Bölüm:6

16 4 0
                                    

Arabayı durdurması ile öne düşüp geri geldim hiç bir şey demeden aşağı indi bende indim bir kulübe gibi bir yerdi çok güzeldi herhalde burada konuşacağız cebinden anahtarını çıkartıp kapıyı açtı eliyle buyur etti içeri girdim dışarıdan küçük görünüyor ama içerisi çok büyüktü içeriye girdim bir koltuğa oturdum çok bilmiş yanıma oturdu ve konuşmaya başladı
"Bak İstanbul benden korktuğunu görebiliyorum ama ben senin yanındayım senin savaşında senin arkandayım benden korkmana gerek yok hem kimden şüphelendiğini de biliyorum telefonuna gelen mesajıda biliyorum" kaşlarımı çatım ve söze girdim
"Dur dur ne mesajı sen neyden bahsediyorsun sen benim savaşımı nerden biliyorsun sen kimden şüphelendiğimi nerden biliyorsun kimsin oğlum sen bana bak ayağını denk al karşında çocuk yok eğer bu işin altından sen çıkarsan seni -" sözümü daha bitirmeden araya girdi
"Öldürür müsün ne yani ben senin düşmanın olsam beni öldürecek misin " alaylı bir şekilde söyleyince öfkemi kontrol etmeye çalışıp cevap verdim
"Sen beni tanıdığını sanıyorsun ya beni tanımıyorsun ben hiçbir şekilde can almam ben Allah'ın verdiği cana hiçbir şey yapmam ama ölmek için bana yalvarmalarını sağlayabilirim beni hafife alma çok bilmiş senin canını alamazmıyım sanıyorsun ne kadar Allah' tan korksamda seni yaşatmam tamam anladın " bir süre sessizlik oldu bende söze girdim
"Demek ki anladın şimdi her şeyi en baştan anlat " dedim emir vererek başını sallayıp konuşmaya başladı
"Sen İstanbul Kuzgun seni herkes tanıyor yani bir tek ben değil ben sadece çirkin ördeği biliyorum o da biraz araştırma ile buldum şimdi sen diyeceksin neden beni araştırıyor diye biz yani benim şirketim ve babanın şirketi ortak ve yeni silah ticaretini de bizimle yapıyorsunuz hatta iki gün sonraki parti ne için istediğinizi de biliyorum" bu kadar şey bir ortak için çok fazla bu işte bir iş var ama ne
"Orada bir dur ben artık bu işle uğraşmıyorum partiye falanda gelmeyeceğim ne işin varsa git ortağınla konuş hem sen benim ormana geleceğimi nereden biliyordun daha ben bile ormana gideceğimi bilmiyordum "diyerek sorularıma cevap aradım
"Tabi ki de bu işle uğraşıyorsun sadece küçük bir kavga ile bu işin peşini bırakacak biri değilsin ve baban artık ölüyor işimi ölen bir ortakla mı devam edeceğim yoksa hiç birşeyden habersiz kendi halinde bir çocuklamı işimi halledeyim bence senle bu işi halledelim. bir de bilmiyordum ormana gideceğini tesadüfen karşılaştık hem bugün olmasa partide tanışacaktık bu sadece biraz erken oldu şimdi hemen bana güvenmeni beklemiyorum o yüzden kafana göre takıl"hiç bir şey anlamadım sadece idrak etmeye çalışıyordum birkereden ayağı kalktı motorumun anahtarını bana uzatıp
"Sen bugün buradasın sokakta kalacak halinde yok zaten 3 saat sonra sabah olacak dolapta hazır yemekler de var malzeme de var ben şimdi gidiyorum kaçmaya çalışma hoş çalışsanda nereye gideceksin ki ben zaten sabah geleceğim uykusuzluğa dayanaklısın ama şimdi uyu yarın daha ayrıntılı konuşuruz iyi geceler" diyip çıktı evden bende ayağı kalktım mutfağa gidip kendime yemek hazırlamaya gidiyordum telefonuma bir mesaj geldi elimi telefonuma götürüp mesaja baktım bildirim 'Yeşil Gözlüm 🖤' diye birinden gelmişti ben böyle bir şekilde kimseyi kaydetmem sinirlenmiştim Tunakan bey telefonumu karıştırmış mesajı okudum
'Dolapta Noodle de var sen seversin' şakamıydı bu eve kameramı yerleştirmiş beni mi izliyor cevap verdim
'Yeşil gözlüm 🖤 mi sen kafanın içinde ne yaşıyorsun ve benim telefonuma mı girdin gerçekten özel diye bir şey var sen şaka falan mısın ben kimseyi böyle kaydetmem ne alaka benim gözlüm seni tanımıyorum bile'gönderip telefonu sert bir şekilde bıraktım mutfağa gidip 2 paket noodle hazırlarken mesaj geldi fotoğraf göndermiş beni de kendine 'Çirkin Ördeğim 🖤' diye kaydetmiş şaka gerçekten şaka olsun bu ya bende ona mesaj olarak
'Ben seni Bay Çok Bilmiş diye kaydettim hemen ismimi değiştiriyorsun ben senin çirkin ördeğin değilim değiştir şunu hemen' yazdım kızgın bir şekilde yazar yazmaz cevap geldi
'Tamam kızma birde galerine bir girsene 😉' ciddi mi bu ne yapmış benim galerime hemen yanıt verdim
'Ne yaptın lan benim galarime'
'Korkma ya hem girsen anlarsın birde niye emoji kullanmıyorsun 'şakamıydı bu ya sanki 18 yaşında ergen cevap verdim kızgın bir şekilde
'Sanane benim emojimden lan eğer saçma fotoğraf görürsem varya cidden mahvederim seni 'yazarak çıktım galerime girdim gördüğüm en iğrenç fotoğraflardı Instagram gibi kullanmış galerimi bir sürü karizmatik cool fotoğrafı vardı fotoğraflarına tek tek baktım benim fotoğraflarım kalmamıştı hemen hepsini sildim ama hem çok tatlı hem karizmatik bir fotoğrafını bıraktım tam hepsini sildim telefonum çaldı 'Yeşil Gözlüm 🖤'arıyordu Tamam ismini değiştirmedim biraz kızsın diye değiştirdim dedim ama hoşuma da gitmişti yani ben ne diyiyorum kendine gel İstanbul açıp kulağıma dayadım
"Çirkin ördeğim yemeğini yedin mi "dedi istemsizce yüzümde kocaman bir tebessüm belirdi ne oldu bana ya kendime gelerek cevap verdim
"Bana bak çok bilmiş ben senin çirkin ördeğin değilim bunu o koca ve içi boş kafanın içine koy tamamı" dedim karşı taraftan bir kıkırdama sesi geldi sonra konuşmaya başladı
"Hadi ama İstanbul senin de hoşuna gidiyor " aslında birazda olsa haklılık payı vardı istemsizce mutlu olmuştum annemin bugün bana karşı soğuk ve şefkatsiz bir şekilde konuşunca buna ihtiyacım vardı ama yelkenleri suya indiremezdim
"Aynen ne demesin ne kadar mutlu oldum bir bilsen neyse hadi kapatıyorum uykum var bugün yaşadıklarımı hazmetmem gerekiyor"diyip suratına kapatım uyumak için üst kata çıkıp önüme çıkan ilk odaya girip siyah kot ceketimi indirip yatağa uzandım kafam yastıkla buluşur buluşmaz uyumuşum ne bir rüya gördüm nede başka bir şey ...
Saçımda bir el hissedince uyandım ama gözümü açmadım kafamın altındaki yastığın kaydığını hissedince beni boğmaya gelen biri zannedip refleks olarak komididin üstünde duran kalemimi elime alıp ağzımla çektim içinden bir bıçak çıktı bu benim en sevdiğim silahımdı beni boğmaya çalışan adamın boynuna dayadım bıçağı kimseyi öldürmem demiştim ama bana veya aileme zarar vereni ruhen de bedenen de öldürürüm tanıdık bir ses geldi
"Tamam şampiyon sakin ol benim" ah ödüm patlamıştı kalemli bıçağımı yere bıraktım boğazını biraz sert sıkmış olmalıyım ki öksürmekten konuşamıyordu yataktan kalkıp yüzüne baktığımda kıpkırmızı olmuştu boynunda küçük bir sıyrık ta olmuştu yani biraz kanamıştı az bile bu ona komidinin üstündeki suyu uzatım gözlerinin yeşili bile kırmızı olmuştu ayağa kaldırıp banyoya götürdüm eline yüzüne biraz su çarptım kendine geldi konuşmaya başladım
"Sen delimisin ne diye yastığımla oynuyorsun her şeyi biliyorsun bunu da bil bir katile karşı reflekslerim iyidir öldürebilirdim seni"
"Onu anladık ben kimseyi öldürmem demiştin şuan o küçük masum kız yok karşımda hem sen o kalemden nasıl bir anda bıçak çıkardın ben kalemi görünce biraz oynadım bir şey yoktu"
"Malesef ki Kadın tecavüzün en çok olan bir ülkedeyiz kendimi savunmam gerekiyor bütün kadınlar bazı şerefsizler için kendini savunmak zorunda kalıyor o yüzden her daim yanımda kesici delici kemik kıran gibi eşyalar taşıyorum o kalemi de kendime özel yaptırdım ilk görüşte hiç bir şey farketmiyorsun ama bıçağın nasıl çıkacağını öğrenirsen harika bir alet oluyor sana" dedim şaşkın bir ifade ile yüzüme bakıp konuştu
-

ACI ve GERÇEK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin