bekleyiş

1.7K 108 42
                                    

selamlar

bölümleri biraz geç ata biliyorum malum her gün bölüm yazmak zor oluyor. kusura bakmayın

bu bölüm diger hikayemle alakalı birazcık. ama digerini okumasanız bile bişey deyişmez merak etmeyin.

iyi okumalar

_______
Dorukdan

cuma günlerini hep sevdiğim halde bu sefer pazar olması beni garip bir hüzne boğmuşdu.

Asiyeyle konuşmanın, onu görmenjn tek yolu okuldu ve 2 gün boyunca onunla hiçbir iletişimim olamıyordu.

ben arka sıradan Asiyeyi izlerken sınıf öğretmenimizin yarın sabah olacak kamp haberi içime bir miktar umut tohumu ekmişdi

fakat yinede herşey Asiyenin gelip gelmemesinden aslıydı

"kanka sence gelirlermi?"

Berk yanımda benden farksız bir şekilde oturuyordu.

Onun bu halleri beni güldürsede bende en az onun kadar merak ediyordum onların gelip gelmeyeceğini

"bilmem acaba sorsakmı ders bitice?"

ben planlarımı ders sonuna kadar ertelemişken o dayanamamış mesaj atmışdı Aybikeye

ama aldığı cevapda zaten bilmiyorumdan başka bişey değildi

ders bitdiğinde ilk iş Asiyrnin yanına gitmekdi.

"Asiye bi konuşa bilirmiyiz?"

Ömer garip garip bana baksada bişey söylememişdi.

Zaten şarkı yarışmasından sonra aramız okadarda kötü değildi artık.

Asiye merak dolu gözlerle bana bakıp kafasıyla onaylamışdı

diğerlerinden biraz uzakda olan bir yere geçmişdik

" sorunmu var Doruk?"

onunla konuşmam için illa bi sorun arıyordu resmen

ama o da haklıydı hep bir sorun çıkıyordu önümüze

"Asiye, şey yarın hani kamp var ya gelicekmisin yani grlicekmisiniz?"

onunla konuşurken hep elim istemsizce enseme gidiyordu

elim ayağım bir birine dolanıyor söyleyeceklerimi unutuyordum.

bu seferde çokda bişey değişmemişdi

"bilmiyorum Doruk aslında gitmek istiyorum yani istiyoruz ama abim amcamlar ne der bilmiyoruz?

konuşurken direk gözlerimin içine bakması sonucu zar zor duymuşdum söylediklerini ama anladığım tek şey onun da gelmek istemesiydi.

Esas olan onun istemesiydi yoksa abisi izin verse bile gelemezdi asi kızım

Asiyenin gitmesi ve benim eve gitmem sonucunda yine sabaha kadar düşünüp durmuşdum

Hatta okadar kafaya takmışdımki sabah bahçede Asiye olmazsa kampa gitmemeye karar vermişdim

Sabah erkenden evden çıkmış ve kolejin bahçesine gelmişdik.

bukadar erken gelmemin sebebi olurda Asiyr gelirse otobusde onun yanına otura bilmekdi.

biraz ilkokul çocukları gibi ola bilirdim bu davranışımla ama konu Asiyeyse her şey mübahdır

Bahçeye geldiğimde yalnız olmadığımı Berki görerek anlamışdım. O da benden farksız bir şekilde elinde çantasıyla bekliyordu.

"kanka"

koşarak yanıma geldi

"olum ne yapıyorsun bu saatde burda Berk"

yüzü asıkdı her zamanki alaycı ifadesinin aksine

"dün Aybikeye yazdım"

"sen hep yazıyorsun kıza Berk"

yüzüme ters ters bakdığında susmuş ve konuşmasını  beklemişdim

"neyse işte dün geleceğini söyledi ama hala ortada yoklar"

ben duyduklarımla sevinsemde Berkin bunu bana söylrmemesine sinir olmuşdum.

en azından rahat bir uyku uyurdum bende

aramızda geçen küçükçaplı atışma sonunda bahçe baya dolmaya başlamışdı. Ama onlar hala ortada yokdu

Artık otobuslere öğrencilerin geçmesini söyleyen görevli öğretmen çantalarımızı yerleşdirirken bir anda görüş açıma giren kıvırcık saçlarla tüm moralim yerine gelmişdi.

"melisa benim çantamıda bagaja koyarsın abicim"

ben Asiyenin yanına adeta koşarken o da beni fark etmiş ve mübtelası olduğum gülüşünü bana sunmuşdu

"Doruk  düşüceksin "

telaşlı halim ona komik gelmişdi. Böyle güleceğini bilsem maraton koşusuna bile çıkmaya hazırım ben.

en sonunda durduğumda çantasını ondan almış elinden tutarak otobus kısmına getirmişdim

"Doruk ne yapıyorsun bir gören olucak"

benim istediğimde buydu zaten


AsDor hikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin