Berceste

2

(Ömer'in Anlatımıyla)

Ah anam ah Ne hallere düştün sen. Ne kötü günler gördün. Yine de yıkılmadın. Dimdik ayakta durdun. Her şeye tek başına göğüs gerdin. Babam demeye korktuğum adam seni o gün başka bir kadın için bırakıp gittiğinde senin yanında kimse yoktu. Tek başına bu acıyla mücadele ettin. Annen, baban bile yoktu yanında. Annen ve baban ile de bu adam yüzünden ayrılmıştın zaten. O adam için onları bırakıp kaçarak. Ama o adam bunun kıymetini bilmedi. Sen onunla bir ömür boyu mutlu olacağını zannettin. Keşke hayallerin gerçek olsaydı. O adam iyi biri olsaydı. Çocuklarına sahip çıksaydı. Mine o zamanlar küçüktü, hatırlamaz ama ben adım gibi hatırlıyorum. O adam her gece içip içip gelip annemi döverdi. Ben sessiz sessiz ağlardım ama hiçbir şey diyemezdim. Oysa annemi o adamın elinden öyle kurtarmak isterdim ki. Ama elimden hiçbir şey gelmezdi

Canım anam..

Aradan yıllar geçti. Ama sen o adamı hala unutamadın. Sana vurduğu o koca darbeyi. Sen de bıraktığı enkazı. Ama ben sana bunların hepsini unutturacağım. Seni yine eskisi gibi mutlu, hayat dolu, umudu hiç bitmeyen bir kadın yapacağım. Senin için çalışıp, didineceğim. Sen yeter ki üzülme annemm Ben senin için ölmeye de razıyım.

Ah canım kardeşim.. Mine'm..

Sen de çok acılar çektin. Daha çok küçükken babasız kaldın. Annem bizim karnımız doyurmak için gece gündüz, canını dişine taka taka çalıştı. Sırf bizim karnımız doysun diye. Seni her gün yan komşumuza bırakıp gitmek zorunda kaldı. Beni de her gün koşa koşa okula yetiştirmeye çalıştı. Beni okutmak çok istiyordu. Ama olmadı. İnşallah sen okursun benim güzel kardeşim. Seni de okutmak için elimden gelen her şeyi yapacağım. Siz benim canımdan bir parçasınız. Sizin mutlu olmanız demek benim mutlu olmam demek. Sizin ayağınıza taş değse benim canım yanar. Sizi çok seviyorum. Her zaman mutlu olmanız dileğiyle..

ÖMER