three

620 58 46
                                    

İkimizde aynı anda kafamızı çevirmiştik ama karşımızda duran iki kişiye aynı tepkiyi vermemiştik. Jungkook hafif tebessüm ederek karşımızdakilere bakarken ben ise onların kim olduğunu idrak etmeye çalışıyordum. Biri üstündeki formadan ötürü yalnızca okuldaki bir kız öğrenci olduğunu düşündüğüm birisi idi. Diğeri ise şık giyimli bir erkekti sadece. Ben birkaç dakika bu şekilde düşünürken Jungkook ve onlar sohbete başlamışlardı. 

Jk: Sizin ne işiniz var burada? 

deyip gülmüştü. Sonra;

?: Seni ziyarete gelmiştim... Ama sen olman gereken yerde değil bir kız ile okulun revirinde onun bileğine krem sürüyorsun?

dedi beni işaret ederek. Daha sonra da aynı okulda olmamıza rağmen neredeyse hiç görmediğim kız lafa atladı.

?: Jungkook senin bu ezikle ne işin var?

diyerek o da az önceki çocuk gibi tiskintiyle beni işaret etti. 

Bir dakika! Okulda hiç tanımadığım biri bile benim çirkin, ezik olduğumu söylüyordu. Gerçekten tam anlamıyla herkes benden nefret ediyor ve sorun şu ki benden nefret etmeleri için hiç bir şey yapmadım!? Daha fazla bu iğrenç muameleye dayanamayarak Jungkook'un çıkardığı sargımı aldım ve oturduğum yerden kalkıp kapıdan dışarı adımımı attım. Ama yine kolumdan tutulmuştum. Tam Jungkook yine ne var diyeceğim sırada kolumdaki elin jungkook'a ait olmadığını fark ettim. Arkama döndüğümde kolumu tutan kişinin o çocuk olduğunu anladım. Şaşkın bakışlarımı ona yollarken diğerlerine de göz attım ve onlarında aynı şaşkınlıkla ona baktığını gördüm.

?: Şey sen okulun o meşhur çirkini olmalısın. Ben Taehyung, Jungkook'un abisiyim. Sen kimsin? 

dedi alaycı sırıtışıyla. Bunlar gerçekten ailecek kötü.. Hiç bir şey demeden koşarak oradan ayrıldım. Resmen nasıl küçük düşürüldüğümü seyrettim. ÇOK APTALIM ÇOK! 

Aptal kafa diye kendi kendime söylenirken bir taraftan da merdivenleri çıkıyordum. Ağlama sesi geliyordu bir yerden.. Biraz daha çıktığımda yerde oturan birini gördüm. Sanırım o ağlıyordu. İki üç merdiven çıkıp yanına ulaştım. Yanına geldiğimde ağlama sesinin ondan geldiğinden emin olmuştum. Ben birisinin ağlamasına dayanamazdım.. Ona yardım etmek adına biraz daha yaklaştım ve elimi omzuna koydum. Bunu beklemiyordu ki elimi koyduğum an korkarak kendini geri çekti. Kafasını kaldırdığı zaman simasının çok çok tanıdık olduğunu fark ettim. Bu kişi de aynı benim gibi sevilmeyen ve kilosu yüzünden dalga geçilen biri idi. Bana tuhaf bakışlar atıyordu. Ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu muhtemelen. Bu kısa bakışmayı bölen taraf ben oldum. Sessiz ve yavaşça yanına oturdum. Ve tekrar elimi omzuna koyarak;

+ Jimin iyi misin? Bir şey mi oldu?

dedim. O da tekrar kendini geri çekerek kızgın olduğunu düşündüğü bir tavırla;

-Bir şey yok! Şimdi git yanımdan.

+Hayır olmuş. Ağlıyordun... Eğer özelse anlatma ama kendini iyi hissedeceğini düşünüyorsan veya anlatmak istiyorsan buradayım.

Dediğimin üstünden bir 5 10 dakika geçmişti. İkimizde bu süre zarfında ne konuşmuştuk ne de başka bir şey yapmıştık. Bende anlatmayacağını düşünerek ayağa kalktığım sırada konuştu.

-Annemle babam ayrılıyor. Şimdi annem aradı.. Bugün hakim kararı ile resmi olarak ayrılacaklarını ve bu yüzden beni okuldan alacağını söyledi..

Ne diyeceğimi bilmiyordum. Tekrar oturdum ve ona baktım. Gözleri dolmuştu.. Yaşadığı şey gerçekten çok kötü ve travmatik bir olay. Nasıl ayrıldıklarını bilmiyorum ama ortada kalan bir çocuk varsa her şekilde bu onun için travmatik bir olaydır. Üzülme lütfen diyebildim sadece.. Ve hemen sarıldım. Çok geçmeden onunda kollarını belimde hissettim. Neredeyse 2 dakikadır böyle duruyorduk. Jimin ağlamasını durduramıyordu. Biraz sırtını sıvazladım. Az da olsa sakinleşti yani en azından ağlaması durdu. ama hala birbirimize sarılıyorduk. Sonra ise birden daha sıkı sarıldı bana. Çok kötü olmalıydı.. Biz bu şekilde iken Jungkook'un sesini işittim. Jimin'in omzuna koyduğum başımı kaldırdım ve sesin geldiği yöne çevirdim. Biz merdivenin en başında otururken en sonundaki Jungkook bize değişik veya şaşkın bakışlar atıyordu.

overbearing | sookookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin