-9-

745 30 14
                                    

Murat'ı lisede okulun popüler basketbolcu çocuğu yapmamam için hiçbir neden yoktu ben de yaptım.:DD 

İnanılmaz klişe ama bence olmazsa olmaz bir bölüm iyi okumalar


Murat'la aynı okuldasınızdır. Aynı mahallede, hatta karşılıklı evlerde yaşıyorsunuzdur ama neredeyse hiç sohbet etmişliğiniz yoktur. Sadece kendi arkadaşlarının yanında konuşan ve gülen, onun dışında soğuk bir tiptir. Okulun basketbol takımının popüler ama ulaşılmaz çocuğu... Tabii bu havası seni kendine çekiyordur biraz. Sarışın, mavi gözlü, gülüşü güzel... Bir de yanına kimseyi yaklaştırmıyor oluşu sende yasakları çiğneme dürtüsü uyandırmıyor değildir. 

O gün en yakın arkadaşınla kafeteryada oturmuş öğlen yemeğinizi yerken masanıza Murat'ın arkadaş grubundan Yiğit (sallıyorum) gelir. Onunla da aynı mahallede oturuyorsundur, sizin evin az ilerisindeki evde yaşıyordur. Çok bir samimiyetiniz yoktur ama ortak derslerinizde ve koridorda denk geldiğinizde ufak muhabbetleriniz olmuştur. Tatlı bir çocuktur. Ve ayrıca en yakın arkadaşınla aralarında bir şeyler olduğu kesindir. Bunu sürekli gülüşmelerinden ve hallerinden anlayabiliyorsundur ama bunu arkadaşına her sorduğunda seni geçiştiriyordur.

"Selam kızlar, naber?"

"İyii!" diye atlar arkadaşın ağzı kulaklarında bir vaziyette. Haline gülüp onaylamazca başını sallarsın.

"İyidir Yiğit, senden naber?"

"İyi ben de. Okuldan sonra aşağı mahallenin çocuklarıyla maçımız var, sahildeki sahada. Gelmek ister misiniz diye soracaktım. Tezahürata ihtiyacımız olacak." der sevimli bir gülümsemeyle.

"Olur! Geliriz tabii!"

"Arkadaşların için sorun olmazsa geliriz tabii." dersin başınla Muratların masasını işaret ederek. Murat'ı basketbol oynarken izlemeyi çok istersin tabii ama onu konfor alanında rahatsız etmek isteyeceğin en son şeydir.

"He yok, zaten onlar istedi gelmenizi." 

"Öyle mi?" dersin büyük bir şaşkınlıkla. Arkadaşınla birbirinize şok ve sevinç bakışları atarsınız birkaç saniyeliğine. Sonra tekrar Yiğit'e dönersin.

"Tamam o zaman. Saat kaçta?"

"Akşam 8 dedik."

"Anlaştık. Orada görüşürüz, ezin onları." dersin ve Yiğit size veda edip arkadaşlarının yanına döner. Bakışlarını Muratların masasından ayırmadan arkadaşınla konuşmaya başlarsın. Onun da gözleri seninkilerle aynı yerdedir.

"Gelmemizi Murat mı istedi  dersin?"

O sırada masaya ulaşan Yiğit arkadaşlarına bir şeyler söylerken Murat gülümsemeye başlar. Yüzündeki gülümsemeyle başını sizin olduğunuz tarafa çevirdiğinde gözleriniz buluşur.

"Görünüşe göre kesinlikle o istemiş." der arkadaşın, Murat'ın size gülümsemesi üzerine. Bu gülümseme üzerine bakışlarını hemen arkadaşına çevirirken kalbin ağzında atmaya başlamıştır.

"Bana mı gülümsedi o? Bana mı baktı?"

"Sakin ol hala sana bakıyor gerizekalı." der arkadaşın sanki başka bir şeyden bahsediyormuş gibi gülümseyerek. "Sakın bakma."

Bakışların anında tekrar Murat'a döndüğünde hala sana baktığını görürsün. 

"İyi ki bakma dedim, salak."

Ne yapacağını bilemez bir halde kalp atışlarını kulaklarında hissederken beynin ona gülümseme komutu verir. Murat'a bir gülümseme bahşedip tekrar arkadaşına dönersin. Surat ifadeni normal, sesini alçak tutmaya çalışarak sessizce çığlık atarsın.

Murat Ceylan Wish ile Hayal Et✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin