Tavuk pilav

2K 124 87
                                        

selamlar
fragmandan sonra sahne yazmak istemedim açıkcası. Hiçbir sahne fragmanın üstüne çıkamaz şuanda.

Ama yinede boşlamak istemedim ve yeni bölümle geldim

iyi okumalarr

______
Dorukdan

Her zamanki gibi Pazar akşamında Berklerle sahile yürüyüşe çıkmış temiz havanın tadını çıkarıyorduk.

"hayır haksızmıyım kanka kız gitmiş hala o sarı kafayla konuşuyor. "

Berk bilmem kaçıncı defa Aybikenin karşı sınıfdan olan biriyle konuşmasından bahs edip sinirleniyordu

"kardeşim sarı kafa falan ayıp oluyo ama"

sinirliymkş gibi yapmaya çalışsamda sesim yinede alaycı çıkmışdı.

biz öylece konuşurken arkadan gelen tanıdık sesle dikkatimizi o yöne doğru çekmişdik

"ya onlar Aybikenin abisi degilmi?"

yav he hr Aybikenin abisi zaten adamın ismi yok Berk

Ömerle Oğulcan bir pilav arabasının yanında durmuş bişeyler konuşuyordu

Yani pilav satıyorlardı.

Önce pek umursamak istemesemde aklıma gelen fikirle o tarafa doğru gitmişdim

"Selam beyler"

İkisininde odak noktası şimdi bendim.

"Doruk hiç uğraşamıycam valla seninle"

Ömer yine terslemişdi beni ama zaten onunla bir işim yokdu benim.

"Hemen atarlanıyorsun ama sende. Pilav alıcam belki ben"

Ömer inanmayarak tek kaşını kaldırmış bana bakarken bu sefer konuşan Oğulcan olmuşdu

"iyi tamam işimiz bu zaten bir tabak verelim o zaman"

o tabağa pilavı koyarken ben ise Ömerle konuşmaya çalışıyordum

"Ömer birşey sorcam"

"Sor"

biraz daha yaklaşarak konuşmaya başlamışdım

"acaba ne zaman telefon alırsınız kendinize"

sorduğum soru karşısında kaşları çakılırken  ben devam etmişdim lafıma

"yani diyorumki hani telefonlaşırız konuşuruz aynı sınıfayız sonuçda sınıfda görüşmemiz hariç hiç konuşamadık. Hem konulardan da kenarda kalıyorsunuz "

tabi adama gidin Asiyeye telefon alın diyemezdim

"Doruk çıkar ağzındakı baklayı işte"

Bu adam da hiç çekilmiyordu

"Ömer kime gidiyor pilavdan kazanılan para"

Oğulcan pilav dolu tabağı bana uzatarak gülerek konuşmaya başladı

" fifti fifti kardeş"

duyduğum haberle sırıtmağa başlamışdım. Belki Asiyeye telefon alamazdım ama buna yardımcı ola bilirdim

"şey ben bugün baya açık versene ordan bi 15- 20 tabak daha "

söylememin ardından pilavdan bir kaşık ağzıma atmışdım

cidden güzeldi

"ciddimisin sen?"

Ömer yine şüpheli bir şekilde konuşurken Oğulcan hiç oralı olmamış ve söylediğimi yapmaya başlamışdı

"evet neden ciddi olmayayım. Acıkamazmıyım malum temiz hava acıkdırır. Bu arada kim yapdı pilavı"

bir tarafdan konuşup diğer tarafdan pilavı yiyordum.

"annem yapdı tabi Asiyede yardım etdi.

Asiyenin ismini duymamla boğazımda kalmışdı pilav tanesi.

demek hem güzel hem zeki hemde becerikliydi asi kız

Daha yeni aklıma gelmişcesine Berklere dönüp onlarıda buraya çağırmışdım

"Kanka bi gelsenize "

yanıma gelmelerinin ardından bana garip garip bakmaya devam ediyorlardı

"napıyorsun Doruk?"

ben ikinci tabağa geçmişken onlar hala ne yapdığımı anlamıyordu.

Hayır pilav yemem neden bukadar garipdiki

"sizde alsanıza  Berkcim"

Berk sonunda olayı anlamışdı yada sadece daha sonraya bırakmışdı

"ee kendinkinden ver işte okadarını yiyemezsin zaten"

tam tabaklardan birine uzanıcakken onu durdurmuşdum.

"git kendine al manyakmı ne"

evet biraz çocuk gibi davranmışdım ama hepsini ben alırsam fazla şübhe çekerdim

Berk dediklerimk yapmışdı tabi digerleride.

Gecenin sonunda 5 kişi tıka basa pilav yemiş ve etrafda herkese bedava pilav vererek eve gelmişdik

tabi bu durum her akşam tekrar tekrar devam etmeye başladı.

Telefon parası toplanana kadar

AsDor hikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin