Yorum okumayı çok severim.
Evin kapısını çalarken morarmış ve şişmeye başlayan bileğimi ovalıyordum. O olaydan sonra yayın evine zaten geç kaldığım için Alihanı aramıl ve ona bu görüşmeyi yarın yapmamız gerekiyor demiştim. Önce biraz sorgulamıştı ama arkadaşım olduğu için çokta zorlamamıştı. Taksiye geri bindiğimde ise taksici benden özür dilemiş o sırada ne olduğunu anlamaya çalıltığını söylemişti. Hastaneye götürmek istemişti ama izin vermemiştim. Bir hafta falan böyle kalır sonra da geçerdi. Elimde ilk yardım çantası vardı zaten. Kendim halledebilirdim.
Kapı açılınca açan kişiye baktım. Fadik teyze hafif endişeli suratıyla bana bakıyordu. Vücudumu süzdüğünde bakışları morarmış bileğimde takılı kaldı. İçeri geçip kapıyı kapattım. Fadik teyze donmuştu çünkü. Kolum gerçekten berbat durumdaydı. Vücudumdaki yaralar hem geç iyileşiyordu hem de normal bir insanınkinden daha beter oluyordu.
- Ayy kızım sen iyi misin? Buz falan getireyim mi?
- Gerek yok Fadik teyze merak etme geçer birazdan.
Diyerek onu geçiştirdim. Eşyalarımı portmontoya bıraktım. Salondan sesler geliyordu. Bağırışma sesleri.
Salona geçtiğimde gördüğüm manzara tuhaftı. Melisa ayakta Miraçla kavga ediyordu. Diğerleri de çatık kaşlarla onları izliyordu. Gömleğimi bileğimi kapatıcak şekilde çekiştirdim.Bakışlar bana dönerken çatılı kaşlara nefret dolu bakışlar da eklenmişti. Melisa üzgünce bana bakıyordu.
- Mavi bence sen yukarı çı-
- Hangi yüzle buraya gelebiliyorsun!?
Mirza yine bana bağırıyordu. Gözlerimi kapadım. Kulaklarım sağır olacaktı artık. İçimden sabır çektim. Sakin sakin bir yere kadar dayanırdım her halde.
- Bak Miraç be-
-Sana adımı ağzına alma dediğimi çok net hatırlıyorum! Tekrar soruyorum hangi yüzle buraya gelebiliyorsun!?
Üzerime doğru gelip yine aynı bileğimi tutup sıkmaya başladı. Gözlerimi kapadım. Canım yandı lan!
- Siktir olup git bu evden! Yüzsüz gibi hem kardeşime bağır, hem de bizimle aynı çatı altında yaşamaya devam et!
Melisa yanımıza doğru gelip Miraç'ın kolunu tutup çekmeye başladı.
- Ya Miraç! Beni bi dinle! Sana bana bağ-
Miraç kolunu bırakması için Melisayı hafif itecekti ama sanırım orantısız güç kullandığı için Melisa az kalsın yere düşüyordu ki birisi tarafından tutuldu.
- Hey! Ne yaptığına dikkat et Miraç! Yersiz sinirinle olur olmadık şeyler yapıyorsun!
Pamir, Melisayı düzeltip kenara çekti. Bizim yanımıza doğru gelip beni kolumdan çekerek Miraç'ın elinden kurtardı. O da kolumu sıkıyordu ve bu canımı yakıyordu.
- Ama abi-
- Otur yerine Miraç!
Miraç bana sinirli bakışlar atarak Barlas'ın yanına geçti ve oturdu. Pamir bakışlarını ondan çekerek bana döndü ve kolumu bırakarak karşıma dikildi.
- Miraç'ın dediğine göre okul çıkışı Melisaya yersiz bir şekilde bağırmış-
Melisa hızlıca ayağa kalkıp yanımıza gelip bağırmaya başladı.
- Ya abi beni bi dinleyin ya! Kimse bana bağırmadı! Işıl yanlış anladı! Kafasından bir şeyler uydurdu! Mavi bana sakince bir şeyler söylüyordu! Üstelik hakaret bile etmemişti! Kaç saattir size bunları söylemeye çalışıyorum beni niye dinlemiyorsunuz!?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİ HAYAT
Ficción GeneralYoruldum. Yazarın ne demek istediğini şimdi daha iyi anlıyordum. - Gerek yok her sözü laf ile beyana. Bir bakış bin söz eder, bakıştan anlayana. Bakışlarımın ruhumun yansıması olarak acı doluydu. Vücudum kaldıramıyordu. Bakışlarımla adeta yardım dil...