i.

278 45 23
                                    

"gitmem lazım," dedi adam.

gözyaşları yeni durulmuştu.

"görüşürüz," dedim hafifçe gülümseyerek.

bekledi, bekledi, bekledi.

en sonunda sarı saçlarımın bir tutamını öpüverdi.

kırık kalbim çatırdadı.
gözlerim kıkırdadı.

"bir daha buluşabilir miyiz sence?" dedi çekinerek.

buluşmayacağımızı biliyordum.

"kırık kalpler durağı, her zaman yolcu almaya müsait bence." dedim.

gülümsedi.

"kalbimizi tamir ettiğimizde buluşalım o zaman. seninle sadece durak arkadaşı olmak istemiyorum." ayakları geri geri gidiyordu.

"kalbimizi hiçbir zaman tamir edemeyeceğiz." ayaklarım geri geri gidiyordu.

"ben,
senin kalp kırıklarının,
her bir parçasını,
öpebilirdim." dedi.

gülümsedim.

"sen sadece,
kalp kırıklarını öpmeyi,
seçerdin." dedim.

kafasını salladı. "belki de haklısın. ama gerçekten, bir ay sonra, aynı saatte, aynı kalple, burada buluşalım."

heyecanlandım. "olur."

ellerini salladı ve benimle vedalaştı.

-

bir ay sonra, aynı saatte, aynı kalple, oraya gittim.

gelmedi.

gülümsedim.

zaten hiçbir zaman gelmeyeceklerdi.

bir sabah güneşinde,
dünya darmadağın oldu.
kurtuluşu olmayan insanların çaresi,
senin gülmeyen gözlerin oldu

sakuatsu ー broken hearts stationHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin