Bir anda aklıma bir plan geldi. Ondan hoşlandığımı söyleyecektim elbette! Ama bu gün günlerden 1 Nisan'dı ve herkesin bildiği gibi şaka günüydü. Yani eğer reddedilirsem 1 Nisan bahanesini kullanacaktım, ne kadar akıllıyım.
Teneffüste hemen dışarı çıktık. Rosé meraklı ve bir tık sabırsız biriydi yani ona söyleyeceğim şeyi derste söylemem için bile milyonlarca defa yalvardı.
Kimsenin olmadığını düşündüğüm bir yere kadar onu peşimde sürükledim ve bir anda söyledim, başardım:
"Rosé b-ben senden hoş-hoşlanıyorum."
(Bunu söyleyene kadar o kadar fazla nefes nefese kalmıştım ki konuşmakta zorlanıyordum.)
Bana baktı ve inanmayan gözlerle beni süzdü. Tam ağzını açıp bana bir şeyler söyleyecekken yan taraftan bizi çaktırmadan dinlemiş olan Irene ve Joy kocaman ama sahte bir kahkaha patlatarak kendilerini belli ettiler. Hem Rosé'nin cevabını alamamıştım hem de beklenmedik bir baskına uğramıştım. İçimden kendime lanet okurken Irene benimle alay ederken Joy'da buna katıla katıla gülüyordu. Bundan rahatsız olduğumu gören Rosé onlara nazikçe gitmelerini söyledi, onlar ise Rosé'nin kibarlığıyla bile dalga geçecek kadar seviyesizlerdi.
Rosé birkaç uyarıda daha bulunmuştu fakat onlar dinlemiyordu bile. En sonunda Rosé içindeki şeytanı(?) dışarı çıkardı. Ölümcül bakışlar atarak o ikisini itti ve beni kolumdan tutup sertçe çekti. O kız Rosé miydi emin bile olamazken bunu bile tatlı bulmuştum.
Rosé bana aniden "Gerçekten mi?" Diye sordu ve emin olamadan bakıp bir süre düşündükten sonra başımı evet dercesine onaylarca salladım.
Rosé'nin gözünden:
Nasıl açıklanır bilemem ama sevinmiştim sanırım. Jennie en yakın arkadaşım gibi hissediyordum ama farklı bir şey olduğunun da farkındaydım, demek ki buymuş...
Sonra ben ona karşı neler hissediyorum diye derin düşüncelere daldım, sanırım ben de seviyordum.
Ona gülümsedim ve ellerini tutup gözlerine baktım. Ama o bana bakmıyordu, ağlayacak gibi gözüküyordu. Bir anda beklenmedik bir şekilde onu yanağından öptüm. Evet, bunu yaptım. O kadar mutlu gözüküyordu ki bunu yaptığıma asla pişman olmayacaktım sanırım.
El ele tutuşup sınıfa girdiğimizde tabiki her zamanki gibi Irene ve Joy bizimle dalga geçiyordu. Bir kere de şaşırtın be bizi!
Az önceki tavrımı takındığımda hemen kendi işlerine döndüler. Sanırım korkunç gözüküyordum ama bunu yaparken gülmemek için kendimi zor tutuyordum açıkçası. Fakat eğer Jennie'yi koruyacaksam nasıl gözüktüğümün yada nasıl hissettiğimin bir önemi yoktu, sonuçta aşıktım.
𝗘𝘃𝗲𝘁 𝗺𝗶𝗹𝘆𝗼𝗻𝗹𝗮𝗿𝛊𝗻(?) 𝗯𝗲𝗸𝗹𝗲𝗱𝗶𝗴̆𝗶 𝗯𝗼̈𝗹𝘂̈𝗺 𝗴𝗲𝗹𝗱𝗶 𝘀𝗼𝗻𝘂𝗻𝗱𝗮. 𝗔𝗸𝗹𝛊𝗺𝗮 𝗽𝗲𝗸 𝗳𝗶𝗸𝗶𝗿 𝗴𝗲𝗹𝗺𝗶𝘆𝗼𝗿 𝗳𝗶𝗸𝗿𝗶 𝗼𝗹𝗮𝗻 𝘃𝗮𝗿𝘀𝗮 𝘆𝗮𝘇𝗮𝗯𝗶𝗹𝗶𝗿 𝗺𝗶𝗶?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni seviyorum /𝘾𝙝𝙖𝙚𝙣𝙣𝙞𝙚/
Teen FictionAçıklama koyunca genelde hikayenin heyecanı kaçıyor fakat chaennie shipperların seveceği türden bir hikaye