Maskeli adamın vücuduma bir bıçak saplayıp, o bıçak ile belime kesikler açması nedeniyle acı içinde bağırıyordum. Hayatımda bu denli bi acı ile karşılaştığımı sanmıyorum. Vücudumdan akan kanlar yere doğru akıyordu.
-'' Orospu çocuğu ! '' dedim bağırarak ve elindeki bıçağı omuzuma sokup, belime doğru sürükledi. Yapabileceğim tek şey ise bağırmaktı.
-'' Bu kadar dayanıksız olacağını sanmıyordum. Bebek, biraz daha bağır acını hissetmek istiyorum. Bu beni neşelendiriyor '' Şerefsiz piç kurusu !
-'' Buradan kurtulunca seni öldüreceğimi biliyorsun değil mi '' Dedim ve kahkaha atıp kapıya doğru yöneldi.
-'' Bunu asla yapamayacaksın Nick '' Dedi ve çıktı.
Ellerim kelepçeliydi, kurtulamıyordum ne kadar kurtulmaya çalışsam da hem gücüm yetmiyor, hem de yaralarım beni kuvvetsiz kılıyordu. Canımın yanması bir yana, karnım acıkmaya başlamıştı. Her zaman ölümüne doyurduğum karın şimdi gurulduyordu ki o makeli it kapıyı açtı.
-'' Hadi ama, acıktın mı ? Seni bu kadar kolay öldürmeyeceğim. Şunları ye. '' Dedi elindeki ekmeği ağzıma doğru yönelttiğinde mecburda olsam o ekmeği ısırdım. O şerefsize kin dolu gözlerle bakarken yemek yiyordum. Bu çok saçmaydı ama hayatta kalmalıydım. Kurtulup piç kurusunun icabına bakacağım.
-'' Seni öldüreceğimi bilsen iyi edersin.'' Dedim ve yine sadece güldü. Biraz su içirdi ve bardağı yere bıraktı.
-'' Suyu israf etmemek içindi. Bu bardağı kıracağım ve sivri yerleri senin canını acıtacak. Yazık, biraz aptalsın. '' Dedi ve bardağı yerden altı ve duvara doğru fırlattı. Sivri bir yanı kalmıştı bardağın
Eline o sivri yanını aldı ve karnıma doğru değdirmeye başladı. Bu bile huylanmama sebep oluyordu. Ve bir anda camı karnıma soktu. Acı içinde bağırdım eli benim kanıma bürünmüştü. Hayatımda böyle bir acı yaşadığımı hatırlamıyorum.
-'' Ailenizi pek sevmiyordum Nick. Büyük baban bir katil yüzünden öldürülmüştü hatırlıyor musun ? Peter Martin. Ona ne olduğunu ve kim öldürdüğünü biliyor musun ? Bulunamamıştı sanırım. Babam öldürdü, aynı böyle bir yerde böyle bir işkence yöntemiyle. Aileniz bizim kurbanlarımız ve asla bu bitmeyecek ergen. ''
-'' Sana ne yapacağım biliyor musun ? İlk önce ellerini ve bacaklarını bağlayacağım. Ardından yattığım tüm kızları toplayıp hepsinin sana acı çektirmelerini sağlayacağım. Ve çok şanslısın maskeli it ! Ben çok kişiyle yattım. '' Dediğimde ise elindeki bıçak ile yüzüme sert bir darbe attı.
Diğerlerine göre bu pek acımamıştı. Sadece sızlaması, diğer yaralardaki gibi bu çok etkiliyordu, canımı yakan buydu işte.
-'' Şimdi gideceğim, akşam geleceğim sonrasında ise sadece acı içinde çığlıkların etrafa yayılacak. '' Dedi ve gitti. Ben ise içimdeki son enerji ile kelepçelerden kurtulmaya çalıştım fakat bir türlü kurtulamadım.
-'' Bu lanet yerden kurtulacağım '' Bağırdım. Sadece bu cümleyi söyleyebildim. İçimde o geceden beri farklı şeyler var ve bugün o her neyse sınırdaymış gibi geliyor. Sanki her şey bir anda değişecek gibi. Gözlerimi kapattım, uyumaya çalışmaya çalıştım. Sadece uyumak.
Gözlerimi açtım, biraz uyuya kalmış olmalıydım. Hala gözlerimi kapatıp uyumak isterken kafamı omuzuma doğru çevirdim. Ne ! Bu imkansız ! yaralar, onlar yoktu. Peki rüya mıydı ?
Gözlerimi kapatıp açtığımda ise, her yer kırmızı renkte gözüküyordu. Işığın olduğu kısım fazla aydınlıktı oraya bakamıyordum. Şimdi ne oluyor ? Şimdi bana ne oluyor
Ve bir anda ellerimin olduğu kısım acımaya başladı. Tırnaklarımdan bir şey çıkmaya başlıyordu canım çok acımıştı. Sadece bağırdım, ama hiç susmadan. Çok büyük bir acıydı gözyaşlarıma engel olamıyordum. Sanki her yerim kırılıyormuş gibi hissediyordum. Gözlerimi kapattım, ama o kadar canım acıyordu ki susamıyordum bile. Kollarımdan bir şeyler çıkmaya başladı. Dişlerime de bir şey oluyordu vücudumun her bir yanına sanki bıçaklar saplanıyordu.
O maskeli şerefsiz içeri girdi. Beni görünce geri adım attı ve kapıya çarptı. Korkusu yüzünden belli oluyordu, ve korkusunu hissedebiliyordum. Korkusunun kokusu burnuma geliyordu bile.
Ardında bir elimin kelepçeden kurtulduğunu hissettim fakat bunu yapan ben değildim. Ben kurtulmaya çalışmamıştım bile. Adam bıçağı çıkardı ve üstüme doğru koşup omuzuma doğru sapladı. Sonrası karanlık, Sadece karanlık.
********
Gözlerimi açtım, kendimi ormanda bir ağacın yanında buldum. Yerde ise kanlar vardı, nasıl geldim ben ? En son kollarım bağlıydı, ah tabi lanet acı ve o maskeli herifin bana yaptığı işkence. Hepsi aklımdaydı fakat ne zaman gelmiştim ben ? Bu kan kime ait
Ayağa kalktım, etrafa göz gezdirirken bir anda çalılıkların arasından bir şeyin geldiğini fark ettim. Elime yerden öylece duran sopayı aldım. Çalılıkların içinden çıktığında onun bir kurt olduğunu fark ettim. Bana doğru yaklaştı. Kurt ve ben birbirimizin gözlerine baktık, aramızda sanki ufak bir bağ vardı. Bir anda gözleri kırmızılaştı, ardından ben etrafı kızıl görmeye başladım. Lanet olsun yine mi !
Sonrasında ise o kurtun gözlerine odaklandım. Onun kırmızı gözlerinde kendi sarı gözlerimi görüyordum.
![](https://img.wattpad.com/cover/33931547-288-k158885.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Isırık
Lupi mannariHer gününü barlarda,sokaklarda harika bir şekilde geçiren Nick'in bir gün hiç beklemediği bir zaman da hiç beklemediği bir anda hayatı değişmeye başlar. Artık hayatı asla eskisi gibi olmayacak.