Hikaru, okul yolunda yürürken derin bir iç çekti. Yine berbat bir gün daha diye düşündü. Okul onun için cehennemden farksızdı. Daha okula başlayalı bir ay olmuştu. Kimse tarafından sözlü ya da fiili olarak bir saldırıya uğramamıştı ama bakışları bile Hikaru'nun sinirlerini bozmaya yetiyordu. Bu bakışların asıl sebebi de Hikaru'ya göre şu Yoru denen çocuktu. Çünkü bir an olsun yanından ayrılmıyordu. Yan sırasında oturuyordu, ders ve öğle aralarında hep Hikaru'nun dibinde bitiyordu. Hikaru bundan nefret ettiğini söyleyemezdi. Çünkü onun Tomo'ya olan benzerliği onu rahatlatıyordu. Kendini Yoru'nun yanında iyi hissediyordu. Ama bir taraftan da tedirgindi. Ne zaman onun yanında olsa kız veya erkek fark etmeksizin öldürücü bakışlara maruz kalıyordu. Bu da istediği en son şeydi.
Okula annesinin zorlamasıyla gelmişti. Annesi sosyalleşmesini istese de şuan bu, Hikaru için imkansızdı. O yüzden okul hayatı boyunca görünmez olup kimseyle konuşmadan liseyi bitirmeyi düşünmüştü. Ama Yoru yüzünden bu düşüncesini gerçekleştirebilecek gibi görünmüyordu. Ayrıca Yoru sınıfta hatta okulda epey popüler gibiydi. Buna rağmen neden Hikaru'ya bu kadar kafayı takmıştı, Hikaru bunu anlayamıyordu.
Bu düşüncelerle okul kapısına geldiğinde ayakkabılıkların orada onu gördü. Hala alışamamıştı. Ne zaman onu görse Tomo sanıyordu. Ama biliyordu, o Tomo değildi. Başta fark edememişti ama Yoru'nun çenesinin sağ tarafında bir ben vardı. Bu şekilde onları ayırabilmişti.Hiçbir şey demeden ayakkabı dolabına yaklaştı. Onu fark eden Yoru yüzünde kocaman bir gülümseme ile onu karşıladı.
- Günaydın, Hikaru.
Hikaru bir taraftan ayakkabılarını değiştirirken bir taraftan kafasını salladı ama ne Yoru'nun yüzüne baktı ne de sesli bir şekilde selamladı. Okul ayakkabılarını giyince koridora yöneldi ve sınıfa doğru ilerlemeye başladı. Yoru da onun peşine takıldı.
- Hey! En azından bir günaydın diyebilsin değil mi? Arkadaşız sonuçta.
Hikaru'nun aniden durmasıyla Yoru arkadan ona çarptı. Ne olduğunu anlamak için önüne geçti ve yüzünü baktı. Hikaru'nun yüzündeki üzgün ifadeyi gören Yoru, nedense kendini suçlu hissetmişti. Ama garip bir şey söylememişti, değil mi? Yoru, tam elini Hikaru'ya uzatacakken Hikaru'nun sesiyle eli havada asılı kaldı.
- Biz arkadaş değiliz.
Kafasını yavaşça kaldırıp Yoru'ya bakan Hikaru sözlerini tekrarladı.
- Biz arkadaş falan değiliz. Kafanda bir şeylerden kurmaktan vazgeç. Ve artık benden uzak dur.
Hikaru, Yoru'nun yüzüne bile bakmadan oradan uzaklaşmıştı. Eğer Yoru'nun yüzüne bakmış olsaydı, büyük ihtimalle söylediklerine pişman olurdu.
Hikaru sinirli bir şekilde sırasına oturdu. Nasıl böyle bir şey söyleyebilirdi? Yoru ve o arkadaştı öyle mi? Asla böyle bir şey düşünmemişti. Yoru onun için sadece her gün kafasını ütüleyen, peşinden hiç ayrılmayan biriydi. Sadece bu kadardı. Evet bu kadardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYALİMİN AŞKI
RomanceHAYALİMİN AŞKI Hayalindeki kişi karşına çıksa ne yapardın? Geçmişinin laneti geleceğinin mutluluğu olabilir mi? !!!DİKKAT!!! Konusu YAOİ (boyxboy)'dur.