Küçük Miya (Suna Rintarou)

3.

Cumartesi

Yorucu bir haftayı geride bırakan Naori sabah yine abisinin çığlığı ile kalkmıştı.

"Lan haftasonu bugün be kardeşim! Ne işim var sabahın köründe de uyandım!?"

Feryadını ettikten sonra kafasını yastığa koydu ve gözlerini kapattı. Uykula tekrar dalacaktı.

Atsumu odaya dalana kadar.

"LAN NE VAR NEE!!" Artık feryattan çıkmış, cidden bağırıyordu.

"Babam kahvaltı hazırlamış, kalk da ye."

Naori babasının haftasonu erken kalkınca tüm evi de kendiyle beraber kaldırmasına asla anlam verememişti.

Tuvalete gitti, elini yüzünü yıkadı. Pandalı pijamaları ile alt kata indi.

"Günaydın prensesim." Dedi babası.

İkizler ise bu söz ile karşısındaki kıza bakarlarken kahkaha atmaya başladılar.

"Ne gülüyorsunuz?" Büyük miya oğullarına sordu.

"Bağdaştıramadık da." Dedi Osamu.

Naori onlara göz devirdi ve masaya oturdu. Önündeki yemeği yemeye başladı.

Ailece kahvaltı ettiler ve ebeveynleri işe gitti. Evde ise ikizler ve Naori kalmıştı.

"Siz niye gitmediniz?" Naori koltuğa geçerken sordu.

"Antrenman var mı da gidelim?" Dedi Atsumu.

"Esas sen niye gitmedin?"

"Intrımınım vırmıda gidiyim" Naori abisini taklit etti. Atsumu bunun üzerine kız kardeşine yastık attı.

Yastık Naorinin burnuna gelmişti. Eliyle burnunun yukarısındaki kemiği sıkarken konuştu.

"Savaş mı istiyorsun?"

"Eh, biraz."

Naori oturduğu yerden kalkıp Atsumu'nun üzerine uçtu.

Yaklaşık 10 dakikalık kavganın sonucunda kazanan taraf yine Naori olmuştu.

"Hana gelecek. Onun yanında da böyle salak salak şeyler yaparsan..." Osamu'ya döndü.

"Yaparsanız, burnunuza vurur beyninizi patlatırım."

Tehdidini savurduktan sonra üstünü değiştirmek için odasına çıktı.

Siyah sweatini ve kargo model siyah pantolonunu giyip odadan çıkmıştı. O arada da kapı çalmıştı zaten.

Kapıyı Atsumu açtı.

"Hana-sama hoşgeldiniz efendim. Bu ne şıklıktır sevgili meslektaşım."

"Meslektaş mı? Bunu söylemek için biraz erken bence Atsumu. Ayrıca teşekkür ederim çok naziksin."

Merdivenlerden inen Naori de en yakın arkadaşı içeri geçerken ona sarıldı.

Kızlar Naori'nin odasına çıkarken Osamu sordu.

"Bana mı öyle geldi yoksa az önce Hanayla flört mü etmeye çalıştın?"

Atsumu soruyu duyamadığı için olabildiğince kabaca sordu.

"Hıaa?"

"Hızın diyorum. 102. Yavaş."

Aslında Atsumu Hana'ya olan tavrının flörtöz bir biçimde olduğunu fark etmemişti. İçinden geleni söylemişti sadece.

Kızlar ise odaya çıkmış ve Naori zehri salmıştı.