strawberry jam : jaeyong

twelve

ağustos 2009

"jaehyun, gitme vakti!"

jaehyun bakışlarını yoldan çekip isteksiz bir şekilde arabaya bindi. taeyong'un gelmesini bekliyordu ama gelmemişti.

babası arabayı çalıştırırken konuşmaya başladı.

"jaehyun, sonunda buradan gideceğin için mutlu olmalısın. sana beş ay kısa sürecek demiştim!"

mutlu olmak mı? hiçte değildi. yavaşça camı açıp yola baktı. taeyong'un geçirmeye gelmemesi onu üzmüştü. burada geçirdiği beş ayı hiçbir şeye değişmezdi.

"baba aslında sen zengin değilsin."

adam tiz bir kahkaha attı.

"nedenmiş?"

"çünkü çilek reçeli nasıl yapılır bilmiyorsun!"

annesi ve babası bunu pek umursamamış, şirket işlerini konuşmaya başlamıştı. jaehyun yetişkinlerin hiçbir şey bilmeyen insanlar olduğunu düşündü.

yavaşça camdan bakarken arabanın peşinden koşan minik bedeni gördüğünde hızlıca bağırdı.

"baba! arabayı durdur!"

babası kafası karışmış bir şekilde sürücü aynasından jaehyun'a baktı.

"lütfen! durdur arabayı!

sonunda taeyong'u fark edip arabayı durduğunda jaehyun'un hızlıca arabadan inip taeyong'un yanına koşmasını izledi.

taeyong nefes nefese kalmış bir şekilde jaehyun'a baktı.

"geciktiğim için özür dilerim."

jaehyun, taeyong'un gelmeyeceğini sandığı için neredeyse ağlayacaktı.

"hey! kaç saattir seni bekledim, biliyor musun? gelmeyeceksin diye çok korktum!"

taeyong elinde tuttuğu kavonozu işaret edip dudak büzdü.

"bunun yüzünden geciktim, özür dilerim."

jaehyun yavaşça taeyong'un elindeki kavonoza baktı.

çilek reçeliydi.

taeyong gülümserken beyaz ayakkabılı olan elinden kavonozu aldı.

"ben gelene kadar hastalanma ve yemeklerini güzelce ye! bezelye olsa bile-taeyong bezelye sevmezdi- çünkü çok zayıfsın!"

"tekrar gelecek misin?"

jaehyun gözlerinin dolmasını engellemek için gülümsemeye çalıştı.

"şapşal, sana söylediğim papatya şarkısında tekrar buluşacağız diyor."

taeyong gülümseyip jaehyun'un elini birkaç saniyeliğine tuttu.

"bekleyeceğim."

"jaehyun hadi!"

annesinin seslenmesiyle jaehyun kıpırdandı.

"söz veriyorum geleceğim. ve söz veriyorum senden daha iyi bir ressam olacağım."

taeyong'a arkasını döndüğünde gözünden akan yaşı minik elleriyle sildi.

taeyong ise kiraz ağacının altında durup minik bedenin gidişini izlerken papatya şarkısını söyledi.

"tekrar buluşacağız."

jaehyun arabaya bindiğinde hızlıca çantasından bir kalem ve kağıt çıkardı.

taeyong'u çizecekti.