•Özel Bölüm•

1K 63 28
                                    

Uyandığım gibi tek gözüm hala kapalıyken her zaman yaptığım gibi telefonumu elime alıp sosyal medyalarıma girmeye başladım.
Girdiğim gibi şok olup yataktan fırlayışım bir olmuştu.
Tek bir fotoğrafa bin tane farklı şekilde etiketlenmiştim.

Poyraz ile survivordan birkaç ay sonra başlayan ve şu an gayet iyi giden bir ilişkimiz vardı ama bunu asla yansıtmamıştık.
İkimizde çok iyi biliyorduk ki sosyal medya hep ilişkilere zarar verdi.Ayrıca bu kadar yakıştırılırken işlerimizden ziyade ilişkimiz ile anılmak istememiştik.
Fakat şu an gördüğüm şeyler ile şok olmuştum.
Poyraz ile el ele olduğumuz bir fotoğraf vardı.Muhtemelen Dara ben ve Poyraz'ın Bodrum'da gece dondurma yemeğe çıktığımız günden bir fotoğraftı.
Ben ve Poyraz el ele arkadayken Dara önümüzdeydi.
Normalde asla dışarda el ele tutuşmazdık.Sanırım o an etrafta kimsesinin olmadığını düşünmüştük.

Baktığım tweetlerin arasında linçten çok, güzel yorumlar vardı.
Bu zamana kadar asla "kardeşiz" diyerek kimseyi kandırmamıştık.
Bu yüzden linçlenmiyor olabilirdik.
Fakat her ne olursa olsun bir anda ifşa olmak moralimi çok bozmuştu.
Ben dolu gözlerle kendime gelmeye çalışırken ekrana düşen

"Poyriş ⭐️" arıyor yazısı ile sakinleşip telefonu açtım.

"Gördün mü olanları güzelim ?"

"Şimdi uyandım girer girmez gördüğüm şeyle şoka uğradım ne yapacağız Poyraz ?"

Sesim gerçekten çok titremişti.İlk defa başıma böyle bir şey geliyordu.Linçlenmekten üzülmekten ziyade insanların onları kandırdığımızı düşünmelerini istemiyordum.

"Öncelikle sakin oluyoruz ve ben senin yanına geliyorum.Ben gelene kadar açıklama falan yapma sakın hatta yapılan yorumları bile okuma tamam mı ?"

"Tamam çabuk gel lütfen."

Telefonu kapattıktan sonra salona inip Poyraz'ı beklemeye başladım.
Söylediğimi yapamamış yorumları okumaya başlamıştım.
Bizi başından beri shipleyen ayrazcılar çok mutluydu bu beni biraz olsun gülümsetmişti.
Twitter şu an pek kötü değildi.
Fakat instagram için aynısını söyleyemeyecektim.
Önüme düşen birkaç sayfanın yorumlarına girdiğimde zaten düşük olan moodum yerle bir olmuştu.
Yorumlar çok kırıcıydı.Gözümden akan yaşları fark etmemiştim bile.

Kapı çalınca telefonumu fırlatıp koşarak kapıyı açtım.

Poyraz hızla içeri girip kapıyı kapattı.
Ağladığımı görünce beni kendine çekip sıkıca sarıldı.

"Ayşe sakin ol tamam mı güzelim ? Halledeceğiz.Biz kimseyi kandırmadık senin neye üzüldüğünü biliyorum ama unutma biz iyi ya da kötü bu konuda hiçbir açıklama yapmadık.İlişkimizi gizlemek en doğal hakkımız."

Biraz oturmuş konuşarak sakinleşmiştik.
Poyraz haklıydı.
Biz kimseye bir şey söylememiştik.
Üzüleceğimiz bir şey yoktu.
Akşamüstü bir post atıp her şeyi açıklamaya karar verdik.

Akşama kadar kafamızı dağıtacak bir şeyler yapmak istiyorduk.
Poyraz benim aksime daha sakin daha kontrollüydü.
Beni neşelendirmeye çalışıyordu.

"Gel basket maçı yapalım seni bir güzel yeneyim moralin başka şeylere bozulsun Ayşee."

"Seni yenebilirim biliyorsun."

"O zaman gel ve yen."

Küçük odadan buraya bıraktığı basket topunu alıp evden çıktı.
Sürekli oyun oynadığımız sahaya doğru gidiyordu.
Peşinden gülerek gittiğimde beni bu halde bile mutlu etmeye çalışması beni çok çok çok mutlu etmişti.

 𝘌𝘴𝘵𝘳𝘦𝘭𝘭𝘢𝘴 | AyRazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin