Buluşma

931 50 47
                                    

Keyifli okumalar!

***

" Harry, gitmemek için numara yaptığını biliyorum." dedi Ginny Weasley. Yatakta uzanan Harry, tek gözünü açıp sevgilisine kısa bir bakış attıktan sonra yeniden gözünü kapatıp inler gibi ses çıkarması aynı anda olmuştu.

Ginny gözlerini kısıp Harry'ye bakarken yatağın kenarına oturdu.

" Tüh, ben de aslında sen gitme diye biraz yaramazlık yapmak isteyecektim." dedi, sesi hayal kırıklığına uğramış gibi çıkmıştı. Harry inlemeyi kesip başını kaldırdı. " O ne demek? Yaramazlık derken?" gözleri Ginny'nin göğüs dekoltesine giderken Ginny acı acı başını salladı. " Madem hastasın, dinlen sen." dedi. Ayağa kalkmak isterken Harry az önce yerimden bile kalkacak halim yok dememiş gibi hızla yerinden doğruldu ve Ginny'nin ince bileğinin etrafına parmaklarını sarıp onun yeniden oturmasına neden oldu. Dudakları arasında kısacık bir mesafe varken etkileyici ses tonuyla " Aslında bir anda ne olduysa iyi hissediyorum kendimi." dedi. Ginny'nin üzerindeki geniş tişörtün altına elini koyup çıplak sırtından yukarı doğru çıkarken Ginny Harry'yi öpmek için öne eğildi. Harry gözlerini kapatmış, sevgilisinin dudaklarını şevkle beklerken kulağının dibinde gıdıklayıcı bir nefes hissetti. " Numara yaptığını biliyordum. Şimdi o mükemmel kıçını yataktan kaldırıp o buluşmaya gidiyorsun." diye fısıldadı. Geri çekildiğinde Harry hoşnut olmayan bir yüz ifadesi takındı. " Küçükken beni azarlamaktan, alay etmekten başka hiçbir şey yapmadılar. Onları görmek istemiyorum!" dedi Harry samimice. Ginny'nin onu anlamasını bekliyordu. İlkokuldaki arkadaşları kendi aralarında buluşma ayarlamışlardı. Dudley, Harry'ye haber vermişti. Harry gerçekten de gitmek istemiyordu. Hayatının en korkunç anlarını yaşamıştı o okulda. Dudley'nin çetesi tarafından sürekli dövülmüş, hiç arkadaş edinememiş, her zaman aşağılanan biri olmuştu. Zümrüt yeşili gözlerini derin bir hüzünle sevgilisine bakarken, Ginny'nin anlamasını umut ediyordu. Her zaman kendisini en iyi anlayan kişi olmuştu. Şİmdi gitmek istemediğini nasıl fark edemezdi?

Ginny hafifçe gülümsedi ve sol yanağına elini koyup yanağını okşadı. " Ne hissettiğini biliyorum Harry. Neden gitmek istemediğini biliyorum. Onların seni davet etmesinin nedeni eski kendilerine göre ezik Harry'yi yeniden ezmek. Oraya gidip onlara rağmen nasıl mükemmel bir adam olduğunu gösterme zamanı. Eminim ki, sen gitmesen hakkında gerçek olmayan birçok şey söyleyecekler. Git ve onlara göster Harry. Ne kadar yakışıklı, güçlü, zeki ve zengin olduğunu." Ginny sona doğru kendini tutamayıp kıkırdadı. Harry kaşlarını havaya kaldırıp " Zengin olduğumu mu göstermemi istiyorsun?" diye sordu.

" Evet, Merlin aşkına Harry! Bu kadar saf olmayı bırak. Hepsi evi, arabası için övünecek. Sense büyücü dünyasının en zengin adamısın. Onlar geçmişte seni yen eşyalarıyla kıskandırırken iyiydi! Sıra sende! Hadi kalk!"

Harry usulca başını salladı. Ginny haklıydı. Bir tarafı hala gitmek istemiyordu. Oraya gidince can sıkıntısından öleceğini biliyordu. Neyse ki Dudley var diye düşündü. Dudley Dursley,, Harry'nin kuzeniydi. Geçmişte pek iyi anlaşamasalar bile, Dudley'yi ruh emicilerin saldırısından kurtardıktan sonra araları kısmen iyi olmuştu. Voldemort'un kesin düşüşü sonrası ise yılda birkaç kez görüşür olmuşlardı.

Harry, Dudley'nin dediğini hatırladı. Aslında gitmeyi planlamadığı için Ginny'ye söylememişti. " Ginny, Dudley senin de gelmeni söylemişti. " dedi.

Ginny " Üzgünüm Harry, bugün antrenman var ve onu kıramam. Hatta geç kaldım." dedi. Ayaklanmadan önce sevgilisinin dudaklarına kısa ve sert bir öpücük kondurdu.

" Haydi Potter, gece buluşmanın detaylarını isteyeceğim senden. Bu yüzden de onlara gününü göstermeden eve gelmeyi düşünme bile!"

Harry kaşlarını ona doğru sallayıp " İyi de burası benim evim Ginny." dedi sırıtarak " Nasıl engelleyeceksin?"

Harry Potter | Kısa HikayelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin