5

816 66 27
                                    

Sesindeki telaştan kötü bir şey olduğunu düşünmeye başlıyordum.

"Ne yaptın Clarke ?"

"Bellamy'e tokat attım."

"Ne ?"

"Odama geldi.Meğerse gitmemiş.Saçma sapan konuşmaya başladı-"Duraksadı gözleri dolmuştu.Onun bu haline üzülmeye başlıyordum.Ayağa kalkıp ona yaklaştım.

"Senin gibileri bilirim.Sizin amacınız sadece yatmaktır falan dedi."gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı.

"Hey.Hey...Onunla çalışmayı bırakıyoruz tamam mı ? O yok artık.Başka biriyle anlaşırız.Lütfen ağlama."

Dedim ama hala ağlamaya devam ediyordu.

"Benim yüzümden-"

Dediğinde bu sefer ben gözündeki yaşı sildim.

"Hayır.O şerefsizin teki.Seninle alakası yok.Sorun değil.Zaten toplasan beş-altı mağazadır.Ne olacak ki ?"

"Ama-"

"Ben halledeceğim.Sen merak etme."dediğimde o umutlu bakışlarıyla bir anda kollarını boynuma doladı.Şimdi ise tamamen bir çocuktan farkı olmadığını düşünüyordum.Değişen bir kişiliği olmasını düşünmemde haksız sayılmazdım.

Bir gün Aslan gibi davranırken bir gün kedi gibi davranıyordu.Küçük tatlı bir kedi..
Ne diyorum lan ben ?

"Çok teşekkür ederim."dedi daha çok sıkarak.Boğulmak üzereydim sanırım.

"Tamam Clarke."dememle bir anda geri çekildi.

"Şey ben-çalışmaya devam etsem iyi olur."

Diyerek kapıya gittiğinde arkasından seslendim.

"Clarke ?"

"Efendim."diyerek bana döndü.

"Bir daha ağlamak yok."dememle gülümseyerek odadan çıktı.

— — —

"İtalya Milano'daki moda haftasına gidecek misiniz ?"dedi Aden meraklı gözlerle bana bakarak.İmzalanması gereken ve imzaladığım kağıtları ona uzattım.

"Gideceğim.Jeti ayarlamalarını söyle iki gün sonra yola çıkarım."

"Peki Clarke Griffin ?"doğru artık bir ortağım vardı.Ona sorsam iyi olur.

"Ben onunla konuşurum.Çıkabilirsin."

"Şey.."

"Söyle."dedim yaptığım çizimlere bakarken.

"Anya geldi."

"Ne yüzle geliyor buraya ? Gitmesini söyle."

"Meşgul olduğunuzu söyledim ama dinlemedi.Konuşucağı şeyin çok önemli olduğunu söyledi."İnatçı bir kuzen.

"Tamam gelsin."

Bir iki dakika sonra içeri girdi ve karşımdaki sandalyeye oturdu.

"Ne işin var burada ?"

"Babamın öldüğünü biliyorsun.Aramız her ne kadar kötü olsa da cenazeye gelmemen beni üzdü."

"Çok meşgulüm Anya.Ne söyleyeceksin ?"

"Nasıl olduğumu umursamıyorsun bile.Sen kimsin ? Nerede o eski Lexa ?"

"Ne söyleyeceksin dedim."

"Peki anlaşılan o Lexa yok artık neyse babam kirli işlere bulaşmış.Kumar,uyuşturucu gibi.

Babamın ölümü şüpheli.Tıpkı Kate'e olduğu gibi."

"O ne demek ?"Ne saçmalıyor bu yine ?

"Kate'i öldüren kişileri bulamadığını ve uğraştığını biliyorum ama bu kişiler avukatla bulunup tutuklanacak türden kişiler değiller."

"Bir şey mi biliyorsun bunlar ile ilgili ?"

"Babam öldüğü için onlarla artık ben muhattap olmak zorundayım.Şimdi bana söyle.Kate'in intikamını almak istemiyor musun ?"

"Bunu araştırmayı bıraktım artık.Sen de o tip kişilerle görüşmesen iyi edersin.Başına bela açmanı istemem."

"Lexa bana yardım etmeni istiyorum."

"Başımı yeterince derde soktum zamanında.Şimdi bunu yapmaya niyetim yok."

"Peki tamam.Nasıl istersen ama bu görüşmeyi aklından çıkarma."

"Güle güle Anya."

Dediğimde hızlı bir şekilde önündeki çantasını alıp gitti.

— — —

"Ben çıkıyorum."diyerek kapıdan bana seslendiğinde onu içeri çağırdım.

"İyisin değil mi ?"dediğimde gülümsedi.

"İyiyim.Bir şey mi diyecektin ?"

"Milano moda haftasına gelmek ister misin ? Sonuçta ortaksın ve-"

"Olur.Gelirim.Daha önce birkaç kez gittim ama en önden izleme şansım olacak."daha da güldü.Güldüğünde tatlı gözüküyordu.Bu inkar edilemez bir gerçekti.

"Tamam o zaman iki gün sonra gidiyoruz."

"Tamam uçak biletleri-"

"Merak etme ben ayarladım.Sadece bavulunu hazırla."

"Otel ?"

"Otel mi ? Orada bir evim var ama eğer istersen otelde kalabilirsin."

"Tamam beraber kalırız.Sorun değil.Ben bilmiyordum."

"Merak etme ikimizi zorla bir yatağa yatırmayacağım.İstediğin odada kalırsın."

"Yok yani-ben...Neyse tamam o zaman görüşürüz.İyi akşamlar."Sesi titremişti.

"İyi akşamlar."dedim gülerek.Eli ayağı birbirine dolaşmış bir biçimde hızlıca kapıdan çıktı.

— — —

Earned It (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin