Eve Gelip Sizi Kanepede Uyurken Bulduklarında ~ BTS Tepkisi
Jin
Sizi fasulye torbasında uyurken, yanınızda tünemiş, kanepedeki minderlerden birini kaparken bulduğunda kendini uyandıramadı.
Tek bir kelime bile duyamadığının tamamen farkında olarak, Güzelliğini uykuna çekmene izin vereceğim, diye fısıldadı.
Yastığı aldı ve kendine ikinci bir yastık kapmadan önce başının altına koydu, "ve sen uyurken seni rahatsız edersem beni öldüreceğini biliyorum."
"Yine de stüdyoda günüm güzeldi ve eve hızlıca gelip size tatlı rüyalar dileyecek kadar çabuk gidemediğim için üzgünüm," diye ekledi saklama kutunuzdan bir battaniye alarak.
"Yarınki gününüzle ilgili her şeyi duyduğum için çok heyecanlıyım."
Siz yastığa dokunarak karıştırırken bir an dondu, "lütfen, lütfen jagi'yi uyandırma."
"Muhtemelen bunu kaydetmek için çok uykulusun, şu anda aslında ben ve tuhaf bir rüya değil, ama umarım şu anda seni ne kadar sevdiğimi biliyorsundur."
Fasulye torbasının yanına uzandı, oturma odasının halısına yerleşti, "Bütün gün çok çalışan benim ama yine de burada yere uzanıyorum."
Şu anda uyanık olsaydın, bana böyle bir bebek olmamamı söylerdin, diye kıkırdadı, yüksek sesle kahkahasını bastırmak için eliyle ağzını kapattı.
"Jin ... bebek olmayı bırak ve uyu."
Yoongi
Çalan televizyonun sesine doğru yürürken içeri girip sizi tamamen uyanık bulacağını sanıyordu, ama bunun yerine kanepede derin uykudaydınız, hafif horlamalar sizden kaçıyordu.
Programınızı kapatarak, "Bunların çoğunu kaçırdınız," diye kıkırdadı.
Kanepenin arkasında bıraktığınız battaniyeyi aldı ve tam karıştırdığınız gibi üzerinize koydu. "Kendine düzgün bakmazsan üşüteceksin."
Burada mı kalıyorsun? Odada yürürken ayak seslerini duyduğunuzda ona mırıldandınız, "Şu anda koltuktan taşınamayacak kadar yorgunum."
Ya seni taşırsam? Kulağa nasıl geliyor? "
"Sen de yorgunsun," dedin, ona bakmak için gözlerini açarak, "burada yatabilir miyiz?"
"Ne kadar güzel olursa olsun, ikimiz o kanepede uyuyarak korkunç bir şekilde uyanacağız, sadece seni taşımama izin ver," diye gülümsedi, kollarını sana sarmak için yürüdü.
Merdivenlere doğru yürümeye başladığında kollarınız boynuna dolandı, "iş yerinde günün nasıldı? Yorgun görünüyorsun, "dedin hafifçe kıkırdayarak.
"Büyüleyici," diye kıkırdadı, "ama çalışmak zordu, bu da senin bu kadar nazikçe belirttiğin gibi, muhtemelen neden bu kadar dağınık göründüğümü açıklıyor."
"Yorgunum, söylediklerime yardımcı olamıyorum."
Hoseok
Eve geldiğinde kollarını etrafına sarmada kusursuzdu ve dizüstü bilgisayarınız hala açıkken ve arka planda yumuşak melodiler çalarken sizi derin uykuda gördü.
"Yorulduğunda çok tatlı oluyorsun," diye fısıldadı, yüzündeki gevşek saçları fırçalayarak.
Tam sizi yere yatırıp yatmak için arkasını döndüğü sırada, sizden zar zor duyulabilen bir "Hobi" çağrısı geldi ve onu geri döndürdü.
