Phoenix / AVENGERS

Worthy

Yenilmezler yemek başladığından beri sessiz duruyorlardı ki bu normalde olmazdı ancak Anka'nın sert imajı onları biraz etkilemişti. Kadının buraya sadece iş için geldiğinin farkındalardı ve Dünya barışı için oluşturulan bir grubun bu kadar iyi bir ajanın önünde saçma şeyler konuşmalarını beklenemezdi de zaten. Yemeği şimşek sesi böldü. Diğer yenilmezler bu kadar güzel havada bu sesin anlamını bilse de Anka bilmiyordu. Evet S.H.I.E.L.D dosyalarına bakmışlardı ama o dosya da bile Thor'un gelişinin böyle olacağı yazmıyordu ve çok da dikkat etmemişti. Bu nedenle her normal insan gibi Anka da bu havada şimşek sesinin nasıl saçma olduğunu bildiği için kaşlarını çattı. Onun bu halini fark eden Wanda normalde yapmadığı şeyi yaparak Anka'nın zihnine girdi. Bu kadın onun normal şartlarda anlayabilmesi için fazla gizemliydi ve bu da Wanda'ya zihin olayına yönlenmekten başka bir yol bırakmıyordu.
W"Thor geldi. Bu yüzden şimşek sesi duyduk."diyerek açıklama yaptı. Anka ise genç kadına minik bir tebessüm ile yanıt verdi. Genç kadının güçlerini okumuştu bu yüzden de ona karşı daha çekimser duruyordu. Hissettiklerini saklayabiliyordu ama aklından geçenleri sürekli olarak ertelemesi imkansıza yakındı. Anka'nın düşüncelerini bir anda terastan giren Thor böldü.
"Merhaba dostlarım." Anka bir anda gelen adama bakıyordu. Doğaüstü şeylerden zaten haberi var ve bunlara daha önce de şahit olmuştu. Kimse Loki ile Anka'nın tanıştığını bilmese de yakında öğreneceklerdi.
Anka sarılan Yenilmezlere ifadesiz şekilde bakıyordu. Buraya geldiğinden beri sürekli olarak yeni insanlarla tanışmaktan sıkılmıştı. Onların yeteneklerini bildiği için de gergin hissediyordu.
"Merhaba güzel hanım. Ben Odin'in oğlu Thor." Diyerek güldü ancak gülümsemesi karşısındaki kadının yavaş yavaş kaşlarını çatmasıyla gitmişti.
"Merhaba"diyerek soğuk şekilde selamladı. Tony , Anka'nın bu kadar soğuk davranmasına sevinmişti. Anka,Thor'un çekicine yandan bir bakış atıp "hep böyle tamirci gibi çekiçle mi geziyorsun" diye alaycı şekilde sordu. Olaya kendi bakış açısıyla bakan Anka, Tony'e kahkaha attırmıştı. Kendisi de Thor ile tanışmalarında pelerine takılmıştı. Ank'nın esprisinden sonra gülen yenilmezlere göz devirmişti.
"Bir tane daha Stark alaycısını var gibi duruyor" deyip Anka'ya bakmıştı. Bunun üzerine Anka'nın gülümseyen yüzü sertleşmişti "saçmalamayı kes" demişti.
"Dalga geçtiğin şey benim layık olduğumu gösteriyor ve sen bir tanrıyla dalga geçiyorsun."
A"Tam olarak neye layıksın?"
T"Mjolnir tabiki"
A" Tek sen misin layık olan?"
T"Evet"diyerek gururlu bir gülümseme ile baktı genç kadına. Anka bunu saçma bulmuştu. Ona göre sadece bir çekici kaldırmak için ne kadar güç gerekebilirdi ki!?
Wanda"Sen de denesene. Biz hepimiz denedik ancak olmadı."dese de Anka'dan sadece göz devirme almıştı.
"Bizim Tony ile işimiz var. Bu boş şeylerle vakit kaybedemem zaten kalkmaz. Artık başlayalım mı?"diyerek Tony'e döndü genç kadın.
T"Tamamdır başlayalım."diyerek önden ilerlemeye başladı.Geriye kalan yenilmezler ise bu iki dehanın bir olup neler yapabileceğini düşünüyorlardı.

*******

Anka, Tony'nin garajına geldiğinde etkilenmişti. Her yerde teknoloji vardı. O da teknolojiyi kolayca yaratabiliyordu ama Anka aynı zaman harika bir savaş dehasıydı ve o yönünü aktif olarak kullanırdı.

"Etkileyici."diye mırıldanarak fikirlerini belirtti genç kadın."Sana biraz ne yapmamız gerektiğinden bahsedeyim. Şu anda kış askerinin hafızasını kaybetmesini sağlayan mekanizmanın çok şiddetli titreşimler göndermesi. Bu da oldukça can yakıcı. Kalıcı bir hafıza kaybı değil yani eski hayatından bir şeyler gördüğünde içgüdü olarak hatırlıyor. Yani takılmamız gereken asıl yer hafıza kaybı değil beyin programlanması. Bu mekanizma ile onun hareketlerini kontrol edebiliyorlar.Belirli kelimeler var. Onlar söylendiğinde tıpkı bir robot gibi oluyor. Biz mekanizmayı hazırladıktan sonra tedavisini ona göre yapmamız gerekecek. Yani o kelimeleri duyduğunda herhangi bir kontrol olmaması gerekiyor."

