16.BÖLÜM: YAŞAMAK.

122 4 4
                                    

Merhabalar, okunma sayıları için çok teşekkür ederim. Lütfen oy ve yorumları da unutmayın. Bölüm aralıklarını çok uzun tutmamaya çalışacağım, desteğinizi eksik etmeyin.

Mesela buraya kitap hakkında az çok düşüncelerinizi belirtebilirsinizz, teşekkürler. ^^

Bölüm şarkısı: Emre Fel: Öleceksek Ölürüz. (Lütfen dinleyin.)

***

16. BÖLÜM: YAŞAMAK.

🕊️

"Sen de bilme," dedi ve ekledi, "Bana aynı şekilde bakmamana neden olacak hiçbir şeyi bilme, ne olur

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Sen de bilme," dedi ve ekledi, "Bana aynı şekilde bakmamana neden olacak hiçbir şeyi bilme, ne olur."

O karşımda bana böyle bakarken ben de hiçbir şeyi öğrenmek istemedim. Çünkü öğrendiklerim hiçbir işe yaramayacaktı.

Ne o kalabalıklardan bizi tenhaya çıkaracaktı, ne de arkamızı döndüğümüz halde bile arkamızda kalacaktı.

Onu iyileştirmek için hayatına girip yaralayarak daha da kötü hissetmesine neden olmak istemiyordum.

Elinin tersiyle ittiği hatıraları ona kendi ellerimle sunmayacaktım.

Oğuz iyi hissedecekti ama bu bir şeyleri hatırlayarak olmayacaktı.

İyileşmesi için gerekli olan tek şey bununla sınırlı olamazdı herhalde değil mi? Tedavinin bilmediğimiz başka yöntemleri de olmalıydı. Oğuz karşımda benden bir cevap beklerken tereddüt etmeden kafamı salladım. Yanaklarından çenesine doğru yol alan yaşları gördükten sonra aksini söyleyemezdim. Bunların içinde, geçmişindeki o kara noktadan haberdar olmamı ve bunu ikimizi etkilemesini istemiyordu.

Ama az çok biliyordu; onların her ne kadar derin bir yer kapladığını göğsündeki ağırlıktan biliyordu. Belki neler olduğunu hatırlamıyor ama neler hissettirdiğini hatırlıyordu, karşımdaki gözyaşları bunun sebebiydi belli ki.

"Teşekkür ederim." dedi başını eğerken. "Beni böyle gördüğün için üzgünüm. Ama bilmiyorum, bununla karşı karşıya kalmak bile yüreğimi sıkıştırıyor. Sonucunda bu kadar farklı kişiliklerle tek bir bedende toplanacak kadar ne yaşadıysam iyileşmek için de hepsiyle ayrı ayrı yüzleşmek zorunda kalmak hiç adil değil. Bunca zaman nasıl yaşadıysam şimdi de öyle yaşamak istiyorum, inan yaşamamak bile mühim değil, çünkü bundan daha yorucu olmayacağı kesin." dediğinde dudaklarında keyiften uzak ve oldukça silik bir gülümseme vardı.

"Hayır," dedim kaşlarımı kaldırırken. "Bütün ihtimaller bir yana ama bunu unutuyoruz. Ben varken böyle bir cümleyi kurman da hiç adil değil Oğuz." dediğimde derin bir nefes alıp gökyüzüne doğru baktı ve sakince, "Haklısın," dedi ardından bakışlarını bana çevirdi. "Sana karşı yaptığım hiçbir adım adilce olmadı bu zamana kadar. Tüm hayatını benim hastalığım için erteliyorsun."

BİR KANAT ÇIRPINIŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin