HALI SAHA (bxb)

14

" Oğlum açsana lan kapıyı " Korkut abi kapıya sert bir şekilde vurunca irkildim   . Az önce olanlar beni yeterince şaşırtmışken kapıyı açamam .

" Kağan , özür dilerim aç kapıyı . Oğlum homofobik olduğunu nereden bileyim? Bunu birinden duyarım seni çok kötü yaparım  aç şu kapıyı adam gibi konuşalım " ellerim titriyordu.  Adamlar gay olduğumu anlamasın diye uğraşırken homofobik olduğumu  sanıyorlar. 

Ne yani şimdi Murat abi ve İbrahim abi sevgili mi ? Korkut abi bunu biliyor ve bir  şey demiyor . Bir yanım rahatlarken bir yanımda sakın gay olduğunu belli etme diyordu . Kapıya tekrar vurulunca düşüncelerden sıyrıldım.

" Lütfen durur muzunuz ? 2 dakikaya geleceğim " sesim titriyordu . Adım seslerinden gittiklerini anladım. Tam oh çekerken kapının kiliti yere düştü , kapı açıldı.  Korkut abi anahtarı düşürmüş başka anahtarla açmıştı.  Sanki kötü bir şey  yapmışım gibi banyoya doğru koşmaya başladım.

Benim suçum yok ki ben mi dedim öpüşün diye . Banyoya girecekken kolumdan tutup duvara itti .

" Bugün olanları tek bir kişiden duyarsam seni keserim . Emin ol kardeşlerim  için her şeyi yaparım " yutkundum.

" Kendileri söylediler ben  bir şey yapmadım " sesim sanki götüme kaçmıştı .

" Kimseye söylemeyeceksin.  İbrahim çok kırılgan birisi onu üzdüğünü görmeceğim . Değişik değişik bakıp onların kalbini kırarsa  seni bitiririm ." Kafamı hızlı hızlı salladım.

" Lütfen uzaklaş " üstüme yürüyor ben itmeye çalıştıkça izin vermiyordu . Arkadaşlarını kırmamdan korkuyordu.

" Eğer birinden bile  duyarsam " cümlesine devam etmeden cebinden çakısını çıkarttı , boynuma hafif bastırdı.  Refleksle kendimi duvara itip kafamı sonuna kadar kaldırdım . Nefes nefese kalmıştım . Çakının soğukluğu içimi ürpertiyor , nefes almamı engelliyordu .

" Korkut abi dur " birden bedenini bedenime bastırınca gözlerimi sımsıkı kapattım.  Duvar ve bedeni arasında sıkışmıştım. Nefes alamıyor,  kendime gelemiyordum. .

" Uzaklaş yemin ederim susacağım" bedenini ve çakıyı çekince derin  bir nefes alıp gözlerimi hafif  açtım. Çenesi kasılmış , gözleri kızarmıştı . Bakışlarım  çakı tutan elini buldu , titriyordu.  Sıkmaktan elindeki damarlar belirginleşmişti .

" Kağan , acımam " o zaman neden elin titriyor dememek için kendimi zor tuttum.  Belki de sinirden titriyordu,  o benden nefret ediyor . Kafamı sallayıp gözlerimi kaçırdım,  nefret ettiği düşüncesi kalbimi huzursuz etti .

Hepten geri çekilince yere çöktüm,  dizlerimi kendime çekip kafamı dizime yasladım.  Derin derin nefesler alıyor , olanları anlamaya çalışıyordum.  Her şey bir anda gelişmiş, kendi içinde savaşlar başlamıştı.

" Git , lütfen " bir süre sadece hızlı  hızlı nefes alış verişlerini duydum , daha sonra hızlı adım seslerini . Odadan çıkıp kapıyı kapatınca bekleye  göz yaşlarımı bıraktım.  Kalbim hızlı hızlı atıyordu , elimi çakıyı gezdirdiği boynuma koydum.  Ağlamam şiddetlendi , benden nefret ediyor.

Peki bu neden canımı acıtıyor?  Neden bu kadar kötü hissediyorum ? Bende ondan nefret etmiyor muyum , o zaman bu ağlama hissi neden? Ağlamam şiddetlenince dudaklarım arasından bir hıçkırık kaçtı.

Ona söylemeyeceğim dememe rağmen bunu yaptı,  beni bitirdi . Bir  süre daha ağlayıp ayağa kalktım. Banyoya girip aynadan kendime bakmaya başladım. Burnum , dudaklarım,  gözlerim kızarmıştı. Akan göz yaşlarıma bakıp derin derin nefesler alıp verdim .