overbearing | sookook

six

ÖNEMLİ! 

Güzellikler şarkıyı açmanızı istediğim yerde açınız. Sizi sürpriz bekliyor oracıkta:) Ayrıca cümlelerin sonu eğer sayıyla bitiyorsa bölüm sonuna gelin ve orada eşleşen sayılarla başlayan cümleleri okuyun. Örn: bla bla bla bla1 diye bir cümle varsa en altta yazmış olduğum 1 ile başlayan cümleyi okuyun:)) Keyifli okumalar<33

Mesajı okuduğumdan beri gözüme uyku girmiyordu. Düşünüp duruyordum sadece.. Neden böyle hissetmiştim. Aşık mıydım ona? Bana bunca zaman kötü şeyler yaşatan kötü birine. Hayır, böyle bir şey olamaz. Kafam çok karışık. Bana yeniden* güzel davrandığını görünce zannettim ki.. Böyle düşününce de doğrusunu bilmeme rağmen, yüreğimin çığlık atarak anlattığı şey, her ne kadar zihnimi kapasam da bir şekilde içeri giriyor ve beynimde zonkluyor acı gerçekler. Göğüs kafesim sıkışıyor kalbimin her bağırışında. Bu sessiz inlemelerimle çiseleyip huzur veren yağmuru selamladım. Saate baktığımda 7.30 idi.. Oyalanmadan okul için hazırlanmaya başlamıştım. Banyoya geldiğimde musluğu sonuna kadar açtım ve hızlı hızlı yüzüme su çarpmaya başladım, bunun sadece bir kabus olduğunu ve ayılıp eski hayatıma dönmeyi istediğimden. Ama olmuyordu, işe yaramıyordu. Aynaya baktım fütursuzca. Yüzümden akan damlaların lavaboyla buluştuğundaki sesi beni bir anlık düne götürdü. Onun bileğimi öpmesini hatırladım. Tekrar aynaya baktığımda suratımda bir tebessümü oluştuğunu gördüm. İşte şimdi gerçekten bittin Jisoo-yaa. 

Giyindikten sonra çantamı taktım, Jungkook'un ceketinin olduğu çantayı aldım ve evden ayrıldım. Yolda yürürken bin kere onunla karşılaşmamak için dua etmiştim. Sonuçta ne kadar az görmek o kadar hızlı unutmak demektir. Taşa vurarak ilerken bir arabanın korna yapmasıyla yerimde zıpladım resmen. Dalgınlıktan, ne yaptığımı bilmiyorken bu korna gerçek hayata döndürmüştü beni. Kafamı çevirdiğimde arabada oturan Jungkook'un abisini bana gülerek bakarken yakaladım. Ona baktığımı görünce gülümsemesini gizledi;

-Okula gidiyorsun değil mi? Bırakabilirim. Tanıdıksın ne de olsa. 

Bu çocuk beni küçük düşürmeye çalışmıyor muydu? Ben yanlış hatırlıyor olamam. 

+İstemiyorum, teşekkürler.

Umursamadan önüme döndüm. Adımlarımı hızlandırarak yürümeye başladım. Ama o hala beni takip ediyordu ve binmem için laf ebeliği yapıyordu. 

-Jungkook hastaydı biraz. Dün ıslak geldi. Sen gördün mü onu? 

İster istemez telaş yapmıştım. Hastalanmış bir de. Cidden bu çocuk.. Dün gördüm onu hem gayet net. Ama ona söylemeyecektim gerçeği. 

+Hayır görmedim. Beni ilgilendirmiyor.

-Biliyor musun? Jungkook birini seviyormuş. 

Evet, biliyordum. Demek ki yanlış anlamamışım... 

+Nereden bilebilirim? Lütfen artık beni ilgilendirmeyen şeyleri sormayı kes ve yoluna bak. Gelmeyeceğimi söylemiştim. 

Ona baktığımda genişçe güldü. Sanki ferahlamış gibi.1 Sonra ise bastı gitti. 

Bende iki üç dakikada okula vardım. Okul kapısının önünde hiç olmasını istemediğim bir şey olmuştu.. Jungkook abisi Tae ile konuşuyordu. Hararetli bir şey konuşuyor gibiydiler. Sonra birden Jungkook güzelce* gülmeye başladı..2 Neye sevinmişti acaba? Aniden önüne dönünce göz göze geldik. Hızlıca merdivenlere koştum ve üçer dörder şekilde merdivenleri çıkarak binaya attım kendimi. Onu görmek bile dertken göz göze gelmek.. Mutlak aşkı bulurdum herhalde.