Impossible Omega × TaeKook✔

〖44〗

_

Taehyung gözlerini saçlarıyla tel tel oynayan eşi ile açarken dün gecenin sonunda üstlerin açık olmasının aksine yumuşak olduğunu anladığı beyaz yorgan ile örtüldüğünü fark ederken kurumuş dudaklarını ıslatmış kafasını kaldırıp alfasına bakmıştı.

Dün gece ile aklına bir anı daha dolduğunda bu; uyumadan önce Jeongguk'u kendi kollarının arasına almış olmasıydı ama ancak şuanda kendisi Jeongguk'un kolları arasında, onun göğsüne yaslanmış bir şekilde uyanmış, bakışları kendisine yukarıdan gülümseyerek bakan alfasında oyalanırken dudaklarına bir tebessüm yerleştirmişti bütün bu yaşadıklarından memnun olduğunu belli ederken.

"Günaydın, çok çok güzel mühürlü eşim Taehyung." Onun bu şirin sesine karşılık burnundan nefes verir gibi gülmüş alnını onun boynuna saklayarak gözlerini kapatmıştı. Eşinin parmakları ise dağınık, saçlarında geziniyorken onun yaydığı feromon ile kendisinin daha da güzel bir sabah uyandığını anlayabiliyordu.

Jeongguk dudaklarını saçlarına bastırmış ve utanmayı bir kenara bırakıp, en azından kendisi için, eşine sormuştu. "Ağrın var mı?" Taehyung ise ona cevap verecekken dudaklarını aralamış fakat kendi sesini bulamayınca boğazındaki kuruluğu yeni fark eder gibi öksürmüştü birkaç kez.

Jeongguk gerileyip yüzüne daha dikkatli bakmaya başlamış, sonrasında doğrulmuştu hemen. Sabahlığına uzanıp üzerine geçirirken hızla açık olan kapıdan çıkmış, mutfağa girmişti. Bardağa su doldurduktan sonra odaya geri dönmüş ve eşinin çıplak üstünün görünür bir şekilde oturur pozisyonda olduğunu görmüş ona doğru ilerlemişti.

Bardağı ona uzattığında, Taehyung minik yudumlarla içmiş ve dudaklarını aralamıştı. Sesi oldukça kısık, hatta hırıltı çıkarken Jeongguk bunun karşılığında dudağını büzmüştü. "Boynum ve.. boğazım acıyor biraz."

Jeongguk elini yüzüne uzatıp parmaklarının tersiyle yanağını okşarken mırıldandı. "Üzgünüm." Uzanıp mühürlü yerinden öptüğünde geri çekilip gözlerine bakmıştı. "Sana bitki çayı yapacağım." Taehyung'un ufak bir tebessümü, eşinin endişeli gözlerine eşlik ettiğinde başını salladı.

"Hadi, ik önce banyo yapalım."

***

"İşte."

Beyaz renkte ki kupayı ona uzatmış ve sonrasında yanına oturmuştu. Bacaklarını önündeki masaya uzattığında kolunu koltuğa yaslamış ve bedenini Taehyung'a -yana- doğru dönmüştü. Hemen sonrasında eşi bacaklarını kendi belinin üzerine atıp göğsüne yaklamıştı ardı ardına yaptığı bitki çayından yudumlar alırken. Parmakları ise yumuşak, kokulu saçlarında geziniyor, gülümseyerek izliyordu onu.

"Daha iyi mi boğazın?"

"Evet, teşekkür ederim." Jeongguk'un göğsüne doğru biraz daha küçüldüğünde iki eliyle kavradığı kupadan sıcak çayı yudumluyor ve boğazının git gide yumuşadığını hissediyordu. Jeongguk uzanıp televizyon kumandasını aldığında eşine biraz daha yaklaşmış ve televizyonu açmıştı.

Birkaç film kanalında gezindikten sonra yeni başlayan bir filme denk gelip durmuş ve kumandayı yanına brakmıştı. Elini belinin üzerinde duran çıplak bacağın üzerine attığında Taehyung'un uyluklarını okşamış ve bir yandan da filme odaklanmıştı.

"Öğle yemeğinden sonra gölde yüzmeye ne dersin?" Dudaklarını birkez daha saçlarına bastırdığında eşinden, "Olur." yanıtını almış ve bacağına yaptığı ufak okşamalar ile beraber filme odaklanmışlardı.

_