Kelime sayımız: 1041
Jisung ve Minho şu anda Jisung'un yatağına uzanmış birlikte Donald Duck karikatürleri okuyordu. Minho yüz üstü uzanıp telefonu ikisi için tutarken Jisung da büyüğün sırtının üstüne uzanmıştı.
Jisung okumaktan yorulunca gözlerini telefondan sevgilisinin nefes kesici güzelliğine çevirdi. Minho'nun gözleri ise hala telefondaydı, Jisung'un kenardan onu kocaman bir gülümsemeyle izlediğini fark etmemişti bile.
Jisung bir elini yavaşça büyüğün gömleğinin altına kaydırdı ve Minho'nun çıplak sırtını ovmaya başladı. Minho ise telefonu bir kanara kaldırıp genci onaylarcasına mırıldandı.
Başını kollarının üstüne koyup kendini Jisung'un dokunuşlarına bıraktı. Bu çok iyi hissettiriyordu. Gerçekten iyiydi.
Jisung'un masum dokunuşları ona daha fazlasını istetiyordu.
Jisung'u daha fazla hissetmek istiyordu, her tarafının bu şekilde yumuşak olup olmadığını yavaş yavaş keşfetmek istiyordu.
''Hyung?'' diye seslendi Jisung Minho'nun kulağına, sesi hafiften yorulmuş gibiydi.
''Efendim bebeğim?'' diye cevap verdi Minho başını hafifçe çevirip ona bakarak.
''Geçen gün konuştuğumuz konu vardı ya?'' dedi Jisung büyüğün gömleğini hafifçe kaldırınca ortaya çıkan sırtına bakarken.
Minho ufak bir 'hı-hı' derken gözlerini kapattı ''Bir şeyler mi yapmak istiyorsun yoksa?'' diye sordu.
Jisung utangaçça gülümserken ufak ve sessiz bir 'evet' çıkardı.
Minho biraz kıpırdanıp dönünce Jisung sırtından yanına düştü. İkili sonunda göz göze gelmişti.
''Ne yapmak istiyorsun peki bebeğim?'' diye sordu Minho bir elini Jisung'un beline koyarak.
Jisung kıpkırmızı olmuş bir suratla gözlerini kaçırdı.
''Bana söyleyebilirsin'' dedi Minho rahatlatıcı bir sesle gencin belini ovarken.
''Yüksek sesle söylemesi utanç verici'' diye sızlandı Jisung.
Minho kıkırdadı ve Jisung'un burnuna ufak bir öpücük kondurdu ''O zaman neden direk bana göstermiyorsun?'' diye sordu tahrik edici bir sesle.
Jisung yine utangaç bir şekilde başını sallarken büyüğünü üstüne çekti. Minho ise ne yapması gerektiğini göstermesi için genci sabırla bekliyordu.
Jisung Minho'yla arasında kalan boşluğu kapatarak onu yumuşakça öpmeye başladı. Minho ona uyarak öpücüğe karşılık verdi, gencin tadına bakmak her daim en sevdiği şeydi zaten.
Jisung bir eliyle sevgilisinin boynunu tutarken, diğer eliyle de Minho'nun bir elini tutup kendi karnına koydu ve onu yavaşça aşağı itmeye başladı. Büyüğün eli pantolonunu ve iç çamaşırını geçene kadar ona yol gösterdi.
Minho'nun eli gencin organıyla temas eder etmez onu sıvazlamaya başladı.
Jisung bir süre sonra Minho'ya daha kolay erişim sağlamak için bacaklarını araladı. Öpüşme devam ederken artık sessizce inlemeye de başlamışlardı.
Minho gencin organını hafifçe sıktırdığında Jisung ürperti içinde daha yüksek sesle inledi. Büyüğün her dokunuşuyla git gide daha büyük ve sert oluyordu, bu da Minho'ya başka istekler katıyordu. Jisung'un da ona dokunmasını istiyordu.
Elini gencin pantolonundan çıkarınca Jisung aceleyle öpüşmeyi bıraktı, büyüğün rahatsız hissedip hissetmediğini merak ediyordu. Minho ise ona güven verici bir gülümseme gösterip sincabını yeniden öptü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sesler -MinSung-
Fanfiction-Tamamlandı- Minho ve Jisung'un bir süredir sevgilileri yoktu. Fakat bu, ortak bir arkadaşları onları tanıştırınca değişecekti. Yazışma & normal bölümler ---------- ⚠ Dikkat ⚠ Bu hikayede aşağıdakiler olacaktır: - Kızgınlık/pişmanlık/dram - Kendine...