Five - what kind of things do you like?

38 8 4
                                    

"Günaydın!"

Kafamı elime yaşlanmış dışarıda Minho hyung ile basketbol oynayan Chan hyung'u izliyordum.

"Kimi izliyorsun?"

Felix üstüme doğru eğilip pencereden baktı.

"Ah Minho hyung. Hadi yanlarına gidelim. Bayadır görüşemiyorduk. "

"İstemiyorum sen git. İyi uyuyamadım."

"Hayır! Söz veriyorum kantinden bir şey almana izin vereceğim. Ben ısmarlıyorum!"

Sanki çok büyük bir şey başarmış gibi çenesini yukarı kaldırmış ve gözlerini kapatmıştı. İşaret parmağı ile de kendisini gösteriyordu.

Bazen Chan hyung'un neden Felix'e aşık olduğunu anlıyordum.

Ben onun aksine daha sıkıcıydım. O nasıl düşünüyor bilemezdim ama genel de herkes şirin yüzüme yazık olduğunu çok sıkıcı olduğumu söylerdi.

Felix hep çok enerjikti. Hiç sinirli olduğunu görmedim. Herkese yardım ederdi ve güler yüzle karşıladı.

Ben insanlardan çekinir hiç konuşmazdım. Geçen sene okula uzun süre gelmemiş bir kız benden ders notlarını istemişti. Ben de vermeyeceğimi söyleyince sınıfta olay çıkarıp tüm masayı yıkmıştı.

Sadece durup ne yaptığını izlerken gözlerim Chan hyung'a kaymıştı.

Umrunda bile değildi. Asla korumaya çalışmıyordu ya da yardım etmiyordu. Sadece orada durmuş bize bakıyordu.

Ya da kızı kolundan tutup sınıftan çıkarmaya çalışan Felix'e.

"Seungmin, daldın yine hadi kalk."

Felixin sesi ile düşüncelerimden ayrılırken zor da olsa kalkmıştım.

Tam sınıftan çıkarken telefonuma gelen bildirim ile Felixin kolundan kurtulup mesaja baktım.

Chan Hyung <3
Seungmin?
Arka bahçede Minho ile beraberiz.
Rica etsem yanıma gelir misin? Bir şey isteyeceğim.

Seungmin
Felix ile beraber geliyoruz.

Chan hyung <3
Oh, terli hâlimle görmesini istemem. İkinci kattaki tuvalette buluşalım.
Ve Felix'e belli etme olur mu?

Seungmin
Peki hyung.

Her ne kadar ne isteyeceğini merak etsemde içimde bir huzursuzluk vardı.

"Felix, sen git. Bir işim var sonra hemen geleceğim tamam mı?"

"Kaçmıyorsun değil mi?"

"Hayır, geleceğim birazdan görüşürüz."

Hızlı adımlarla merdivenlerden çıkarken kalbim çok hızlı atıyordu. Bunun sebebi merdivenden hızlı çıkmam değildi. Chan hyung'un benden isteyeceğiydi.

Tuvaletin kapısının önünde geldiğimde yüzümde ki çocuksu gülümsemeyi silip içeriye girdim.

"Hyung?"

"Diğer taraftayım!"

Duş alınan kısma doğru yürürken belinde sadece bir havlu ile duran Chan Hyung beklemiyordum.

Tepkilerimi her ne kadar belli etmemeye çalışsam da bakmadan duramıyordum.

Chan hyung da anlamış olacak ki kıkırdamıştı.

3108 'Chanmin | @souxssie ★✩Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin