Eren dışında hepiniz oturmuş yemek yerken bir anda Levi gelir ortamda oldukça sessizlik olur. Kimse çıt bile çıkaramaz "Hey veletler hepiniz yukarı çıkın temizlik yapıcaz." diyince sitem dolu bir uğuldama oluşur Levi "Kes gürültüyü." diyince herkes yeniden susar Levi'ın gözleri bir anda senin gözlerinle buluşur resmen suratını ateş basar. Levi da biraz şaşırmış gibidir şaşkınlığını belli etmemek için arkasını dönüp yukarı çıkar.
Birinizin elinde süpürge diğerininkinde toz bezi vardır herkesin suratı sanki işkence çekiyormuş gibidir. Levi gelince kendini gülmemek için zor tutarsın çünkü temizlik kıyafetlerini giymiştir özellikle kafasına taktığı beyaz şey oldukça komiktir. O etrafa sinir saçarak herkese 'şurası olmamış', 'Sen bu salaklıkla nasıl yaşıyorsun?', 'Daha düzgün temizle.' diyerek kızmakla meşgulken sen ise onu izlemekle meşgulsündür resmen dalıp gitmişsindir "Sen baya tutulmuşsun sanki y/n" diyen Sasha'ya panik olup "Şş Sasha şöyle şeyleri her yerde söyleme." diye uyarıda bulunursun ama inkar etmezsin gerçekten Sasha'nın da dediği gibi tutulmuşsundur.
Yerleri süpüren Eren'i görünce modun düşer ve işine odaklanmaya çalışıp camları resmen büyük bir hırsla silmeye başlarsın. Daha sonra mutfağa gidersin Hange'ye burayı tek başına temizleyebileceğini söylemişsindir ama biraz pişman olmuşsundur çünkü oldukça yorulmuşsundur. Bir anda mutfağa giren Eren "Y/n konuşabilir miyiz?" diyince masayı silerken "Ben konuşmak istemiyorum artık, zaten gördüğün gibi bir sürü işim var." diye cevap verirsin Eren'in suratına dahi bakmıyorsundur. Seni kolundan tutup "Bu kadar kötü ne yaptım?" diye sorunca "Öncellikle bana dokunma." dersin sesin sinirlidir ama Eren elini kolundan çekmez. Tam tekrar uyarıda bulunacakken başka birisi senin yerine konuşmaya başlar.
"O elini çekmen için üç saniyen var." gelen kişi Levi'dır temizlik kıyafetlerini çıkardığı için şükredersin çünkü böyle ciddi bir ortamda gülmek senin için pek de iyi olmazdı. Eren elini çekmeden Levi'a dönüp "Çekmezsem ne olur?" diyerek diklenir sen endişeli bir şekilde "Eren o senin kaptanın." diye uyarırsın ama Eren çok daha sinirlenerek sana döner ve "Bunu sen mi diyorsun?" diye cevap vererek lafı ağzına tıkar. Sen bu soru karşısında sinirle karışık utanırsın ve hiçbir cevap veremezsin.
Levi "Çekmezsen ne olacağını söyleyeyim; şu an seni tam burada 5 ay yatalak hale getirebilirim." dedikten sonra gözlerin fal taşı gibi açılır. Eren seni bırakıp Levi'a saldıracakmışçasına yönelince Eren'i kolundan tutup "Delirdin mi? Atılabilirsin kendine gel." dersin Eren bir an tereddüt eder, sen bir iç çekip "Lütfen sakinleş, tamam sonra konuşalım sen nasıl istersen." diye de eklersin bu yanıtının Levi'ın hiç hoşuna gitmediğinin farkındasındır. Eren sakinleşmiştir ama gözleri Levi'a nefret saçıyordur. Levi'a yandan son kez bakıp mutfaktan çıkar, sen ise rahat bir nefes alırsın.
"O cevap neydi?" diyen Levi'ın ise sinirinin geçmediği ortadadır. "Bıraksaydım kavga mı etseydiniz?" diye yanıt verirsin. Levi anlayışla ve sinirle gözlerini kapatır ardından daha kibar bir ses tonuyla "Y/n onunla konuşmanı istemiyorum." der sen sıkılgan bir ses tonuyla "Bunu ben de çok istiyor değilim." diye yanıt verirsin. Bir süre sessizlik olduktan sonra Levi "Aslında sana temizlik yaptırmayı düşünmüyordum." diyerek sessizliği bozar sen "Bu benim de görevim yapmazsam kötü hissederdim." diye yanıt verip gülümsersin.
Bir an Levi'ın bakışları sende kaybolmuştur, sanki suratını ezberlemek istercesine sana bakıyordur. Sen ise garip hissederek gözlerini ondan çekip duvarlarda gezdirirsin ardından "Ben bir yukarı bakayım o zaman." diye yanıt verip gitmek için yeltenirsin Levi aniden önüne geçer ve ardından dudaklarını seninkiyle buluşturur. Sen şaşkınlıkla kalakalsan da bir süre sonra uyum göstermeye başlarsın seni belinden tutup yeni silmiş olduğun masaya oturtur 'Boşuna mı sildim şimdi?' diye içinden sitem edersin. İkiniz de anda kaybolmuşken bir çığlık sesiyle yerinizde hoplarsınız. Çığlığın sahibi Sasha'dır, Levi'ı hemen itip masadan inersin, Levi donuk gözlerle Sasha'ya bakıyordur. Sasha'ya bu kadar yakınlaştığınızı detaylı anlatmadığın için bu tepkisinin normal olduğunu kabul edersin. Parmağınla 'Sus' işareti yaparsın Sasha "K-kaptanım, Y/n" diye söze girmek ister ama öyle şaşkın bakıyordur ki kıkırdamadan edemezsin "Sakin ol Sasha." diye yanıt verirsin Levi boğazını temizleyip "İşlerimi halletmeye gidiyorum sen arkadaşına bir ilk yardım yap istersen." diyince daha çok gülmeye başlarsın Levi mutfaktan çıkınca donakalmış Sasha'yı omuzlarından tutup sarsarsın "Dünyadan Sasha'ya" diyince ikiniz de gülmeye başlarsınız "Ya Y/n oha yani ulu orta yerde napıyosunuz?" diyince utansan da eğlendiğini belli ederek "Napıyım bir anda öpmeye başladı." diye yanıt verirsin "Levi Heichou da hızlıymış." diyince daha çok gülmeye başlarsın ve içinden 'Galiba çamaşır suyu kafa yaptı' diye düşünürsün.
Akşam Levi'ın odasına gitmemeyi tercih edersin çünkü oldukça yorulmuşsundur resmen her yerin ağrıyordur. Yatakta yatıp tavanı izlemeye başlarsın. İlk keşifinin nasıl olacağını düşündükçe kalbin sıkışıp ellerin uyuşmaya başlıyordur. Amacın ne olursa olsun sevdiklerini korumaktır 'ya onlara bir şey olursa?' sorusu için içini kemiriyordur. Düşüncelerini bölen şey kapının çalması olur açtığında karşında sadece uzaktan Levi'ın yanında birkaç kez gördüğün uzun boylu bir erkek asker vardır, elindeki çayı sana verip "Levi Heichou gönderdi." diyince anormal görünmemeye çalışarak çayı alırsın ve "Sağ ol." diye yanıt verirsin. Kapıyı kapatıp çayı incelemeye başlarsın fincanın altlığında duran bir not vardır.
"Ağrılarına iyi gelicek iç."
Tam olarak da Levi'ın yazacağı kadar kısa ve öz bir nottur. İçini sevgi kaplarken masana oturup çayı içmeye başlarsın ve "Ağrılarımı şimdiden unuttum bile" diye kendi kendinle konuşursun.