I Don't Know You |~| GIYUU X OKUYUCU (türkçe çeviri)

7. Bölüm 🌙

Onayladım ve belki Kanao'yu görebilirim diye baktım ama burada değildi. Bu yüzden ben de direk eve gitmeye başladım. Ughh.. çok yorgunum. Çantamı aradım ve içinde son bir şişe buldum. "Sadece yarısı dolu. İdareli kullanmalıyım." Biraz içtim be yürümeye devam ettim. Bir nehirde durdum, eğildim ve yüzüme su vurdum. (ndn su almadı) Yüzümü Haorime kurulayıp yürümeye devam ettim.

-SAATLERCE YÜRÜDÜKTEN SONRA-

Şuan gece dikkatli olmalıyım. Yakınlardaki tanıdık küçük evi gördüm ve yüzüm aydınlandı. Eve doğru koştum ve kağıyı açtım. Urorodaki beni görünce elindeki odunları düşürdü. Gözyaşlarıyla bana sarıldı. Ben de ona geri sarıldım. "Sen geri döndün, İyi işti y/n." Başımı evet anlamında salladım. "Giyuu nerede?" diye sordum. "O bir hashira olmak için İblis Avcısı birliğine (?) gitti. Gözlerim şaşkınlıkla açıldı. "Gerçekten mi!? Umarım işleri iyi gider."

-15 GÜN SONRA-

Hyottoko maskeli ayçiçek desenli bir elbise giyen ve örme bir şapka takan biri eve geldi. "Merhaba, y/n'nin kılıcı için buradayım. Ben Hotaru Hanganekuza." dedi. Urorodaki onu içeri aldı. Hep beraber yere oturduk. "Sen y/n olmalısın." dedi Hotaru. "Bu kılıç sahibi onu eline aldığında belirli bir renge döner." kılıcı bana verdi. Kılıcı aldığımda yavaşça siyaha döndü. "Oh siyah" dedi Urorodaki. "Sorun ne? Lanetli falan mı yoksa!?" dedim. Urorodaki "Haha, hayır sadece siyahın ne anlama geldiğini pek bilmiyoruz." dediğinde rahat bir nefes aldım.

"Oh, bir de bu var." dedi Hotaru. Bana üstünde 'İblis Avcısı' yazan bir üniforma verdi. Bu havalı! Artık kendi üniformam var! "Woah." dedim yüzümde büyük bir gülümsemeyle. "Hepsi senin." dedi. Ona teşekkür ettim derken kargam geldi. "GAK GAK, Y/N TSUKİKO, GÜNEYE GİT, ORADA ÇOCUKLAR KAYBOLUYOR!!" dedi. Bu kadar hızlı olmasına bir tık üzüldüm. Ama aynı zamanda karganın konuşabilmesinin şokunu da yaşıyordum. Urorodaki kalktı. "Hadi hazırlan." dedi. Tamam deyip çantamı aldım Urorodaki de bana su ve yiyecekler verdi ben de çantama koydum. Üniformamı ve kılıcımı aldım. Urorodakiye sarıldım ve ona teşekkür ettim. "Teşekkür ederim, her şey için." dedim uzaklaşmadan önce. El sallayıp Urorodaki ve Hotaru'ya veda ettim. Derin bir nefes aldım. Tamam, şuan kendi başınasın. Hadi yapalım şu işi!