Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
...
Hoseok yine sevgilisinden önce gelmişti uçuruma, geldi ve çiçekleri kokladı, suladı, sevgi sözcükleri fısıldadı. Saçlarına çiçeklerden taç yapmayı çok severdi, Yoongi'nin sevdiği her çiçekten biraz biraz toplayarak renkli renkli taçlar yapardı kendisine, Yoongi bu çiçekleri de çok seviyordu lakin kıyamazdı Hoseok Çiçekleri'ni koparmaya.
Bu çiçeklerin onun bir parçası olduğuna inanırdı, bir gün gidecekti bu dünyadan ve geriye bu çiçekler kalacaktı, Hoseok'u sevgilisi hatırlatacaktı, bu yüzden kuruyan yapraklarını koparmaya bile kıyamazdı.
...
Yoongi sessizce yaklaştı ve her zamanki yerime oturdu, Hoseok ay'ı Yoongi, Hoseok'u izliyordu.
"Günün nasıldı sevgilim?"
"Güzel, seninki?"
"Güzel."
Garip bir gerginlik vardı aralarında, normalde en ufak şeyden bile konu açabilirkerdi, asla sessiz kalmazlardı. Gece onların kahkahaları ve mutlu sözleri ile güzelleşirdi, ama o gece ikiside olacakları biliyormuş gibiydiler.
Yoongi telefonunu çıkardı cebinden ve 'başlat' tuşuna bastı, piano sesleri yayıldı tüm geceye, Hoseok her zaman yaptığı gibi ellerini gök yüzüne uzattı ve sevgilisinin ona öğrettiği gibi notalara uygun şekilde parmaklarını yıldızlarda gezdirdi. Yoongi piano çalmayı öğrenmek isteyen sevgilisine dokunamadığı için yalnızca böyle yardım edebilmişti.
Yoongi farkında değildi ama, Hoseok her duyduğu piano sesinde parmaklarını yıldızlarda gezdirirdi.
Yoongi gözlerinden akan yaşlara aldırmadan sevgilisine yaklaşmasını söyledi, kendisi de ülke sınırlarına bşraz daha yaklaşırken. Hoseok anlamamıştı aynı zamanda da şaşırmıştı, Yoongi sözlerini tekrar etti, gözlerimden akan yaşlar daha da hızlanırken.
" Seni her zaman sevdim Hoseok, sen benim sevgilimsin, ilk ve tek aşkımsın, hayatımsın..."
Hoseok anlamıyordu, sevgilisi ağlıyordu, ilk defa ağladığını görmüştü, Yoongi yıllardır kapalı kutu gibiydi, mutluluğu hariç başka duygularını yansıtmazdı Hoseok'a, ayrıca hayatım kelimesinden ölesiye nefret ederdi, Yoongi kaderine isyan ederdi her zaman, hayatın ona sunduklarını sevmezdi ve eğer sevdiklerine 'hayatım' derse onların da kaderinin kendisine benzeyeceğine inanırdı.
Hoseok'da ağlamaya başlamıştı, sevgilisi o kadar çaresiz görünüyordu ki ağlarken, ona dokunamamak daha çok canını yakıyordu, göz yaşlarına dokunup silmek istedi, yapamadı...
