10. BÖLÜM: ŞİMŞEK

11 2 1
                                    

Fleurie - Breathe

Bölüm neredeyse 8 bin kelime arkadaşlar... 

Keyifli Okumalar

Keyifli Okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


BÖLÜM 10

Kaşlarım şaşkınlıkla havalanırken verdiğim tepkiyi göremediği için rahatlamıştım; tepkilerini gizleme konusunda becerikli olan birinin karşısında bu kadar tepki vermek savunmasız hissettiriyordu.

"Ne konuda?"

Tamara bendeki dikkatini kaybetmemişti henüz, gözleri yolda olmasına rağmen beni can kulağıyla dinlediğini adım kadar iyi biliyordum.

"Dün seninle yemek yerken resimlerimiz çekildi, biliyorsun. Bu gibi kişisel mevzularda hisseler açısından yaşanan sorunlardan az çok haberin vardır." Cevap vermem için beklediğinde "Evet." Dedim, devam etti. "Beklediğimiz gibi olmadı, bazı yatırımcılar ismimi magazinde görmekten oldukça memnun olduklarını dile getirmişler." Bu konuşmanın nereye varacağını az çok tahmin ediyordum, ama sözlerini kesmeden dinlemeye devam ettim.

"Bu yüzden seni yine yemeğe davet etmem gerekiyor."

"İstediğimden değil, zorunluluktan yapıyorum demek mi bu?"

Dudaklarımdan dökülen kelimeler benim kadar şaşırtmamıştı belli ki onu. Telefondan gelen hoş gülüşü bunun belirtisiydi ama ensemden aşağı inen o soğuk hissin nedeni gülüşü olmamalıydı.

"Söylediğim onca şeyden sadece buraya takılman yemeğe çıkmak istiyorum demek mi?"

İyi ki yüz yüze yapmıyorduk bu konuşmayı.

"Sorumun cevabını almadan cevap vermeyi düşünmüyorum."

Ses tonuma yerleşen alaycı hava aslında ne kadar gergin olduğumu örtme çabamdandı. Nedense gözümde dürüst cevaplar veren bir adamdı ve eğer gerçekten zorunluluktan olduğunu söylerse üzüleceğimi biliyordum, bu yüzden gergindim.

"Hayır, hiçbir kadınla zorunda olduğum için bir araya gelme durumuna düşürmem kendimi." Gülümsememi saklamam gerektiğini hissederek alt dudağımı hafifçe büzdüm. "Bu yüzden istediğim için davet ediyorum."

"Ne zaman?"

Tamara uzun süren bu telefon konuşmasının detayını öğrenemediği için sabırsız davranışlar sergileyerek kulağını telefona yaklaştırdı ama onu ittim, gözlerini devirip ofladı.

"Yarın akşam, sekizde."

Geleceğimi söylemek üzereydim ama aklıma Utku'yla sözleştiğim geldi. Düştüğüm kararsızlık anında hızlıca bir değerlendirme yapmam gerekiyordu.

Ayın Kayıp RuhuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin