Phoenix / AVENGERS

First Date

  Tony uzun zaman sonra ilk kez bu kadar heyecanlanıyordu. Manzaralı bir restoranda harika bir randevu olmasını istiyordu.Şu an itibariyle ise tek eksik Anka'ydı. Hissetmiş gibi kapıya baktığında ise normalde rahat giyinen bu kadının harika bir elbise ve topuklularla kendisine doğru yürüdüğünü gördü. Kadının ajan olduğunu bilmeseydi manken sanması olasıydı.

  Anka kendinden emin yürürken bir yandan da heyecanıyla baş etmeye çalışıyordu.Uzun zamandır birisinden hoşlanmamıştı ve bu olay onu geriyordu.Hoşlandığı kişinin yıllardır çapkın olduğunu da biliyor ve aldatılan bir kadın olarak ona güvenmesini zorlaştırıyordu.Ancak adamın ona bakan ışıl ışıl gözleriyle konuşması için bunu göze alabilirdi. Anka ,Cenk için hissettiklerini hatırlıyordu ve şu anda hoşlantı olarak adlandırdığı şey bile daha önce hissettiklerinden büyüktü.Biliyordu ki Tony ile birlikte olursa hep yaşamak istediği o pervasız aşık olurdu. Bazen hiçbir şeyi düşünmeden istediği gibi hareket etme özgürlüğünü ona verebilecek ve bu hayatta ona eşlik edebilecek birisiydi. Mesela birlikte sevdikleri şeyleri yapmak isterdi. Pek insan bilmese de Anka'nın ilerisi için istediği şeylerden birisiydi aile kurmak. Sakin bir yerde, çocuklarının bahçede özgürce dolaşabilecek,sevgi dolu bir aile. İçinde bir yerlerde hala küçük Anka bunu arıyordu ve Tony'nin gözlerine baktığında bunun gerçekleşebileceğini gördüğü tek andı.

  Anka'nın masaya gelmesiyle Tony kendini toparlayarak ayağa kalkmış ve kadına yaklaşmıştı.

 "Çok güzel gözüküyorsun."demesiyle kadın gözlerini kaçırmıştı.Kim bilebilirdi ki ilk günler duygusuz sandığı bu kadının utangaç olabileceğini.

A"Teşekkür ederim."demesiyle adama sarılmıştı.Tonu kendisine sarılan kadınla şaşırmış ancak kısa süre sonra ellerini onun beline koyarak sarılmayı daha da içten hale getirmişti. Masalarına yerleşen ikiliden ikisi de gergin olsa da bunu olabilecek en az seviyede tutmaya çalışıyorlardı.

"Duru döndü mü Türkiye'ye?"demesiyle kadının gözlerinden hüzün geçmişti.

"Evet okulu için dönmesi gerekiyordu.Belki sonra tekrar gelir."diyerek umutlanmıştı. Tony ise Anka'nın küçük kıza ne kadar düşkün olduğunu anlamaya çalışıyordu.

 "Ona çok düşkünsün.Neden? yani yanlış anlama bu harika bir şey sadece ona olduğun kadar düşkün olduğun birisini görmedim."diyerek gülümsemişti. Anka ,Tony'nin endişesini komik bulup gülümsemişti. 

"Annesi ve babası her zaman çalıştığı için Savaşla ben büyüttük sayılır. Savaş'ın hayatında her zaman değer verdiği insanlar vardı ama onlar benim için ilkler sayılır. Savaş daha çok abim gibi ama Duru her zaman koruma içgüdüsü duyduğum küçük kardeşim.Onu çoğu insandan daha iyi tanırım çünkü ben yetiştirdim."diyerek açıklamıştı kendini.

 "Çocukları çok seviyorsun değil mi?"demesiyle kadından kocaman bir gülümseme almıştı.Gülümsemesinde çokça neşe bulunduran kadın bir parça da hüzün bulunduruyordu.Belki herkes anlayamazdı ancak tanıştıklarından beri aşık olduğu kadını inceleyen Tony anlayabiliyordu."Galiba biraz kendimle ilgili.Biliyorsun iyi bir çocukluk geçiremedim.O yüzden çocuklar konusunda çok hassasım."demiş ve devam etmişti"Peki ya sen?"

T"Çocuklarla pek vakit geçirmem ama Peter var.O ergeni seviyorum."diyerek gülümsemişti bunun karşısında Anka da gülümsemesine eşlik etmişti. Peter'ın örümcek adam olduğunu duymuş ancak daha önce tanışmamışlardı.

A"Peter'in iyi bir çocuk olduğunu duymuştum."diyerek tebessüm etti.Onun bu cevabıyla ise Tony oğlu gibi gördüğü çocuğu , geleceğini olarak gördüğü kadına anlatmaya başlamıştı.