙋♀️🙋♀️🙋♀️
