nine

620 100 36
                                        

ağustos 2009

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

ağustos 2009

taeyong evdeki kalabalıktan uzaklaşmış dere kenarına gelmişti.

minik parmaklarıyla kurumuş gözyaşlarını silerek yere oturdu.

"her yerde seni aradım!"

duyduğu sesle arkasını döndü ve jaehyun'a ıslak gözlerle baktı.

jaehyun, taeyong'un neden ağladığını biliyordu. derin bir nefes aldı.

"hey, saçların uzamış. gözlerinin önüne geliyor, göremiyorum."

taeyong bunu umursamadı.

"görsen ne olacak ki?"

jaehyun dudak büzdü ve hızla zıplayarak karşıdaki çamaşır ipinden pembe bir mandal aldı.

taeyong beyaz ayakkabılı çocuğu izledi.

"işte şimdi oldu!"

jaehyun yavaşça mandalı taeyong'un önüne gelen saçlarına taktı.

"şimdi o güzel gözlerini görebiliyorum."

taeyong'un yanağından bir damla yaş süzülünce jaehyun onu neşelendirmek için şarkı söylemeye başladı. büyükbabası ne zaman radyoda bu şarkı çalsa gülümsüyordu, taeyong'un da gülümseyeceğini düşündü.

"hiçbir şey söyleyemeden

sadece seni izliyorum

garip olan bu şehirde

aşkı çizerek yaşıyorum

papatyanın kokusuyla dolu olan seninle

bir gün buluşacağız diye."

taeyong'un minik kalbi jaehyun'un sıcak bir rüzgarı andıran sesiyle yumuşarken sol gözünden yavaşça bir damla yaş aktı.

jaehyun iç çekti ve yavaşça taeyong'un pembe yanaklarına yaklaştı.

kirazı andıran dudakları taeyong'un pembe yanaklarına değdiğinde gözlerini kapattı.

taeyong ise ağlamasını kesmiş, hızla atan minik kalbinin sesini dinliyordu.

jaehyun geri çekilince gamzeleri belli olacak şekilde gülümsedi.

"taeyong, bana çilek reçeli yapmayı öğretir misin? ben de senin gibi zengin olmak istiyorum."

taeyong'un dudakları şaşkınlıkla aralanmıştı.

"peki sen bana ne öğreteceksin?"

jaehyun kiraz dudaklarını büzüp birkaç dakika düşündükten sonra kendinden emin bir şekilde konuşmaya başladı.

"ben sadece senin yanında olup seni koruyacağım."

taeyong'un kahverengi gözleri büyümüştü.

"beni koruyacak mısın?"

"çilek reçeli bir kavanoz olmadan durabilir mi? hayır. o yüzden ben de kavanozun olup seni koruyacağım."

ılık esen rüzgarla taeyong o an minik kalbindeki acısını bir kenara bırakmış, karşısındaki çocuğa gülümsemişti.

strawberry jam : jaeyongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin