Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Genç kız kendini markete attı ve rafın önünde biraz durduktan sonra sevdiği abur cuburları ceketinin içine doldurdu, hiçbir şey olmamış gibi marketten tekrar çıktı. Genç oğlan şokla kıza döndü, "Ödemedin mi onları?" dedi. Yorgun gözlerini ona çevirip konuşmaya başladı minik kız "Evet ödemedim, yiyeceksen ye." deyip önüne döndü, genç oğlan kızın sinirlenmemesi için önüne dönüp yemeye başladı. "Onunla konuşmaya başladık, çok iyi anlaşıyoruz umarım o da bana karşı aynı duyguları hissediyordur." Dedi genç oğlan birden, kız başını telefondan kaldırıp ona döndü.
"Hadi canım, neler konıştunuz?" dedi sanki meraklanmış gibi, kırgınlığını bi' kenara atıp sevdiği çocuğun büyük heyecanla anlattığı şeyleri dinliyordu arada onu dinlemediğini düşünmesin diye 'hmhm' diyordu.
"Ee peki senin konuştuğun birileri var mı?" dedi genç oğlan, "ha?" diye cevap verdi kız şaşkınlıkla. Başka yere bakıp düşünmeye başladı, yalan söylemeli miydi?
"Evett, Seung ile konuşuyorum şu sıralar.." dedi tereddüt ile, genç oğlan şaşkınlıkla ağzı bi' karış açık bakakalmıştı. "Yok be! Şaka yapıyorsun, çok iyi işte!~" dedi şımarık bi ses tonu ile. Yorgunlukla gözlerini kapadı genç kız, ayağa kalkıp çantasını sırtına geçirdi. "Görüşürüz Hwang." deyip el salladı genç oğlan başını telefondan kaldırmadan el sallayıp işine devam etti, genç kız gözlerini devirip evine yürümeye başladı.
