Bölüm: 10 | Zafer mi, Kurtuluş mu?

99 74 94
                                    

| Katilin Oyuncakları Vaveyla 10. Bölüm: Zafer mi, Kurtuluş mu?|

"Zafer, elde edilmesi zor bir durumdur. Herkes kurtulabilir fakat çok azı zaferi elde edebilir."

Ölmek... Beş harf, iki hece, tek kelime, sonsuzluk... Hani ölüm vardır ve bir gün hepimizin kapısını çalacaktır ya. Ama biz sanki o an hiç gelmeyecekmiş gibi yaşarız ve ölüm, başta en sevdiklerimizden başlar alıp, götürmeye... İçiniz sıkılıyor değil mi bu gerçeği duyunca? Benim de öyle... Ailemi, arkadaşlarımı; sevdiklerimi kaybedecek olmanın verdiği his beni mahvederken, Cansu'nun ailesi bunu yaşıyordu. Kaybetmişlerdi Cansu'yu. Bir daha dönmeyecek üzere uğurlamışlardı onu. Artık ona ait olan şeyler onu hüzünle hatırlatacaktı. Bir daha yemek masasında yerini almayacaktı, gülüşleri de gözyaşları da o evde, onlarla birlikte olmayacaktı. Okulunda da, işinde de, evde de ona ait bir boşluk olacaktı. Ailesi biraz geç alışacaktı, fakat alışacaktı. Acılar ilk günkü tazeliğini koruyamazdı, korusaydı insanlar yaşayamazdı...

Hayattayken yanına gelen çocuklar, mezarına gitmeyeceklerdi, korkacaklardı. Zamanla daha da sakinleşecekti mezarı. İnsanların olmadığı zamanlar belki bir köpek sesini, belki de yağan yağmurun sesini duyacaktı. Gece bir kedi kıvrılacaktı toprağın üzerine, sabah olunca o da gidecekti. Kışın, mezarının üzerine, beyaz bir çarşaf gibi serilecekti kar taneleri. Yazın sıcaktan kuruyan toprağı, birkaç damla suya muhtaç kalacaktı. Bahar gelince çiçekler açacaktı toprağın üzerinde. Güz ayları yapraklarını döken ağaçlar, kuru yapraklarını hediye edecekti Cansu'ya. Hiçbir zaman meyvesi yenmeyen mezarlıktaki o ağaç da bir gün kuruyacaktı, köklerini ölü bedenlerden çekecekti...

Elimdeki beyaz gül demetini toprağın üzerine bıraktım. Gözyaşlarım, toprağı ıslatan yağmur kadar hızlı süzülüyordu yanaklarımdan aşağıya. Gök yarılmış gibi yağan yağmurun iri damlaları toprağın üzerine bir bir konuyor, suya aç topraksa hemen içine çekiyordu ve altındaki ölü bedeni doyuruyordu.

"Cansu," diye fısıldadım, yağmurun şiddetinden dolayı kendimin bile zor duyduğu bir sesle. "Keşke böyle olmasaydı..." dedim. Keşke demekten nefret edip çaresiz kalmak... Bu hissi iyi tanıyorum.

Hava kararmaya yakındı, tek başıma bir mezarlıkta yeni gömülmüş bir ölünün başında ağlıyordum. Cansu gömülmüş, cenaze namazı kılınmış ve mezarına sarılıp ağlayan ailesi de gitmişti. Şimdi burada, kimseye haber vermeden geldiğim mezarlıkta sağanak yağmurun altında ağlıyordum.

Gözyaşlarım arasından, "Böyle olmamalıydı, kurbanlardan biri de sen olmamalıydın." diyebildim. Soğuk toprağa oturup, sırtımı beyaz mermerden olan mezar taşına yasladım. Dizlerimi kendime çektikten sonra, dizimin dibine kıvrılan kedinin başını okşayıp, ağlamaya devam ettim. Aklım almıyordu. Ölenlerden birinin Cansu olması, Cansu'nun aslında bir tehdide maruz bırakılması, kurtarılamamış olması akıl kârı değildi. O gece o binada onca güvenliği ve polisi atlatıp nasıl o odaya girebilmişti katil? Madem aranıyordu, nasıl elini kolunu sallayarak emniyet binasına girebiliyordu?

"Ölmek sana yakışmadı..." diyebildim, sırılsıklam olmama rağmen ıslak yanaklarımı silmek için elbisemi kullanarak. Ölüm elbet bir gün uğrayacaktı bize, fakat bu şekilde vahşice katledilmeyi kimse hak etmezdi. Cansu, yetmiş yaşında, etrafında kedileriyle birlikte evinde huzurlu bir şekilde ölmemişti. Cansu bir cinayete kurban gitmişti! Katledilen bedenleri incelediği gibi onun da bedeni incelenmişti. Derisini yüzen bıçağın sahibi, tek bir iz bile bırakmamıştı! Tek bıraktığı iz, bileğinde bir siyah kurdeleydi...

Kendime kızıyordum. Başımdaki aptal katilin ilerlediği bir kitap vardı. Ne yapacağı, ne yaşayacağımız... Hepsi orada tek tek yazıyordu! Fakat ben, biz aptal gibi kitabı okumayı bırakmış, başımıza geleceklerden habersizce bekliyorduk. Ben duvarlarımı örmeye başladığımda, Cansu'nun duvarlarından parçalar aldım, habersizce. Ben onu bile bile ölüme sürükledim! Kitapta bu yazıyordu... Kullandığı bir masumu öldürdüğü, o lanet kitapta yazıyordu!

Katilin Oyuncakları | Vaveyla (+16)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin