İnsan ne kadar mutlu kalabilir ki? 2 gün 5 gün.. en fazla ne kadar ola bilir. Beni mutlu eden bir tek insan vardı artık oda yok. Acaba beni niye bıraktı? Beni bu acımasız duygusuz bir yerde niye bıraktı ki? Anne kelimesini niye bir daha söylememe engel oldu? Bu kadar sorum varken anneme hatta o babam olacak adama bunca sorum varken niye sadece susumakla yetiniyorum ben?
Belkide yaşadığım ağır, kaldıramadığım için ola bilirmi ki? Bu yüzden mi susuyorum? Niye? Ben onu özledim. Annemi güzel kokulu annemi özledim. Hep saçlarımı yumuşak elleriyle tarayan annemi özledim. Şimdi bu dakika onun yanında olmak istiyorum. Onun yanına gitmek istiyorum.
Anne kelimesi o kadar derin duygular içeriyor ki çok kıymetli bir söz.
O gitdikten sonra hep ne yapacağımı düşündüm ve ben bir yıla yakınki düşündüyümü fark ettim. Sadece düşünüyorum ama ben ne düşünüyorum? Burasıda başka bir müamma. Annem gitdikten sonra her şey garipleşti. Babam olcak adam garip davranıyodu sanki annemi hiç tanımamış gibi, öyle birisi yokmuş gibi davranıyodu. Ama bu bir yılda düşündüyüm en büyük şeyse niye babama bir şey olmamasıydı.
Aynı arabada gidiyorlardı aynı kazayı yaptılar ama niye annem öldüde o adam ölmedi? Niye? Üstü üstelik annemin kırkı çıkmamış bir kadınla eve geldi. İşte o an delirdim babama da o kadına da ağzıma ne geldiyse gürleyerek söyledim. Sonra o kadını evden götürdü başka bir ev tuttu ona. Akşam eve gelmeyip onunla kalıyodu.
Sanki hiç bir şey olmamış gibi sanki benim annem ölmemiş gibi davranıyodu ve bu beni delirtiyodu. Birde bana kızım diyor sanki babalık etmiş gibi.
Artık bunları düşünmek istemiyorum. Yaklaşık 1 saatir ki yatakta yatmış düşüncelerime dalmıştım. Kalktım banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım ve duş aldım. Çıkdığımda dolabı açıp içine baktım ve Jiminin dizlerimden gelen tişörtünü alıp giydim sonrada aşağıya indim.
Ama aklım hala annemin rüyamda bana söylediklerinde idi. Acaba rüyama niye geldi diye düşünürken aşağıya varmıştım.
Çok güzel kokular geliyordu mutfağa girdim ve bir kadın yemek hazırlıyodu.
"Merhaba"
"Hah sen yn olmalısın dimi?"
"Evet de siz kimsiniz?"
"Ben yardımcıyım Jimin oğlum çağırdı geldim bende."
"Peki efendim tanıştığımıza sevindim"
"Gel geç kızım otur yemek hazır olur şimdi. Jimin de dışarıya çıktı gelir birazdan"
"Tamam efendim yardıma ihtiyacınız varmı?"
"Hayır kızım otur sen bitti zaten"
"Peki"
Çok tatlı bir kadındı 40 lı 50 li yaşlarındaydı ama yinede enerjik biriydi. Kapının sesiyle oturduğum yerden irkildim. Gelen ayı jimin di. Kulağında telefon ellerinde poşetler bağıra-bağıra eve girdi.
"NE DEMEK LAN YOK? Beni ilgilendirmiyor bulucaksın. ANLADIN MI LAN?"
Öyle bağırıyodu ki Halime teyze bile korktu. Ben zaten korkudan kızarmaya başlamıştım. Kormamak elde deyildi.
Adama "anladın mı lan" dedikten sonra sinirlenip telefonu yere fırlattı. Ben ve Halime teyze sadece onu izliyorduk. Acaba neye bu kadar sinirlendi diye merak ediyordum.
Gerçekten bu adamı anlamak zor. Bir gülüyor bir sinirlenip bağırıp çağırıyor.
Ama neye bu kadar sinirlendi?O sinirden poşetleri yere fırlatım koltuğa oturdu ve telefonunu eline alıp kurcalamaya başladı.
Ben ona sormak istiyodum acaba niye bu kadar sinirlendi diye, kime? Ne için? Diye sormak istedim ama o kadar sinirlenmişti ki yanına gitmeye dahi deyil yerimden kıpırdamaya bile korkuyodum.
Sonra yüzümü Halime teyzeye çevirdim o da korkmuştu ama belli etmemeye çalışıyordu. Ona
"Halime teyze Jimin hep böyle sinirlimidir?" Sordum
"Genelde böyle kızım her şeye sinirlenir. Hatta derki bir şeye sinirlenmemem için hiç bir sebep yoktur. Ayrıca agresifte"
"Niye böyle yani hep çocukluktan böylemi---"
"Benim hakkımda konuştuğunuzu duyuyorum. BU NE CÜRRET HA?"
"Oğlum bak biz as--"
"Yeter dumak istemiyorum. Yn yürü!"
"Nereye?"
"Yürü dedim nereye sor demedim.!"
Adamdaki küstahlığa bak ya nasılda beni delirtiyor. Tabi ki de onun dediyini yapmak istemiyordum. Niye yapıyım ki? Öyle düşünürken birden
"Hey sana diyorum yukarıya çıkıyoruz düş önüme hadii!"Bak-bak birde önüne düşücekmişim yok ya bir kölesi olmadığım kaldı. Hatta şimdi beni kölesi gibi görüyor belkide onun dediklerini yapmamı istiyor. Ama niye?
"Niye? Ha niye senin söylediklerini yapıyım? Bir sebep söyle tek senin dediklerini yapmam için bir sebep söyle eyer bir sebep varsa söz yapıcam."
"Var bunları söylediklerimi yapmanın bir sebebi var"
"Nedir o sebep?"
"Ben. Ben istediyim için yapıyorsun. Anladın mı?"
Resmen bana kölesi gibi davranıyor. Bu adamın sorunu ne anlamıyorum. Niye böyle yapıyor? Daha dün beni kurtarmak için can atmıyormuydu bu. Germekten ona cevap bile veremedim. Birden bileğimde soğuk bir el hissetim. Baktığımdaysa bu Jiminin elleri idi. Beni yukarıya doğru sürüklüyordu. Bense sadece onu izliyor ve beni bu şekilde çekiştirmesine izin veriyordum. Artık buna dayanamadım.
"Jimin birak kolumu ben kendim de yürünmesini biliyorum."
"Öylemi küçük fındık"
Bana küçük fındık dedi ne kadar sinirlensem de içim de bir yerlerde garip hissler vardı. Daha bu hissi tam çozememiştim ki yine kolumdan beni çekiştirmeye başladı. Ama buna dayanamadım ve kolumu sertçe çektim.
"Napıyosun sen yürü dediysem yürüyüceksin. Şimdi delirtme adamı yürü!"
Resmen emir veriyor ya. Biraz bağırınca kortum ve dediyini yaptım. Sonunda üçüncü kata vardık. Ve hala o sağuk elleri bileğimdeydi.
Ne kadar korkmuyorum gibi davransamda ondan korkuyodum. Daha demin ki kükremesini unutmamıştım. Ve içimde bir yerlerde hâlâ korkuyordum. Etrafa göz gezdiriyordum ve birden sesiyle olduğum yerden irkildim.
"Geç şu odaya hemen"
Ne? Niye vöyle bir şey istediki benden? Ne yapıcaktı acaba? Neyse onun sözünü ikiletmeyip odaya geçtim ama ona göz devirmeyi unutmadım.Bu oda sim siyahtı her şey siyahtı perdeler bile. Korkutucuydu bir an bana rüyamı hatırlattı. Yime aynı şey tekrar oluyordu. Siyah bir odada sadece beyaz tişörtlü ben vardım ve siyahlara bürünmüş bir Jimin vardı.
İçim bir an ürperdi ne yapmayı planlıyordu bu adam niue böyle garip davranıyordu. Dayanamayıp sordum
"Niye beni buraya getirdin? Ne istiyorsun sen benden?"
Bu soruyu sorduktan sonra bana çok garip bir şekilde bakıyodu. Bende bu bakışın altında ne var diye merak etmiyor deyildim.
"Seni. Seni istiyorum. Benim ol"
Umarım beyenirsiniz ve oy vermeyi unutmayın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lise Aşkım PARK JİMİN
General Fiction"Soğuk, dünya umrunda olmayan bir örenciye aşık olmak.." "Onu bu durumdan kurtarmak" (LİSE AŞKIM PARK JİMİN)