ben nerede hata yapıyorum

349 45 28
                                    


felix yavaş adımlarla sınıfına çıkmış ve çantasından kulaklığını alıp telefonuna takmıştı. sınıfa giren öğrencilerden biri dersin boş olacağını söylemişti. felix bunu fırsat bilerek dinlediği şarkının sesini daha fazla açmış ve gözlerini kapatıp ayağıyla ritim tutmaya başlamıştı. aklından geçen tek şey duyduğu şeyin gerçek olmamasıydı. felix kulaklığını çıkartıp telefonunu cebine koymuş ve masadan kalkıp jisung'a tuvalete gittiğini söyleyerek sınıftan ayrılmıştı. ders saati olmasından koridorda kimse yoktu. tuvaletin kapısını açmış ve boş olan bi kabine girip işini halletmişti. çıkacağı sırada duyduğu sesle çıkmaktan vazgeçmiş ve konuşulanları dinlemeye başlamıştı.

"ya hyunjin adam akıllı dinlesene amk bir şey anlatıyorum şurda gitmişsin saçını başını düzeltiyosun. minho nerde lan?" hyunjin saçlarını düzeltmeye devam ederken konuşmuştu. "ne bilim amk bana bir şey sorma zaten psikolojim bozuk." changbin koluyla hyunjin'i iteklemişti. "olum dur şimdi onu sonra konuşuruz. akıl ver bana felix konusunda ne yapmam gerek. sadece 1 hafta olmasına rağmen hep onu görmek istiyorum. dudaklar-" felix kapının kilidini açmış ve dışarı çıkmıştı. changbin onun bu tatlı görüntüsüyle kalp krizi geçirmemeye çalışmıştı. çünkü felix şu an cidden çok tatlıydı. kendisine bol gelen changbin'in hırkası, dağılmış sarı saçlarıyla. minik elleri hırkanın içinde kayboluyordu. changbin o elleri hırka yerine kendisinin kapatmasını istemişti. saçlarını özenle düzeltmek ve kendi kıyafetlerini daha fazla giymesini istemişti.

felix yavaşca kabinden çıkmış ve hyunjin'le changbin'in arasından geçip ellerini yıkamaya başlamıştı. jisung arkadaşının uzun süre dönmemesinden dolayı tuvalete gelmiş ve içeri girip kapıyı kapatmıştı. . "fel-" minho bir anda kapıyı açmış ve jisung'un ardından tuvalete girmişti. "lan. lan sincap sesi duydum geldim noluyo?" felix ellerini yıkamış ve changbin'e bakmadan yanından geçmişti. peçeteliğin olduğu yerde peçete olmadığından ellerini iki yana sallamaya başlamıştı. changbin cebindeki peçeteyi çıkartıp felix'e yaklaşmıştı. o sırada minho sincap taklidi yaparak jisung'u sinirlendiriyordu. hyunjin aynadan kendine bakarak saçlarını düzeltmeye çalışıyordu.

changbin felix'in ellerini tutmuş ve elleri arasına almıştı. ıslak ellerini yavaş yavaş kurulamıştı. felix hiçbir şey demeden changbin'i izliyordu. changbin felix'in ellerini bırakmamış ve sağ elinin üstünü okşamıştı. "ne zaman konuşmak istersen yanıma gel tamam mı?" felix ellerini çekmiş ve ensesini kaşımıştı. changbin o anda cebindeki iki peçeteyi daha çıkartmış ve felix'in giydiği kapşonlunun cebine koymuştu. fermuarın yarısının açık olduğunu fark etmiş ve göğüsünü kapatacak şekilde yukarı çekmişti. "üşürsün önünü tam kapat." felix dolu gözlerle changbin'e bakmıştı. gözlerinin neden dolduğunu bile bilmiyordu. changbin elini felix'in saçına atmış ve düzeltip uzaklaşmıştı. derin bir nefes alıp hyunjin'e dönmüş ve saçından çekerek tuvaletten çıkartmıştı. minho ise gülerek jisung'un yanağından makas almış ve boylarını eşitlemek için eğilip gülümseyerek konuşmuştu. "görüşürüz küçük sincap." jisung giden minho'ya göz devirmiş ve arkadaşının dolu gözlerini görüp hemen yanına gelmişti. "lix... ne oldu?" felix dolan gözlerinin akmaması için kafasını yukarı kaldırmıştı. "bilmiyorum ji... sadece changbin... off cidden neden böyle yaptığını anlamıyorum. yıllardır başka biriyle bu tarz bir ilişki yaşamadım... daha sadece 2 gün oldu ama ben... ben ona güvenmek, inanmak istiyorum ama yapamıyorum neden ji? neden yapamıyorum?" jisung duygu patlaması yaşayan arkadaşını kendisine çekmiş ve sarılmıştı. "hepsi o şerefsizin yüzünden lix... yapma böyle. ben de bilmiyorum her şey çok ani gelişti, onunla daha tam tanışmadan, kim olduğunu bilmeden bağlanmanı istemiyorum. seni zor toparladım tekrar birisinin dağıtmasına izin veremem lütfen ağlama." felix jisung'u bırakıp changbin'in cebine koyduğu peçeteyi almış ve göz yaşlarını silmişti. tuvaletten içeri giren jeongin ve seungmin birbirleriyle gülüşürken ağlayan felix'i görmüştü. normal biri olsa ne olduğunu sormadan geçelerdi ama changbin'in felix'e olan hislerini bildiklerinden hemen yanına gitmişlerdi. "iyi misin? changbin yüzünden mi ağlıyorsun?" felix gülümseyerek kafasını iki yana sallamıştı. "kendi sorunlarım yüzünden. changbin'le alakası yok." jeongin hemen gülümsemiş ve felix'in kolunu tutup kendisine çevirmiş ve çekip sarılmıştı. "eğer changbin hyung üzdüyse sessizce kulağıma söyle ben onu güzelce pataklarım." felix biraz daha gülümsemiş ve jeongin'den ayrılmıştı. "cidden onunla alakalı değil... yani belki birazcık ama çok değil. ani bir duygu patlaması yaşadım o kadar."

heavenly'changlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin