AJANLAR

49 5 0
                                    

Feride nin Anlatımı ;

"Sırıtarak servisten indim. Kapının önüne yürüdüm. Arkamı dönüp defne ye - Defne Nerde ?! YUH. Serviste kaldı !! İnanmıyorum sana defne ya ! 5 dk bekledim. Buraya doğru gelen servisi görünce rahatladım.

Servisten servisçi indi. " arkadaşın serviste uyuyakalmış , uyanmıyo " dedi.

Kaşlarımı çatıp servise bindim. Birden servisin kapısı kapandı. Servisçi servise bindi. Napıyo bu adam ! "Noluyo Nereye gidiyosunuz siz ya ! Durdurun arabayı ! İMDAATTT!!!!!! " diye bağırdım. Ağlamaya başladım. Defne nin yanına gidip onu dürtükledim. Defne kücüldü . Gözlüğü hala büyük . Küçük defneyi elime aldım.Gözlüğü boyunun 3 katıydı. Çığlık çığlığa bağırdım ve korkunc bir çarpma sesi ardından karanlık "

Kafama atılan yastıkla yerimden sıçradım. Hemen defne ye baktım. Elimle yüzünün her yerini mıncırdım. "Gerçeksin değil mi " diye fısıldadım. Gözleri pörtlemiş bana bakıyodu. Omuz silkti ve " hadi planın hazırlıklarına başlıyalım " dedi. Evet bu kesinlikle benim dengesiz arkadaşım defne . Yani gördüklerim rüyaymıs. Ohh be . Ayrıca İnsan bi ne olduğunu sorar yaa !

Sırıttım ve yataktan hoplayarak kalktım. Defneye elimle ajan misali 'gel' işareti yaptım.Kaşlarını çatıp yanıma geldi. Evin içinde fener aramaya başladım.Defne bana anlamaz gözlerle bakıyordu.

Çekmecelerden birini açtım , karıştırdım ama fener bulamadım. Diğer cekmeceyi açmayı denedim , kilitliydi. Bu sefer dolaba doğru ilerledim ve kapağını açtım. El fenerini görünce mutlulukla gülümsedim. Hemen el fenerini alıp defnenin göz hizasında sağa sola salladım.

"Ajancılık " diye heyecanla fısıldadım. Bana bıkkınlıkla baktı.

Kolundan tutup sandalyeye oturttum.Sen burda bekle 1 saate geliyorum deyince "bir saat mi ?! Napıcan bir saat " diye bağırdı. Gizemli bir şekilde 'sstt' diye fısıldadım. Bana ' kafayı mı sıyırdın' bakışları atınca sırıttım. Eğer napıcağımı soylersem kabul etmez ! "Baysss" diye bağırarak evden çıktım . Bekle beni alışveris merkeziiii!!!

Defne nin anlatımı ;

Kapının kapanış sesini duyunca ağzım açık bir şekilde kapıya baktım. " Yine neler karıştırıyosun Feride " diye söylendim.

İçimdeki hırs nefs hanım ahahhaha bittin kafasında hoşuna gitmeyecek planlar dönüyo olabilir deyince omuz silktim.

Feride nin kulaklığını alıp telefonumdan

en sevdiğim şarkıyı açtım. Mmmmm " Nükleer Başlıklı kız - Eger istersen "

Büyütülmüş sudan ucuz değerler
Hayatın için pahalıya giderler
Boş bakıyor aldatılan bu gözler
Yinede beni heep etkilerler
Ben varıım, eğer istersen
Ben varım eğer istersen
Ben varııım eğer istersen
Ben varım.

Kanatlarım yok ama , ucabilirim
Çılgınlar gibi yine , kosabilirim
Suçu işleyip sonra , kacabilirim
Belki gözlerine tekrar , bakabilirim

Ben varıım eger istersen
Ben varım eğer istersen
Ben varım eğer istersen
Ben varım

Yine, durgun bir savaşsın
Sen onunla arkadaşsın
Bekle o sana yanaşsıın
'Birde dönüp , geriye baksan
Kim kalmış yanında diye
Sonunda beni hatırlasan
Bir sela çıktı bu gece '

Gözümden düşen damlayı elimle sildim. Bu şarkıya cidden bayılıyordum. Yorgunluk ağır basınca gözlerim yavaş yavaş kapandı...

Feride nin anlatımı ;

Hmm yok bu fazla mantıksız. Bu da fazla kısa . Offfff . bi türlü istediğim gibi siyah dar paça bulamadım. Mağazadan sinirle çıktım. Etrafa bakınarak yürümeye başladım.

Sonra gördüğüm şeyle fazlasıyla şaşırdım. Ahmet öğretmen ! Arabasından havalı bir şekilde indi. Ya da bana göre havalıydı. Üstünde ...... yazan mağazaya girdi. Gülümseyerek ayaklarımın beni o magazaya sürüklemesine izin verdim. Mağazadan içeri girer girmez pantolonlar

dikkatimi cekti. Pantolonlara doğru ilerledim .

Yanıma gelen görevli ' nasıl yardımcı olabilirim ' diye nazikçe konusunca "ben havalı bir dar paca arıyorum , aslında deri olsa daha iyi olabilir " dedim ve gülümsedim. Kadında gülümseyip mağazanın başka bir tarafına doğru ilerledi. Bende pıtı pıtı adımlarla Ahmet öğretmeni bulmaya çalıştım. Çıkışa doğru ilerlediğini farkedince suratım asıldı.

Arkamdan " bunlar nasıl " diye bir ses duyunca hemen arkaya döndüm . Havalı görünen deri pantolonu elime alıp gülümsedim. " saolun " diyerek kasaya doğru ilerledim. Defne ile biriktirdiğimiz paraların olduğu ' mimi kutumuzu' açtım ve içinden yeteri kadar para alıp kasiyere uzattım. Uzatılan poseti alıp tesekkur ettim ve evin yolunu tuttum . Beni bekle defneee!!

******

Tam 10 dkka dır zili çalıyorum. Defne açmıyor . öldü mü acaba ! Bu düşünceyle çelik kapıyı yumruklamaya basladım ve " defne , defnee " diye son ses bağırdım.

Karşı komşunun kapısının açılmasıyla hemen arkaya döndüm. " ne oluyor " diye sorunca 'kılik' diye bir ses duyuldu. Karşımda saçı bası dağınık mahmur gözlerle bana bakan defneyi görünce ağzım 5 karış ayrıldı. Arkamdaki kadına " hiç öylesine bağırdım " diyerek hızla eve girip kapıyı kapattım.

"Defneee ! Bu hal ne ! " diye çığırınca omuz silkti. Onu omuzlarından tutup sürükleyerek odaya getirdim. Aynanın karşısına oturttum ve " Ajan MiMilerrr " diye son ses bağırdım...


Elindeki KalbimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin