ararsa açma: sonra da amk salağı dedi ki
paRdOn dA oraSi beNim SiRam öNümE gEçTıniZ
dedim ki sana ne yarram
mal ya
geçerim önüne babanın malı mı
siz: jeongin gerizekalısın
soyeon ve sen ikiniz iq israfısınız
biri gider insanları takip eder biri gider dayaklık olur
bıktım amk
ararsa açma: sus sus
şey diyecektim
ne yaptın
attın mı hyunjin'e nude 🙈
siz: attım
götümü çekip attım
mal mısın aq
ararsa açma: çocuk o kadar ısrar etti aq
gelip bana bile yazdı hani
siz: ve sen de yüzüne söyle belki atar dedin
katıksız mal
ararsa açma: atmadın ben rezil oldum aq
siz: ne alaka amk
ararsa açma: ya aq sen aşık değil misin bu çocuğa
aşka giden yol nudedan geçer
git at
siz: aşık mıymışım
ararsa açma: "jeongin ben friendzone attım"
siz: tamam aşıkmışım
ararsa aç: felix
aklıma bir şey geldi
senin alehine benim lehime
siz: söyleme o zaman
ararsa açma: hatırlıyor musun geçen yaz tatilde doğruluk mu cesaret mi oynamıştık ve sen cesaret görevini erteleyip daha sonra istediğim bir şeyi yapacağına söz vermiştin
siz: ywomadim oyle hbir şey
ararsa aç: nude at
hyunjin'e
atmazsan onu sevdiğini söylerim
siz: söyle bana ne
asla yapmam öyle bir şey
ararsa açma: peki sen bilirsin
siz: n..
..
Anahtar sesini duyunca Hyunjin'in dışarıdan döndüğünü anlamıştım ve korkuyla yatağa yüz üstü yatmıştım. Jeongin cidden söylerdi, dediğini yapardı. Eğer söylediyse ben geberirdim. Özellikle Hyunjin bunu yüzüme söylerse karşısında sudan çıkmış balığa dönerdim.
Koridordan sesler duyuyordum. Şu an koridorda bir şeyler yapıyordu. Muhtemelen çantasını fırlatıp her gün rutin olarak yaptığı şeyi yapmaya, yani;
"Yongbok!" odama dalmıştı. Bunu her gün bıkmadan yapardı. Ben ise heyecanla gözlerimi kapatmayı ve uyuyor gibi yapmayı unutmuştum. Bakışıyorduk şu an.
O bana ben ona bakarken gülümsedim. Hadi ama ona bakarken gülümsemek istemsiz olan bir şeydi. Yüzünü görür görmez içim kıpır kıpır oluyordu. "Hoşgeldin."
Benim konuşmamı bekliyormuş gibi kendisini yanıma bıraktı ve benim gibi yüz üstü yatarak yüzünü bana çevirdi. Alışıktım bu hallerine. Ne de olsa yakın arkadaştık. Gülerek bana bakıyordu bu şüphelerimi artırıyordu. Jeongin eğer söylediyse bu yaşta katil olurdum.
"Bunu bana neden söylemedin?" siktir.
Siktir. Siktir. Siktir. Siktir. Siktir. Siktir.
Yanaklarımın içini ısırıyordum. Nefesim kesilmişti sanki. O aptal velet cidden hiçbir şeymiş gibi gidip Hyunjin'e onu sevdiğimi söylemişti. Sırf aptal bir nude yüzünden.
Amına koyduğumun Jeongin'i. Üstüne Soyeon'u salmayan en hakiki orospu çocuğudur.
"Neyi-" bir anda hıçkırınca kelimem yarım kalmıştı. Heyecanlandığımda hıçkırma gibi bir huyum vardı.
Hyunjin kıkırdamaya başladı. Aman tanrım, şu an sıçtığımı umursamadan saatlerce onu izleyemez miyim? Neden bu kadar kusursuz gülüyor?
"Yongbok-ah, neden hiç oyun oynarken sadece sana cevap verdiğimi biliyor musun?" bu soruyu kesinlikle beklemiyordum. Hyunjin hep üstü kapalı konuşmayı severdi. Ama şu an hiç öyle yapacak gibi değildi. Tek yapabildiğim nefesimi tutup söyleyeceklerini beklemekti.
"Çünkü çok güzelsin ve senden hoşlanıyorum."
Kafamı yastıktan kaldırdığım gibi belimi dikleştirip ona baktım. Dalga geçiyor olmalıydı, öyle olsun? Gerçekse oturup ağlarım. O da benim gibi doğruldu. Kendime tokat attım bir anda. Eğer rüyaysa uyanmalıydım. Fakat uyanmadığım gibi bir de canım acımıştı.
"Böyle olmamalıydı. Çok hızlı oldu, ne anlamı kaldı ki? Of Hyunjin hemen söylememen gerekiyordu! Kitap çabuk bitecek!" sinirle onu göğsünden ittirdim ve arkamı döndüm.
Güldüğünü duyabiliyordum. Yatakta kayıp arkama geçti ve bacaklarını iki yanımdan yataktan sarkıttı. Belime sarıldı. Kalbim yerinden çıkacak gibiydi ve bu çok güzeldi.
"Neden birleşmek için zaman kaybediyoruz? Birleşme çabalarımızı değil de güzel anlarımızı okuyamazlar mı?" dedi. Haklıydı. Ama moralim bozulmuştu işte. Daha filmlerdeki gibi flört bile yapamadan birbirimize bir anda açılmak garipti.
Hiç gerçekçi gelmiyordu. Kesin rüyaydı bu. Gerçekten.
"Peki, şimdi çıkma teklifi et." dedim ona dönerken. Bacaklarımı beline sardım ve koala gibi boynuna yapıştım. O da sıkıca sırtıma sarılıp boynumu öptü.
Ahahahahha. Kendimi yönetmiyorum. Kukla gibiyim adeta, birileri beni hareket ettiriyor. Ben bunları yapabilecek cesarete sahip bir gay değilim. Pasif ve her zaman ilk adımı bekleyen bir gayim ben.
"Tamam, benimle çıkmalısın çünkü harika bir çift oluruz. Yongbok-ah düşünsene birlikte uyuyabiliriz, sabah uyandığında seni öpebilirim, sana oyun oynamayı öğretebilirim, benimle antrenmanlara gelirsin, beraber film izleriz, saçlarımı örersin, sürekli öpüşürüz. Hatta sev-"
Elimle ağzına bastırıp kaşlarımı çattım. "Abaza mısın Hyunjin?" o kıkır kıkır gülerken dudak büzüp burun kıvırdım.
"İçin fesat."
"Bunu benden nude isteyen biri mi söylüyor?"
-kitapta da açıklamış oldum bir nevi. çoğu kitabımda birleşmelerini işleyip bu kitapta uzatmamayı tercih ettim. şu hyunjin'siz zor günlerde şirin bölümler okumanız beni daha iyi hissettirir.
-güncel: hyunjin döndü
ve bxg bir ship var aklımda yapsam mı yapmasam mı diye düşünüyorum
çok mu saçma oldu diye dönüp dönüp bakıyorum 😣
ŞİMDİ OKUDUĞUN
nude | hyunlix
Fanfiction• kitap devam etmiyor, yeni bölüm yok. hwang: nude at, yoksa pembe donunu balkona asarım.