Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kelime Sayısı:2200
_________________________________
Ağaçların dalları bembeyaz bir örtüyle sarmalanmıştı, bu yüzden kuşlar küçük yuvalarını çoktan terk etmiş onları beyaz örtüye teslim etmişti. Anne bunun çok hüzünlü, hüzünlü olmasının yanı sıra çok romantik olduğunu düşünüyordu. Şefkatle kendine yuva edindiğin yerleri zaman gelince terk etmek zorunda kalmak ona kendisini hatırlatıyordu. Green Gables'ı emek emek kendisi için bir yuva haline getirmişti; tüm Avonlea'yı kendisi için örmüş, yetimhanedeyken hayalini kurmaya cesaret edemeyeceği bir aile, bir ev, bir gelecek kurmuştu. Ancak biliyordu ki birkaç yıl sonra zaman kendisini ve Avonlea'daki küçük hayatını zorlayacak ve yol almasına sebep olacaktı. Güneye uçan kuşlar gibi kendisine bir rota çizecek ve o rotayla beraber geleceği için uçacaktı bildiği tek yuvadan.
Üniversiteye ilk gittiği zamanlarda bu düşünceyle ne kadar çok üzülse de önemli olanın yuva değil onu yuvaya çeviren insanlar olduğunun farkına varmıştı. Ailesi ve dostları göğsünde olduktan sonra nereye giderse, nerede hayat kurarsa kursun orası yeni yuvası olabilecekti. Şey, bir de Gilbert.
Sevgilisiyle yollarını ayırmasının üzerinden kısa bir süre sonra mutfak masasında oturmuş, Marilla'nın zoruyla eline aldığı havluyla saçların kurutuyordu. Anne kaç yaşına gelirse gelsin Marilla ona hala ilk gün kapılarına damlayan o küçük çelimsiz kız gibi davranmaya devam edecekti.
Matthew'ün ahırda Mr. Barry'le hasat sonrası gelir hakkında yaptığı sıkıcı sohbeti dinlemek istemediği için ona bir süre sarılmış ardından koşar adım Marilla'nın kollarına varmıştı.
Marilla her zamanki gibi saçlarını ıslattığı için kısa bir fırça çekse de dakikalar sonra küçük mutfak masasında sohbet ediyordu ikili.
Marilla bir yandan Gilbert ve Bash'in akşam yemeğine misafir olacağını öğrendiği için alelacele zaten yeterli olan menüsüne yeni yemekler sıkıştırmaya çalışıyordu.
"Ah Marilla o kadar kibar bir adam ki görsen eminim sen bile beraber olmaları konusunda baskı kuracaksın. Diana'nın bakışlarını görmen gerekti! Bana kızsa bile halinden memnun görünüyordu. Gerçekten çok yakışacaklar eminim! Bir yaz gecesindeki tatlı meltem gibi girecek o adam Diana'nın yaşamına."
Marilla hafifçe güldü. "Sen Diana'nın yaşantısını düşüneceğine kendininkini düşün. Diana, Fred denen adamla yolladığın için eminim senin hakkında hayırlı olmayan planlar kuruyordur kafasında şu an."
Anne elini aldırış etmezcesine salladı "Kahramanlık yolunda feda edilen bir küçük bir detay benim hayatım, Marilla."
İkisi de gülerken tenceredeki süt taşacak gibi oldu, Anne aceleyle kalkarak tencerenin başına geçti.
Marilla ona yandan bir bakış atıp imayla güldü. "Demek Gilbert sürpriz yapmış."
Anne başını heyecanla salladı, Gilbert'ın adı ne zaman geçse parlıyordu gözleri.