-Ecrin
Yemeklerimizi yedikten sonra Pamir parayı ödedikten sonra sırt çantamı alıp Pamir'in yanına gittim. "Çok teşekkür ederim Pamir bu iyi geldi." "Rica ederim bende iyi oldum." Sessiz bir şekilde otobüsümüze geçtik ve yerimizi aradık. 10 dakika geçtikten sonra "Pamirrrr benim tuvaletim geldiiii." "Ee ne duruyorsun gitsene". "Ya Pamir ben yalnız mı gideyim tanımadığım yerde. " "Ayyy iyi tamam düş önüme". Yine sessiz bir şekilde restauranttaki lavaboya girdim. İşim bittikten sonra aynaya geçip ellerimi yıkadıktan sonra sırt çantamdan aldığım makyaj setimi çıkarıp tekrar tazelemeye başladım. Galiba Pamir'i fazla beklettiğim için dışarıya çıktım ve Pamir bana bakıyordu. "Sonunda! hiç bitmiyecek sandim" "hııııı çok komik ne yapıyım makyajım uzun sürdü." "İyi bişey demekdik ya." Otobüse binince can sıkıntısından retrica'yı açıp 9'lu kare olan fotoğrafı açtım. Çekildikten sonra bir daha çekmek istedim ama Pamir içine etmişti. "Ya Pamir mal mısın? Bırak saçımı ya" o beni takmamıştı bile... sonra telefonumu alıp ikimize doğru tutup en sevdiğim efekti açmıştı. Sonra ilk kare de ikimiz de gülmüştük sonra dilimi çıkardım sonra yüzümü elimle kapattım ve son kare de ona sarılmıştım. İç ses: allahım bu nasıl bir kas ya tam bir "kas hayvanıydı" sdafafa tamam sus iç ses.
-Pamir
9. Kare de bana sarılması bana öyle bir mutluluk olmuştu ki kızarmış olabilirdim. Ayy çok tatlısın sen ya... Ecrin'e telefonumu verdikten sonra otobüse birer ikişer dolduruyorlardı. Cepimden telefonumu alıp Ecrine "telefon numarası verir misin?" diye sordum ve kafasını sallayıp telefon numarasını söyledi. Ecrin'i aradım ve o da benim telefonumu kaydetti. Doğrusu mutlu olmuştum. Onun yüzüne bakıp "çok teşekkür ederim" dedim ve benim yüzümü de bakıp "önemli değil bende teşekkür ederim" dedi ve sanırım annesini arıyordu.
-Ecrin
Onun telefonunu alınca sonradan "soyadın ne?" dedim ve benim yüzüme dönüp "Sönmez" dedi ve "senin?" dedi ve "doğan" dedim ve telefonuma "Pamir Sönmez 👊" diye kaydettim. O da beni "Ecrin doğan 👊" diye kaydettmiş. Ve kulaklıklarımı alıp yola devam ettik ve "ister misin?" diye sordum o da "evet,olur" dedi ve bir kulaklığımı ona uzattım ve kulağına takıp omzuma başını koydu ve ikimizde uyumuşuz. Ve kafamı kaldırdığım da Bodrum'a vardığımızı gördüm. Pamir'i dürterek kaldırmaya başladım. Ve zaferrrr!!!! sonunda kalkmıştı. Allahım bu ne ya uyuyunca ne kadar tatlı olduğunu farkettim. Sonra hostes birer birer bavulları dağıtırken benimkisini ve Pami'inki de aldı ve bize uzattı. Sonra hocamızla tanıştık. Adı "Berat şen" imiş. Bizi yoklama aldığında hepimize kamp arkadaşlarımızı söylemişti. Ve tatli şirin bir kızla kamp arkadaşı oldum "merhaba ben Ecrin doğan. Sen?" diye sorduğum da kız bana "selen can" ikimizde bavullarımızı alınca odalarımıza yöneldik. Kamp evimiz tahtadan küçük ve çok tatlıydı. Bavulumu bir kenara koyarken bir yandan da evi geziyordum. Yatağımı ulaşınça kendimi yatağa doğru attım. Ve 2 saat boyunca uyumuşum.@uyuyanmelez'e çok teşekkür ederim