nf - can you hold me
Mark Lee sıradan bir gençti.Güzel bir ailede yetişmişti, bir abisi vardı. Kanada'da doğmuştu.
Sonradan Seoul'e taşınmıştı.
İki dil biliyordu.
Rap yapmayı, basketbolu, gitar çalmayı ve kaykay sürmeyi severdi.
Kahvesini hep sade içerdi ve yemek ayırt etmeden çoğu yemeği yerdi.
Sonbaharda hoodie ve bereleriyle müzik dinleyerek yürümeyi severdi.
Lacivert ve kırmızı renklerini hoş bulurdu.
Her insan gibi anılarla dolu lise yılları vardı onun da. İkinci sınıfta müzik grubunda gitarist, üçüncü sınıfta gittikçe popüler olmaya başlayan iyi huylu çocuk, son yılında sınav ve üniversite telaşı...
Birlikte büyüdüğü çocukluk arkadaşlarını severdi Mark.
İlk aşkı Eunbyul'u severdi.
Güzel giden bir hayatı varken başına hiç beklemediği bir şey gelmişti.
Beynindeki kötü huylu tümör mutluluğuna inat yavaş yavaş soldurmuştu onu.
Türlü türlü tedavi yöntemleri denese de, oluşan yaralarını iyileştirmeye çalışsa da başarılı olamamıştı.
Ölmekten deli gibi korkuyordu, hatta hiç istemiyordu ölmeyi. Sonuçta kim isterdi ki? Herkes korkmaz mıydı günahlarının ağırlığından?
Hem o daha sadece 20 yaşındaydı. Yaşamak istediği çok şey vardı, gerçekleştirmek istediği çok hayalleri vardı.
Ama hayat toz pembe değildi. Mark bu gerçekle 2 yıl önce yüzleşmişti. Artık sadece gri ve tonlarından ibaretti hayatı.
Bıkmıştı artık. Gittikçe körelen ruhunun bir daha asla eskisi gibi olmayacağının farkındaydı.
Çünkü ölümü beklemenin nasıl bir his olduğunu tatmıştı bir kere.
Her sabah uyandığında kendine "acaba bugün benim son günüm mü?" diye sormaktan yorulmuştu.
Mark Lee artık sıradan bir genç değildi.
灰色阴影
© laviniabel | 2021
mark lee fanfictionblasé: kişinin önceden ilginç bulduğu şeylere karşı hissizleşmesi, bıkmak, yorulmak.
kaybettiğim ve bir daha asla geri gelmeyeceğini bildiğim, benim için çok değerli birine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
blasé
FanfictionMark Lee her an ölüm korkusunu hissetmekten, artık ölümü beklemekten bıkmıştı. mark lee fanfiction [completed] angst au¡ • book cover by @_moonnlightt_ © laviniabel | 2021 all rights reserved