Bana Kadar Yolun Var

Aras'ın oyunu~

~Aras ın ağzından~

Sen fazla olmaya başladın küçük kız, benimkisi sadece bir öpücükte fazla büyütmeyelim.

~Beliz'in ağzından~

Aras'ın bu laflarını duyunca eline vurup ayağa kalktım. Tam merdivenlerden çıkacakķen Aras'ın  arkadan kolumu çekmesiyle sarsıldım 'sen kimsin? ne haddine?' deyip tokat atmak üzereyken elimi tutup aşağıya indirip gözlerimin içine baktı, yeniden bir şeyler olucak gibiydi sanki, o kadar derin bakıyordu ki sanırım bu sefer ben dayanamayacaktım, tam dudaklarına doğru yaklaşmıştım ki Aras'ın beni ittirmesiyle kendimi adeta bir sürtük gibi hisettim rezil olmuştum ya, bozuntuya vermeden koşa koşa sınıfa çıktım. İceri girdim ve sırama oturdum. Arka sırada Aras'ların bana nispethen 'sürtük' demelerini duydukça kendimi ağlamamak için sıktıkça kızarıyordum. Derse öğretmen gelmeden lavaboya gidip, elimi yüzümü yıkayıp sırtımı duvara yaslayıp kapşonlumu kafama geçirim dizlerimi göğsüme kadar çekip ağlamaya başladım. Her okulda bu olmak zorunda mıydı? Sorun bende miydi ? Kendimden nefret etmek için çabalıyordum resmen, öyle kaptırmıştımkı kendimi kapının açıldığını görmedim gelen Aras'tı, yüzüne bakmak dahi istemiyordum, yanıma eğilip yüzümü ellinin arasına aldı, elimi kaldırdı.

~Aras'ın ağzından~

Vur, vur hadi! Rahatlayacaksa için, vur bana ! Anla artık sadece bir oyundu, bir öpücükten bu kadar etkileleneceğini bilseydim öpmezdim seni.

~Beliz'in ağzından~

Bilmiyorum, çok mu büyüttüm ? Yoksa kalbimden geçeni dışamı yansıtıyorum ? Sen neden bu kadar tepki veriyosun, takma beni görmemezlikten gel, diğerleri gibi basit biriyim.

~Aras'ın ağzından~

Belkide basit değilsin, böyle düşünmeyi bırak.

Deyip Beliz'e elini uzatarak kaldırıp sınıfa götürdü. İceri girdiklerinde Efsa'nın kahkaları sınınfta çınlıyordu Aras gidip Efsa'nın...