 Tony genç kadının saatinden çıkan hologramdan inceliyordu mekanizmayı. O kadar da zor değildi. "Bence bunu kolaylıkla yaparız."

"Bunu zaten kolaylıkla yaparız. Zor olan kısmı bunun varlığından haberdar olmak ve Bucky'i almamız."

"Neden onu Türkiye için almıyorsun da bize tekrar kazandırmaya çalışıyorsun?"diyerek aslında herkesin aklındaki soruyu sordu. Haklıydı da Anka bundan kimseye bahsetmeyerek Kış Askerini Türkiye'ye kazandırabilir ve onu kontrol edebilirdi çünkü genç kadının bunu yapabilecek kadar zeki ve güçlü olduğunu biliyorlardı.

"Türk ordusu gönüllülerden oluşur ve zorlama olmaz. O yüzden Dünya'nın en iyi ordularında birisi. Oradaki herkes vatanını kendi canının önüne koyar. Bucky'nin orada robot gibi olmasını kimse istemez."diyerek açıklama yapmıştı. Anka farkındaydı ki Türkiye medyaya çok daha kötü yansıtılıyordu. Ailesi bile onu bulmak için Türkiye'ye geldiklerinde çok daha kötü bir ülke olduğunu düşünmüşlerdi ancak Anka için orada yaşadıkları süre onları Türkiye'ye aşık etmeye yetiyordu. Yoğun insanlar olsalar da sürekli olarak tatile oraya gidiyorlardı.

Tony, Anka'nın dedikleri duyunca oldukça şaşırmıştı. "İşte ben de dahi olarak kahramancılık oynuyorum."Diyerek alaya aldı. Anka konuşma boyunca açık olan hologramı incelemişti ancak Tony'nin kendisini bu şekilde küçümsemesine sinirlenmişti. İnsanların ona sürekli bu tarz yakıştırmalar yaptığını biliyordu ancak olayın bu olmadığını anlayabiliyordu." Bir milyoner olarak bunları yapmak zorunda değilsin. Herkes seni heyecan arayan birisi olarak görüyor ama düşünseler öyle olmadığını anlarlar. Hiçbir milyoner heyecan aradığı için kendi hayatını ortaya atmaz. Daha önce Afganistan'da bulunmuştum Tony. Emin ol neler yaşadığını tahmin edebiliyorum.Bir gece öncesinde partileyen bir adamın bir anda kendini savaşın ortasında bulması korkunç hissettirmiştir. Ben savaşta bulunmak için eğitim aldım ama sen almadın. O yüzden Afganistan'dan sonra daha iyi bir şeyler yapmak istemeni anlayabiliyorum. O yüzden insanların önyargılarını dinleme. Unutma; Cahil olmak bilge olmaktan çok daha kolaydır."

 Tony ilk defa birisi tarafından anlaşıldığını hissetmişti.

********

 Saatler sabah 5 'i gösterirken iki deha da hala uğraşıyorlardı. 

A"Kahve içeceğim. İster misin?"

T"Bende geleceğim biraz ara vermeye ihtiyacım var."

İkili mutfağa gittiklerinde mutfağın ortasında Thor'un çekici duruyordu. Tony kahveleri hazırlamaya başlarken Anka da tezgaha yaslanmış çekice bakıyordu.

"Hayatımda bu kadar saçma bir şey duymadım." diyerek Tony'e bakmıştı. Tony, Anka'nın bahsettiği şeyi görünce gülmüştü. "Layık mısın diye denesene. Bu bizim bir bakıma tanışma seremonimizdir. Herkes şansını dener." demişti. Tony layık olmak için olan şartları çok iyi biliyordu ve Anka'nın soğuk görüntüsünün altında yatan iyi kadını görebiliyordu. Vatanına sadık olması,merhameti , masumları korumak için her şeyi yapması gibi bir çok şey layık olmayı hak ettiğini gösteriyordu. Anka ise kendisi hiçbir zaman yeteri kadar iyi biri gibi hissetmezdi.İnsanlara yardım ettiğinde kalbinin ferahladığını hisseder, en azından rahat bir uyku geçirirdi ancak geçmişi o kadar kötüydü ki sanki onun karakterini kirletiyordu. Anka alaycı bir gülüş sundu Tony'e "Layık olmadığımı biliyorsun.Farkında misin bilmiyorum ama yüzlerce insan öldürüyorum."

T"Kötü insanları öldürüyorsun. Belki de onları sen öldürmezsen insanlara işkence edecekler, küçük çocukları satacaklar..."

Anka'nın bakışları çekiç ve Tony arasında gidip geldiğinde Tony cesaret verici bir gülümse sundu genç kadına.Anka yavaş yavaş çekice yaklaştı ve kaldırdı. Şu anda yıllardır ifadesini az bozan kadın elindeki çekice öcü görmüş gibi bakıyordu. Tony ise tahmin ettiği bir şeyi tescillemişti.

  Sınır geçilmesine rağmen yeni bölüm yazamamıştım. O yüzden önümüzdeki 1-2 bölümü sınır olmadan yazacağım ve en kısa sürede gelecekler.Yine de her zaman olduğu gibi oy ve yorumların yazarı motive ettiğini unutmayın.