250 oy 200 yorum
İyi okumalar...
"Bana bak yelloz" İbrahim abi yeniden cırlayınca gözdevirdim. Eve geldiğinden beri bağırıyor, Korkut gelince susuyor.
"Heee" yine umursamaz tepkilerimden birini verdim. İki aptal yaptığım saç çekme showundan sonra düşmanım oldu.
"İbrahim uzatmayın" Korkut yanıma oturdu. Beklemeden kafamı göğsüne yasladım, çaktırmadan delilere dil çıkarttım. Telefonum çalınca gözlerimi onlardan çekip cebimden telefonumu çıkarttım. Babamın aradığını görünce kafamı Korkut'un kaslı göğsünden kaldırdım. İçim ürperdi, nefes alış verişlerim düzensizleşti.
"Yavrum sakin ol" aramayı onaylayıp konuşmasını bekledim. Telefondan hızlı hızlı soluklanma seslerini duyduğum anda kötü şeyler olacağını anladım.
"Demek Cengiz'e baba dedin öyle mi? Ne oldu Yasin bakmayınca bu sefer de Korkut'a mı dayandın? Sen nasıl bir çocuk oldun? Hemen buraya geliyorsun, taşınacağız. Senin yüzünden ne kahveye gidecek yüzüm var ne de mahallede gezecek. Mahalledeki herkes senin hakkında konuşuyor. Korkut'u da yoldan çıkarttığını söylüyorlar"
Babam hızlı hızlı anlatırken ben çoktan ağlamaya başlamıştım. İnsanlar beni değil o lanet herifi haklı bulmuş, tacize uğraşmama rağmen haksız ben olmuşum. Korkut'un sinirden kızaran gözlerine bakarken telefonu kapattım. Babamın ne dediğini umursamayacak kadar kendimi kaybetmiş durumdayım. Sinirle ayağa kalktım.
"Kağan sakin ol! Şimdi mahalleye gidip konuyu halledeceğim. Kimse senin hakkında ileri geri konuşmaz, konuşamaz"
"Bende geleceğim" İbrahim ahilerde ayağa kalktılar. Ikisininde az önce ki eğlenen hallerinden eser kalmadı. Yine o korkunç yüz ifadeleri kendini gösterdi.
"Hayır sen burada kalacaksın" Korkut arabanın anahtarını alıp evden çıkarken bende arkasından koşuyordum. Murat abiler peşimizden geliyor, aramızda ki meseleye karışmıyorlar.
"Korkut! Bende geleceğim" arabanın önünde durup bana döndü. Gözlerini kısıp bir süre düşündü, kafasını tamam anlamında salladı. Hızlı bir şekilde arabaya binip akan gözyaşlarımı sildim. Benden izin almadan akıyor, kendimden nefret etmemi sağlıyor. Korkut arabayı hızlı bir şekilde sürmeye başladı. Hareketlerinden anladığım o da fazlasıyla sinirli.
Arabayı kahvenin önüne çekip bize bakan kalabalığın yanına yürüdük. O şerefsizin de burda olduğunu gören Korkut beni kendine çekip beklemediğim bir şey yaptı, elimi tuttu. Elimi çekmemin aptallık olacağını düşünüp bize bakan kalabalığa inat sımsıkı tuttum.
"Korkut bu ne demek oluyor?" Cengiz abinin kardeşi konuşunca derin bir nefes aldım. Babam köşede duruyor, oğlunun eşcinsel olmasının utancını yaşıyordu. Belki de Korkut'un kafasını karıştırdığımı düşünüp daha sinirleniyor.
"Sizin bu yaptığınız çok kötü, çok günah. Bir de marifetmiş gibi el ele karşımıza geçiyorsunuz. Bu mahallede, bu ülkede bu şekilde gezmezsiniz. Yanında ki piç Yasin'e kendini siktirtmeye çalışmış, kendini zorla elletmiş. Bu çocuk senin aklını yıkamış hemen kendine gel"
"Amca doğru konuş! Bizim ne yaptığımız kimseyi ilgilendirmez. Görüyorum ki Yasin akıllanmamış, bıçak yarası yeterince derin gelmemiş ama sıkıntı değil, hallederiz." Nefesimi tuttum. Yeniden onu kaybetme düşüncesi bedenimi kaskatı yaptı.
"Ben bir şey yapmadım. Bana zorla dokunmaya çalışan kendisi"
"Burası müslüman bir ülke ona göre davranacaksınız." Akan gözyaşımı silip Korkut'un elini daha sıkı kavradım.
"Bu şekilde davranmanıza izin vermeceğiz. Bunu normalleştiremezsiniz" adam bizi umursamadan kendi bildiğini okumaya devam etti.
"Sizin ne düşündüğünüz umurumuzda değil. Eğer müslüman bir mahalle olmak istiyorsanız ilk önce alt mahalledeki pavyona giden arkadaşlarınızı durdurun. Parklarda alkol kullanan oğullarınızı durdurun. Kahvede kumar , idda oynanarken hiçbir şey yokda biz sevince mi sıkıntı oluyor?" Kendimden emin bir şekilde konuştum. Ağlamak yerine elimde sıcaklığını hissettiğim adamdan güç aldım. Derin bir nefes alıp karşımda ki adama nefretimi kustum.
" Biz kimseye zarar vermedik. Birinin canını yakmadık, hayvan öldürmedik, sadece sevdik. Yasin bana zorla dokundu bende kaçtım. Eşcinsel olmam onu haklı duruma getirmiyor ya da ben bir erkeği seviyorum diye bunları hakketmiyorum. Sevdik tamam mı her şeye rağmen sevdik."
"Sus lan sus! Bu yaptığımız çok yanlış" sinirden kızaran yüzüme inat kahkaha attım.
"Bak şurada ki adam benim babam. Kaç kere psikolojik şiddet uyguladı biliyor musun? Ben intiharı düşünürken, babamdan kaçmak için yer ararken neredeydiniz? Evden gitmeye çalıştığım gün bütün mahalle duydu, dedikodu çıktı siz neredeydiniz? Bana gelip de 'neyin var?' dediniz mi? Siz sadece işinize geldiği kadar insansınız. Bize karışmaya hakkınız yok. Nasıl o zaman 'Bizi ilgilendirmez döverse döver, bağırırsa bağırır' dediyseniz şimdi de öyle söyleyin. Ben elini tuttuğum adama aşığım. O, babamın yapmadığını yaptı beni sevdi. Beni, ben olduğum için sevdi."
"BU KONU BURADA KAPANACAK! EĞER KARŞIMA GEÇMEYE GÖTÜ YİYEN VARSA BUYURSUN GEÇSİN. BENİ KARŞISINA ALSIN, CANINI NASIL YAKIYORUM GÖRSÜN"
Biz iki seven adam o gün canavarlara karşı dimdik durduk. Onlar yerini bildi bizde olmamız gerektiği gibi sapasağlam olduk. O günden sonra herkes alışmaya çalıştı, Yasin Korkut'dan değil mahalleliden dayak yedi. Bütün korkularıma, korkularımıza rağmen kazandık. O günden sonra sevginin güçten geldiğini anladım.
Görmemek için gitmediğim, kaçtığım kahvede el ele oturup saatlerce sohbet ettik, güldük. Dilek abla kahveyi basıp ikimize vurdu amcaya 'aldın sikimin basını' demediğimiz için de trip attı. Acıyan popolara rağmen yine ve yine güldük.
250 oy 200 yorum
Of çok tatlısınız dayamadım yazıp atayım dedim sndnsnd
Bu bölümde aslında içimden geçenleri söyledim. Neyseh çok karamsar bir bölüm ama olsun ansnandnsnd
Oy ve yorum yapmayı unutmayın. Oy gelmezse bölüm de gelmez... sizleri seviyorummm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HALI SAHA (bxb)
General Fiction"Ne olmuş yani mahallenin ağır abisine aşık olduysak , götümüzü vermedik ya" Eşcinsel kurgu +18