Jack x Elsa

{ Bölüm 3 }

***Bu hikaye Efsane Beşli ve Karlar Ülkesinden esinlenilmiştir***

Bölüm geciktiği için üzgünüm...bazı olaylar yaşandı da neyse artık geçmişte kaldı ...

Keyifli okumalar....

Jack'in ağzından olan bölüm multimedia ' da var....

Jack'in Ağzından ;

Elsa...

O görünebilr...

O dokunulabilir...

Ama sadece bir hayal. Beni sevdiğini düşünmek sadece bir hayal. Benim olduğunu düşünmek sadece bir hayal. Sadece bir hayal.....

Elsa'nın Ağzından ;

Herkes beni bekliyordu. Anna, Kristoff ..... Hahah Olaf da burada..  Jack burada mı diye etrafa göz gezdirdim. Göremedim... Anna'nın bana eliyle gülümse işareti yaptığından somurttuğumu anladım. 

Yüzüme gülümsememi yerleştirip benim deyimimle Sebastian'ın yanına doğru yürümeye başladım. Tam elime şamdan ve kutuyu alıyordum ki Sebatian bana eldivenlerimi çıkarmamı söyledi. Korkarak eldivenlerimi çıkardım. Halkıma doğru döndüğümdeyse Jack'le göz göze geldim. Kapının orada durmuş bana gülümsüyordu. 

''.................Arendelle Kraliçesi Elsa .'' diye sözünü bitirdiğinde Sebastian hemen şamdanla kutuyu geri koydum. Eldivenlerimi takıp yavaş adımlarla Jack'in yanına doğru yürüdüm. Kapının oraya geldiğimde durdum. Yüzümü ona döndüm.

''Elsa bir sorun mu var ?'' ah Anna.

''Hayır Anna... hadi baloya katılalım..''

Anna ile salona girdiğimizde tahtın önünde ayakta durdum ve neşeyle dans eden halkımı izledim. Anna bana yaklaşmaya çalıştıkça Sebastian onu geriye çekiyordu. 

''Sebastian kardeşimi rahatsız etmez misin lütfen ?'' dedim gülerek.

''Ah.. tabi Majesteleri.'' o da gülerek geri çekildi. Anna bana tekrar yaklaştı sonra Sebastian'a ölümcül bakışlar atarak önüne döndü.

''Selam..''

''Selam- bir dakika bu kokuda ne..?'' ikimizde aynı anda :

''Çikolata !!'' diye bağırarak güldük. Anna çikolatalara doğru giderken tam peşinden gidecektim ki  omzuma dokunan bir el durmamı sağladı. Jack...

''Selam Jack.'' onu tamamen unutmuştum. Kahretsin.

Sadece gözlerime bakıyordu. Onu anlamaya çalışırcasına bakma yarışmasına girdim. Tabi yarışma yarıda kesildi. Çünkü Jack başımı ellerinin arasına almış hala bana bakıyordu. Tepki veremedim. Gözlerini kısıp üzüntülü bir ifadeyle bana baktı.

''Ne oldu Jack ?'' diyebildim en sonunda.

Ellerini hemen geri çekti.

''Hiçbir şey.. sadece Kuzey çağırdı gitmem gerekiyor.''

''Ne demek gitmem gerekiyor ! Saçmala Jack zaten sö-'' parmağını dudağıma koyarak susmamı sağladı.

''Görüşürüz Elsa.'' gözümü kırpıp açmamla ortadan kaybolmuştu. Demin olan şeyler de neydi ? Ah inanamıyorum... 

''Parti bitmiştir ! Kapıları KAPATIN ! ''

''Ne ?! '' bağıran Anna'ydı.

''Beni duy- Bu kim Anna ?''

''Bu Prens Hans ...eğer iznin olursa evlenmek istiyoruz Elsa.'' 

''Evet Majesteleri...''

''Hayır ! HAYIR ! SON KEZ SÖYLÜYORUM KAPILARI KAPATIN!!'' 

''Elsa !!''

Kapıyı açıp nehir kenarına doğru koştum. Ve bir gölge adımı söyledi.

''Elsa...'' 

Jack'in ağzından ;

Ah ona yalan söyledim. Kuzey falan çağırmamıştı. Ya da herhangi biri. Sadece...sadece daha fazla dayanamıyordum .Aklıma akın eden o düşünceler... Elsa Kraliçe olduysa şimdi de biriyle evlenmesi gerekecekti...bu-bunu istemiyorum..Elsa...

''Jack ?'' hızlıca arkama döndüm. Beni gören biri ???

Ah hayır sadece Punzie. (Rapunzele kısaca Punzie diye sesleniyor.)

''Rapunzel ?''  

''Uzun zaman oldu !'' diyerek bana sıkıca sarıldı. Ben sarılmayınca ise ayrıldı.

''Ne oldu Jackie ?'' kafamı yan tarafa çevirdiğimde baktığım yöne doğru baktı.

''Arendelle...Kral ve Kraliçenin öldüğünü duydum ..''

''Evet öyle...'' ah hayır ben ne yaptım ... Elsa'dan yardım almamız gerekiyordu. Ah bu kız aklımı kaybetmeme neden oluyor. Punzie yi orada bırakıp doğruca saraya doğru uçmaya başladım. 

O Elsa mı ? Ah evet Elsa.....Nehrin kenarında..

''Elsa !!'' diye bağırdığımda kafasını sesin geldiği yöne doğru çevirdi. Sanki boşluğa bakıyor gibiydiler...

''Elsa ?'' diye yanına indim...gözleri benimkileri buldu ama hala boştular..

''Elsa bir şey mi oldu ?''

''Jack jack jack...'' bu Kara !!

''Kara...Ne yaptın ona !!??''

''Hiçbir şey..'' elini şıklattığında Elsa kucağıma düştü. Gözleri kapalıydı. Bir yandan ona bakarken Kara'ya bağırıyordum.

''Onu lanetledin mi alçak !!'' 

''Ah ne kadar kabasın Jack . Hemde  Değişim Büyüsüyle. '' 

''Değişim Büyüsü mü !! Bu demektir ki !!''

''Evet bu demektir ki Jack... Elsa birkaç gün içinde karanlığa yani bana hizmet edecek. Kardeşin Jake 'ide unutma. Ha Fiona'nın efsanesini bilir misin ? Hani gündüz başka akşam başka .. İşte Elsa da akşamları bana hizmet edecek.. O senin beğendiğin mavi güzelliği kırmızı olacak...Hahaha'' diyerek ortadan kayboldu Kara.

Hayır bu olamazdı....Bir de Jake o da oradaydı !!  Bakışlarımı kucağımda yatan masum ama birkaç gün sonra şeytan olacak yüze çevirdim. Saçlarını okşadığımda hafifçe kıpırdanarak bir şeyler mırıldandı.

''Jack...gitme...'' 

Eğer beğendiyseniz votelar ya da yorum bırakır mısınız ? Teşekkürler :3 Bu arada Multimedia ya bakmayı unutmayın ;) ^^